Ne zaman Diyaneti eleştiren bir yazı yazsam ‘kafirlikle’ suçlanıyorum.

Çok önemli değil, bütün bu tepkilerin değerlerimizi tabulaştıranlardan geldiğini biliyor, önemsemiyorum.

Evet, değerlerimiz, kurumlarımız tabulaştırıldı.

İktidar tabulaştırıldı mesela, iktidarı eleştirmek devlete küfür etmekle eşdeğer hale getirildi.

AKP’yi eleştirmek din, millet, vatan düşmanlığı gibi anlaşılıyor.

MHP’nin kurumsal yapısını eleştirmek milliyetçiliğe, ülkücülüğe, davaya ihanet olarak algılatıldı.

Diyaneti eleştirmekse din düşmanlığı…

Bu algı, kurumları yönetenler tarafından, özellikle ve bile isteye oluşturuldu ki beyefendiler dokunulmazlık zırhına bürünsünler, tartışılmasınlar, eleştirilmesinler.

Ve muhaliflerini ‘hain, işbirlikçi, din düşmanı, dava düşmanı’ ilan edebilsinler.

Bu tabulaştırma daha ziyade din ve milliyetçilikle bağlantılı ve haliyle hamasetin tavan yaptığı kurum, kuruluş ve siyasal oluşumlarda çok daha fazla…

Rumuz, simge ve slogan ve hamasetle beslenen grupların, yöneticileri tarafından rumuz, simge, slogan ve hamasetle yemleniyor olması da çok normal haliyle…

Neyse, mevzu yine Diyanet…

Bu Diyanet mukaddes dinimize ne kadar verirse versin, iktidarın umurunda değil, o belli.

Haliyle biz de mukaddes dinimizi siyasetin oyuncağı haline getiren bu diyanet ile dinimizi dibine kadar kullanan bu iktidarın arasını açmak için çabalayacağız, çaresiz.

Buradan ihbar ediyorum.

Diyanet son zamanlarda bilerek veya bilmeyerek kutsal iktidarınıza zarar veriyor, hükümetin açıklarını ifşa ediyor.

İktidarın seçim malzemesi haline getirdiği şu kutsal TOGG’un aslında pek bir işe yaramadığını ifşa etti mesela…

Malumunuz TOGG iktidar için çok önemliydi.

Üretilen araçlar seçim kampanyalarında şehir şehir gezdirilip propaganda aracı olarak kullanıldı.

Öyle abartıldı ki, fanatik taraftarlar şehirlerinin meydanlarında sergilenen TOGG’lara adeta tapıyor, sarılarak, öperek, okşayarak poz veriyorlardı.

Erdoğan gittiği ülkelerin liderlerine TOGG hediye ediyordu.

Bakanlara, Bakanlık ve Başkanlıklara makam aracı olarak TOGG verildi.

O başkanlardan birisi de Diyanetin başıydı.

Bakanlar, bakanlıklar ve başkanlıklar TOGG’u makam ve hizmet aracı olarak sadece seçim döneminde kullandılar evet, sonra hangara kaldırdılar.

Ama Diyanet hangara kaldırmakla kalmadı, üstünü çizdi resmen…

Malumunuz Ali Erbaş TOGG yerine Audi A8’e binmeye başlayınca muhalefete malzeme olmuştu.

Eleştiriler başlayınca başkanlık kendini savunmak zorunda kaldı.

Ama kaş yapayım derken göz çıkaran savunmasıyla, kutsal TOGG’u adeta çöpe attı.

Dedi ki; “Başkanlığımız envanterine giren TOGG marka araç, makam hizmetlerinde kullanılmaktadır.

Haberlere konu edilen araç ise Başkanlığın yoğun şehir dışı programlarından ötürü ihtiyaca binaen kiralanmaktadır.”

Bu açıklamadan anlıyoruz ki bizim kutsal TOGG, şehirlerarası seyahat için pek uygun değil.

Hem konforu hem de zırt pırt biten elektriği ve şarj sıkıntısı sebebiyle yapılan bir eleştiri bu.

Aslında doğru bir eleştiri.

Ama Diyanet doğruyu söyleyeyim derken, iktidarın TOGG üzerinden yaptığı büyüyü bozdu.

Diyanet bununla kalmadı, enflasyon üzerinden de iktidarın karizmasını çizdi.

Malumunuz, Diyanet 2024 fitre 130 TL olarak açıkladı ki geçen yıl 70 TL idi.

Bu durumda artış yüzde 85 olurken Diyanet bir anlamda TÜİK’in yüzde 64 olarak açıkladığı yıllık enflasyonun da hayali olduğunu ortaya koydu.

Bir de kurban fiyatları konusu var…

Diyanet açıkladığı kurban fiyatlarıyla da iktidarın enflasyon çelişkisini de ifşa ediyor.

Bakın, vekaletle kurban kesim bedeli; 2021 yurt içi 1125 TL, yurt dışı 925 TL, 2022 yurt içi 2.250 TL, yurt dışı 1.800 TL, 2023 yurt içi 5.950 TL, yurt dışı 2.750 TL, 2024 yurt içi 11 bin 750 TL, yurt dışı 4.750 TL olarak açıklandı.

Bu durumda bu ülkede iktidarın ve TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranına nasıl inanacağız?

Diyanet bununla da kalmadı, açıkladığı yurt için ve yurt dışı kurban bedelleriyle, iktidarın ‘bütün dünya bizi kıskanıyor’ tezini de yerle yeksan etti.

İktidarın tarım ve hayvancılık konusunda ülkeyi getirdiği noktayı da ifşa etti böylece.

Öyle ya, yurt içinde 11 bin 750 lira olan bir kurbanlık hayvan, yurt dışında 4 bin 750 liraya düşüyorsa, bu hem üreticilerimizin getirildiği durumun göstergesi ve hem de ülkemizdeki gıda enflasyonunun arşı alaya çıktığının resmi değil mi?

Görüyorsun ey iktidar!

Diyanet resmen muhalefete çalışıyor ve kutsal iktidarınıza zarar veriyor.

Kapatın gitsin!