Uzun yıllar Sakarya’nın genel fiziki sorunları üzerinde konuşuldu, yazıldı, çizildi… Ancak Sakarya’da yaşayan bazı insanların genel tavırları üzerine konuşulması gereken bir mesele var. Her yerde iyi ve kötü insanlar bulunur elbette, ama Sakarya’nın bazı insanları arasında yaygın bir kabalık, düşüncesizlik ve empati eksikliği var ki, bu durum şehri anlamayı bile zorlaştırıyor. Üstelik bunu dile getirdiğinizde "Biz böyleyiz, alış" gibi bir tavırla karşılanıyorsunuz.
Şehirde sokağa çıktığınızda sizi karşılayan ilk şey, insanların bakışları oluyor. Bu bakışlarda çoğu zaman önyargı, hatta rahatsızlık var. Farklı bir düşünce yapısına sahipseniz ya da kalabalığın dışında bir hayat sürüyorsanız, hemen fark ediliyorsunuz. İnsanlar size ‘bizden değilsin’ bakışlarıyla yaklaşıyor ve bu tavır, günlük yaşamın her anına sinmiş durumda. Giyim tarzınız, düşünce yapınız ya da hayata bakış açınız biraz olsun farklıysa, bu şehirde kendinizi yabancı hissetmeniz işten bile değil.
Empati? Pek nadir rastladığımız bir kavram burada. Karşısındaki insanın ne yaşadığını, nasıl hissettiğini anlamak bir yana, çoğu insan bunu umursamıyor bile. Araç sürerken yol vermeyenler, market sırasına kaynayanlar, başkalarını düşünmeden yüksek sesle konuşanlar, otobüste ittirenler…
İnsanların geriliği dediğimde ise, bu sadece teknolojik ya da eğitimsel anlamda bir gerilik değil. Düşünsel bir kısırlıktan bahsediyorum. Herkesin her şeyi bildiği ama aslında kimsenin gerçek anlamda dinlemediği, empati kurmadığı bir topluluk var karşımızda. “Aslında bu her yerde ve her alanda var)Yeniliklere, farklı fikirlere kapalı; kendi dünyalarında her şeyin mükemmel olduğuna inanan bir çoğunluk. Farklı bir fikir sunduğunuzda, saygı görmek yerine küçümseyici, alaycı tepkiler alıyorsunuz. Bu tutum, sadece bireyler arasında değil, sosyal alanlarda da kendini gösteriyor.
Sakarya’nın insanları, kendi içine kapanmış bir topluluk gibi. Bazen dışarıdan gelen biri olarak bu şehirde yer bulmak zor hale gelebiliyor. Özellikle “Ne millettensin” sorusu…Sanki onlardan olmasan seni dışlayacaklarmış gibi… Farklı olanı kabul etmemek, anlamaya çalışmamak bu şehrin en büyük sorunu gibi geliyor bana. Bu düşünce yapısının değişmesi ise zaman alacak gibi görünüyor, eğer değişirse...
Tabi ki bahsettiğim insanlar sadece Sakarya ile sınırlı değil, Her şehrimizde aynı türden insanlarla, düşünce yapılarıyla, tavırlarla karşılaşabiliyoruz. Ancak ben Sakarya’da yaşayan biri olarak bunları söyleyebilirim.