Son birkaç haftadır sokak hayvanlarının uyutulması kararıyla ilgili çıkan tartışmaların merkezinde ünlüler yer alıyor. Medyada sıkça “kimsenin hayvanları öldürmeye hakkı yok” şeklinde açıklamalar yapıyor ve hayvanlara dokunulmadığı müddetçe kimseye zarar vermediklerini iddia ediyorlar. Peki küçük bir kızın sokaktaki köpeğe yemek vermeye çalışırken köpeğin aniden kolunu ısırmasına ne demeli?

Aynı ünlüler, hayvanların denek olarak kullanıldığı kozmetik ürünlerin ve kesilerek et üretimi yapan markaların reklamlarını da yapıyorlar! Bu durumda medyada yaptıkları sadece boş bir duyarlılık gösterisi…

Bu ünlülere sormak gerekiyor: Başıboş köpeklerin zararsız olduğunu iddia edenler acaba hiç sokak köpeğiyle karşılaştı mı? Ya da tenha bir arka sokakta yürürken bir hayvanla karşılaşmanın nasıl bir duygu olduğunu biliyorlar mı? Ünlüler, sokak köpeklerini kendi lüks evlerindeki süslü evcil hayvanlara benzetiyor sanırım. Fakat sokak köpekleri, çoğu zaman aç, hasta ve savunmasız durumda olan hayvanlardır. Sokakta yaşamanın getirdiği zorluklarla baş etmeye çalışan bu hayvanlar, bazen insanlara karşı saldırgan davranışlar sergiler.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Son bir haftadır ortalığı ayağa kaldıran sanatçılar, dernekler ve medya mensuplarından başıboş sokak köpeklerini sahiplenmelerini bekliyorum" şeklindeki söylemi ünlüleri hareket geçirsin bakalım!

Eğer ünlüler gerçekten hayvan haklarına bu kadar duyarlılarsa, neden sokak hayvanlarını sahiplenmiyorlar? Neden hayvanlar üzerinde yapılan deneylere karşı çıkmıyorlar ya da hayvan kesimi yapan markaların reklamlarını yapmaktan vazgeçmiyorlar?

Toplumda yeri olan biri veya birileri olarak, “Toplum olarak gerçekçi ve sürdürülebilir çözümler üretmemiz gerektiğini düşünüyorum. Başıboş hayvanların uyutulması, bir çözüm olarak kabul edilemez. Bunun yerine, hayvan barınaklarının sayısını arttırmalı, kısırlaştırma kampanyaları düzenlemeli ve sokak hayvanlarına daha insancıl bir yaşam sunmalıyız. Ayrıca, hayvan haklarına gerçekten duyarlı olan ünlülerin, bu konuda daha tutarlı ve samimi bir tavır sergilemesi gerekmektedir. Ancak bu şekilde, hayvan hakları konusunda toplumda gerçek bir farkındalık yaratılabilir” gibi ifadeler kullanarak çözüm odaklı konuşursanız toplumun birçok kesimi tarafından dikkate alınırsınız, kimse yaptığınızın boş bir duyarlılık olduğunu düşünmez. Duyar kasmak pembe puantiyeli evlerde süslü tasmalı köpeklerle pozlar vererek yapılmıyor!