İktidar her seçim öncesi ‘seçim balonları’ uçuşturuyor.

Son balonları da şu ‘bor karbürü’ meselesi...

Her türlü gaza gelmeye hazır yandaşlar da bu balona binip ‘uçuyoruz, kaçıyoruz, durduramayacaksınız’ sloganları atmaya başladılar.

Bu tiplerin sorunları, fikri takipten yoksun olmalarıdır ki, 2007 seçimleri öncesi havalanan yerli ve milli uçağımızın neden halen yere konmadığını, 2022’de yollarda olacağı müjdelenen TOGG’un tek tek bir örneğinin yollarda görünmediğini sorgulamak akıllarına bile gelmez.

Örnek çok ama biz konumuza dönelim.

Malumunuz geçtiğimiz hafta Balıkesir’de bor karbürü tesisleri açılış töreni vardı.

Yandaş basının deyimiyle Başkan(!) Recep Tayyip Erdoğan konunun önemine vurgu yaparak; “Bor karbür ülkemize stratejik katkı sağlamaktadır. Ambargoların bize yaşattığı kayıplar giderilecek” dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez; “Yıllık 1000 ton kapasiteye sahip bor karbür tesisiyle ülkemiz bu alanda dünyanın sayılı ülkeleri arasına giriyor. 4 ülke vardı bu ürünü üreten. Şimdi artık 5’inci ülke olarak Türkiye de var” dedi.

Olabilir…

5’inci ülke Türkiye olabilir ama bunun Türk milletine ne faydası olacak sorusu her şeyden önemlidir.

Bu arkadaşlar doğalgaz rezervi, petrol rezervi müjdesi verdiklerinde de aynı soruyu sormuş; “Bana yeryüzünde enerji zengini olup, halkı mutlu, müreffeh ve zengin bir ülke gösterin” demiştim.

Hemen hepsi baskı rejimiyle idare edilen, halkları yiyecek ekmeğe muhtaçken yöneticileri dünyanın sayılı zenginleri arasına giriyor malumunuz…

Bakan Dönmez’in konuşmasından iki ayrıntıya bakalım;

İlki, “Geçtiğimiz yıl 2,67 milyon ton bor satışıyla kendi ihracat rekorumuzu yeniden kırdık” diyor ama kazancımızın ne olduğunu söylemiyor.

Tamam, şu kadar işlenmemiş bor sattık satmasına da ne kazandık, onu söylemiyor.

Daha doğrusu söyleyemiyor çünkü ben ham borun çıkarılıp sudan ucuza satıldığını Kütahya’da kendi gözlerimle gördüm de inanamadım.

İkincisi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Savunma Sanayii Başkanlığı işbirliğiyle, Eti Maden ve SSTEK şirketlerinin ortaklığında kurulan Bandırma Bor Karbür Üretim Tesisinden söz ediyor.

Adı geçen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Savunma Sanayii Başkanlığı işbirliğini ve Eti Madeni az çok biliyoruz da bu adı geçen SSTEK şirketleri ne? Kamu mu özel mi, yandaş mı tüzel mi?

Dedim ya fikri takip önemli…

Murat Ağırel, 7 Kasım 2019’da o zaman çalıştığı Yeniçağ Gazetesi’nde yazmış, ‘tank paleti sattıkları Katar ortaklı BMC'ye şimdi de savunma sanayinin en kritik üretim malzemesi olan Bor Karbür tesislerini veriyorlar’ demişti.

Yazının devamını bugünlere ışık tutması bakımından paylaşalım;

“Milli Savunma için hayati önem arz eden Bor Karbürü için Bandırma'da fabrikanın temelleri törenle atıldı. Savunma sanayinin hammaddelerinden belki de en önemlisi olan Bor'un türevi bu fabrikada üretilecek. Kanuna göre, işletmenin tamamı için tek yetkili devlet kurumu olan Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü olması bekleniyor. Ancak bakılıyor ki, bu fabrika ve işletme için TRBOR Teknolojileri A.Ş. adında bir iştirak oluşturulmuş ve sadece yüzde 33'ü Eti Maden'e ait. Firmanın diğer ortakları SSTEK yüzde 5, Türk Havacılık Uzay Sanayi yüzde 25 ve Bor Savunma Teknolojileri A.Ş. yüzde 37 hisse sahibi olarak gözüküyor. İştirakin sitesinde ise "Paydaş" olarak Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı, Savunma Sanayi Başkanlığı, Boren ve BMC gözüküyor. TRBOR Teknolojileri A.Ş. adlı firmanın Yönetim Kurulu Başkanlığına 21 Aralık 2019 tarihine kadar Serkan Keleşer seçilmiş. Ancak yetki sadece kendisinde değil. Diğer yönetim kurulu üyeleri Osman Dur (BMC Genel Müdürü) ve Talip Öztürk ile müştereken temsile yetkili kılınmış. Aslında TRBOR Teknolojileri A.Ş. yeni kurulmamış sadece isim değiştirmiş. 20 Mart 2018 tarihli 9540 sayılı Ticaret Sicil gazetesindeki bilgilere göre, TR USAT Hava Savunma Sistemleri Sanayi ve Tic.A.Ş adındaki firma isim değiştirmiş ve TRBOR Teknolojileri A.Ş. adını almış. TRBOR Teknolojileri A.Ş., Ankara'da kurulmasına rağmen İstanbul'a taşınmış. Ne tesadüf ki bu adreste BMC Power Motor ve Kontrol Teknolojileri A.Ş. de var.

Hatırlayın; Tank palet fabrikası da yine aynı ortaklara verilmişti. TRBOR Teknolojileri adlı firmanın yönetiminde de BMC Genel Müdürü var. TRBOR Teknolojileri aynı zamanda BMC Power Motor'un adresine taşınmış.

Yani… Sen ben bizim oğlaaan!

Bakın TRBOR teknolojilerinin en büyük ortağı yüzde 37 hisseye sahip Bor Savunma Teknolojileri adlı bu firma kamu kurumu değil. Firma, 2018 Nisan'da 50 bin TL sermaye ile Talip Öztürk tarafından kurulmuş.

BMC'nin başındaki Ethem Sancak ise 1. Türk Savunma Sanayii Zirvesinde şunları söylüyordu:

"Liderimiz bana, 'ne yaparız' dedi. Sizin büyük ferasetinizle Arapların onurlu bir bölümünü kendine getirttiniz. Katar'la neredeyse tek millet iki devlet haline geldik. Allah da gani gani para vermiş Katar'a. Emir de sizi kırmaz. Katar devletini ve silahlı kuvvetlerini bana ortak ederseniz bu işin altından kalkarız. Sağ olsun sayın Emir'i aradı o da kırmadı. BMC'nin yüzde 50 eksi birini Katar ordusuna sattım. Tek başıma yapmak istemiyordum. Benim gibi bir deli bir Laz ortak dönerdi Sayın Cumhurbaşkanım. Onu da yanıma aldım. Talip Öztürk, eşit bölüştük."

CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin de haklı olarak soru önergesinde, "Şimdi bu konuşmada adı geçen BMC, Katar, Talip Öztürk, Savunma Sanayi ve ülkemiz için hayati önem arz eden bir yatırımda niye varlar? Hangi sıfatla ve hangi görevle dâhil edildiler" diye soruyor. Aytekin şöyle diyor:

"Tank Palet yetmedi, BorKarbür'ü de Katarlılara veriyorlar."

Ben de soruyorum o zaman; Savunma sanayimiz için hayati önem arz eden bu yatırıma devlet kurumlarımız var iken neden özel şirketler bu yatırma dahil ediliyor? Bugün kazanacağımız 3 kuruş için yine gelecekte kazanacağımız 50 kuruştan vazgeçiyoruz.”