Albert Camus “Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın” demiş.

Ne zaman olağan olmayan bir ölüm haberi izlesem, aklıma bu söz gelir.

Bu sözü hemen her bela ve musibet sonrası hatırlatmak zorunda kalmaktan artık bıktım.

İşte, nasıl yönetildiğimizin ya da yönetilemediğimizin son acı fotoğrafı bu demekten yıldım.

Bugün bir fotoğraf daha göstermek zorunda kaldığım için de üzgünüm.

İzmir’in orta yerinde, göbeğinde yahu göbeğinde, Alsancak’ta iki gencimiz elektrik akımına kapılarak vefat ettiler.

İlk önce Özge Ceren Deniz ve sonra onu kurtarmak için elini uzatan arkadaşı İnanç Öktemay, elektrik akımına kapılarak, can verdiler.

Peki, o elektrik akımının orada ne işi vardı?

Fırtına ve aşırı yağmur sebebiyle bir arıza oluşmuştu da o yavrularımıza mı denk gelmişti?

Hayır…

İsmail Saymaz’ın yaptığı araştırma ve yazasından anlıyoruz ki gençlerin ölümü anlık ve tesadüf değil.

Esnaf defalarca şikayet etmiş…

Bir vatandaş, “Burada yıllardan beri elektrik kaçağı olduğunu biliyorum. Birkaç sefer sokak hayvanlarının akıma kapıldığına, her yağmur yağdığında kaldırımdan ve mazgallardan duman çıktığına şahit oldum” uyardım diyor.

Yani, Gediz Elektrik Anonim Şirketinin bu kaçaktan haberi varmış…

İzmir Emniyeti’nin fezlekesine göre olay yerine ilişkin Gediz Elektrik’e bugüne kadar dört ihbar yapılmış.

Yer altından geçen kabloların birleşim noktasındaki çukuru ve beton kapağın kırık olduğun gören esnaf, insanlar zarar görmesin diye duba koymuş.

Bir vatandaş, 21 Aralık 2023’te “Yol üzerinde açıkta kablolar var, duman çıkıyor, tehlike arz ediyor” diye ihbar etmiş.

Bir başkası, “Yerden geçen kablolardan duman çıkmakta. Mazgala giderse elektrik çarpması oluşabilir” diye bildirmiş.

Esnaf, gelmekte olan bu felaketi defalarca Gediz Elektrik’e haber vermiş. Hatta bir yerel gazeteye haber yaptırmışlar.

Bu haber Ege Telgraf Gazetesi’nde 9 Ocak 2019’da ‘Çözüm için illa biri mi ölmeli’ başlığıyla çıkmış.

Peki arızayı gidermekle görevli olanlar ne yapmış?

Ya da görevliler görevini neden yapmamış?

Ülkemizde bütün bu soruların cevabı ‘özelleştirmeye’ çıkıyor. Evet özelleştirme…

Bütün bu ihmallerin, bütün bu gevşekliklerin ve bütün bu umursamazlıkların yegane sebebi özelleştirmeler.

Nitekim olayı değerlendiren Elektrik Mühendisleri Odası da aynı adresi işaret ediyor.

“Özelleştirmeyle beraber kurumsal hafıza yok edildi” diyorlar.

Uzmanların hepsi elektrik dağıtım şirketlerine ve özelleştirmeye dikkat çekiyor.

GDZ Elektrik firması da İzmir ve Manisa’da 2013 yılından beri faaliyet gösteriyor.

Sözcü’nün haberine göre; “Bir taraftan faciada sorumluluğu olan GDZ Elektrik Yatağan ve Çatalağzı termik santrallerinin de işletmecisi.

Özellikle Yatağan’daki santral lisansa sahip olmadan faaliyet göstermesi, kapatılma kararı, ÇED muafiyeti, geçici işletme izni gibi konularla gündeme geldi.”

Hatırlatayım; Türkiye’de 21 elektrik dağıtım bölgesi var ve firmalar da ağırlıklı olarak Cengiz, Kolin, Limak, EnerjiSa falan…

Tüm bu bölgelerdeki firmaları denetleme görevi de TEDAŞ’ın…

Peki, TEDAŞ gibi bir devlet kurumu, sahipleri, ortakları, yönetim kurulu üyeleri bu ‘ağır abiler’den oluşan firmaları denetleyebilir mi?

Göstermelik olarak, mutat bir denetim yapılır elbet de bu firmalara ‘şu eksik, bu hatalı’ diyebilecek babayiğit çıkar mı?

Nitekim Oda Başkanı Başkanı Mahir Ulutaş, genel olarak dağıtım şebekelerinin denetimsizliğinin bu facialara yol açtığından bahsediyor ve ekliyor; “Teknik bilgi eksikliği, test ölçümlerinin yapılmamış olması ve en önemlisi başı boşluğun yol açtığı bir facia” diyor.

Ulutaş’a göre, çözüm böylesine önemli ve stratejik hizmetlerin, tekrar ‘kamulaştırılması’ gerekiyor.

EMO İzmir Şubesi, olay sonrası teknik heyet oluşturdu.

İlk tespitlerine göre, olayın gerçekleştiği sokakta trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda izolasyon hatası var.

Evet, hem iş bilmezlikten kaynaklanan izolasyon hatası hem de ‘denetimsizlik’ bu işin baş sorumlusu…

Yani özelleştirmelerin faturasını sadece paramızla değil, canımızla da ödüyoruz.

Hasılı, Türkiye öyle bir hale geldi ki her şey çok ama çok pahalı fakat insan hayatı sudan ucuz maalesef…