Bir insan evladı, TBMM’de yüzlerce milletvekilinin, ekranları başında milyonlarca vatandaşın gözlerinin içine baka baka nasıl yalan söyler?

Şu teknolojik ortamda vatandaşın işin aslını iki dakikada öğrenebileceği bir yalan bilgiyi neden sarılır?

Nitekim sosyal medya kaynadı, anında bilginin gerçeği birçok mecrada paylaşıldı, gerçek ortaya çıktı.

Peki utandı mı? Sanmam…

Utansaydı, bir sonraki oturumda söz alır, özür dilerdi.

Ama maksat bu değil ki. Maksat Joseph Goebbels taktiği ile vatandaşın kafasını karıştırmak, vatandaşı yalan bombardımanına tutarak gerçeğe ulaşmasının önünü kesmek yani kandırmak, aldatmak…

Bir siyasi parti yalandan bu kadar medet umar mı? Hadi umdu diyelim aklı başında bir toplumun karşısında başarılı olabilir ve iktidarını sürdürebilir mi?

Bu eskiden sadece Ortadoğu toplumları için geçerliydi, oralarda sürdürülebilirdi.

Bugün bizde de geçerliyse, artık bizde Ortadoğu ülkeleri sınıfına düştük demektir.

Kabataş’ta başörtülü bacımın üzerine işediler, camide içki içtiler gibi yalanlara halen inanan milyonlar varsa, Bay Kemal PKK’dan destek aldı şeklindeki videolu yalanın montaj olduğu anında ispatlanmasa da aksini düşünenler hayli fazlaysa bu konuda Ortadoğu ülkelerini de solladık demektir.

Neyse ne buyurmuştu milletvekili hanım: AKP’den önce traktör mü üretildi?

İlk traktör fabrikası, MKE, TZDK, Ziraat Bankası, Tariş, Çukobirlik ve Minneapolis-Moline ortaklığında 25 Haziran 1954 yılında kuruldu.

1954-1958 yılları arasında yani üç yılda 1065 adet traktör üretildi.

1959 yılında yaşanan döviz sıkıntısı üretimi biraz aksattıysa da 1960 yılında 630 traktör üretilip satıldı.

1961 yılında, traktörlerdeki yerli katkı payı %43’e, %50’ye ulaşırken, rekor düzeyde üretim yapılırken, traktör dışında haşbay (saman makinesi) yol silindiri ve pulluk da imal edilerek satıldı. Yılın ikinci yarısında, ilk FIAT traktörü monte edildi.

1965 yılında "Türk Fiat" marka üretime geçildi.

1966 yılında 2.664 adet FIAT-TURK traktörü üretildi.

Üretimdeki yerli katkı payı %45'e ulaştı. Geçmiş yıllara göre en yüksek sayıda imalat gerçekleştirildi.

1967 yılında TürkTraktör 3501 traktör üretti, 24 adet biçerdöverin de montajı tamamlandı.

TürkTraktör 1969'da toplam 3.944 adet traktör üretti.

1971 yılında 5.087 traktör üretimiyle rekor kırıldı.

1972 yılında 7.549 traktör üretimi gerçekleşti.

1973 yılında 9.511 traktör üretildi.

1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatının getirdiği ekonomik sıkıntılar ve ABD’nin ambargosuna rağmen 9.075 traktör üretildi.

1975 yılında devam eden ekonomik krize rağmen 12.090 adet traktör üretildi.

1976 yılında 15.006 traktör üretildi.

1977 yılında 14.075 traktör üretildi.

1978 yılında 100 bininci traktör üretildi. Yüz bininci traktör törenle Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi'ne armağan edildi

1979 yılında TürkTraktör'ün 25. yılı kutlandı, Pakistan'a 300 adet traktör ihraç edildi.

1982 yılında İran ile 5.000 adet traktör ihracatı için anlaşma imzaladı ve yıl sonuna kadar 2.100 traktörün sevki sağlandı.

1983 yılında %84 yerli katkı ile 18.600 adet traktör üretildi. Bonusu da 4.663 adet 50 NC Kamyon Motoru oldu.

1984 yılında 18.313 traktör üretildi.

1985 Yılında Traktör Üretimi rekoru kırıldı; 480 Model Türk FIAT 7.173 adet, 480 S/8 Model Türk FIAT 3.191 adet, 640 Model Türk FIAT 2.655 adet ve yanı sıra 5.22050 NC Kamyon Motoru…

1986 yılında yeni modeller üretilmeye başlandı, 382 adet 640 Model Türk FIAT, 278 adet 54-56 Model Türk FIAT, 3.499 adet 65-46 Model Türk FIAT, 1.886 adet 65-46 DT Model Türk FIAT, 142 adet 54C Model Türk FIAT üretimi gerçekleştirildi.    

Çoğunluğu 46 seri traktörün oluşturduğu 1988 yılı üretimi 11.113’te kaldı. Ancak, ileriki yıllarda da artarak devam edecek ‘’traktör gövdesi’’ (crocera) üretimi devreye girdi. Şanzıman ve diferansiyel kutuları ile redüktörler ve hidrolik kaldırıcılardan oluşan traktör gövdesi ilk defa bu yıl Fiat-İtalya’ya sevk edilmek üzere üretildi.

1997 yılı sonunda Ankara Sanayi Odası tarafından verilen 1996 ödüllerinin üçü TürkTraktör’ün oldu.

1996 kurumlar vergisi dalında 1,9 Trilyon TL ile birincilik, ürün geliştirme dalında 16 ileri, 4 geri vitesli aktarma organına sahip komple traktör tasarımında birincilik, çevre koruma dalında, boya emisyon iyileştirme, endüstriyel atık su tesisi, atık su ve baca emisyonu laboratuvarı ve çevre yönetim sistemi ile gene birincilik…

AKP’nin iktidara geldiği yıl yani 2002 yılının ilk yarısında, TD traktörlerinin iç pazar için seri üretimine, ikinci yarısında ise TD ve JX traktörlerin beş kıtada pek çok ülkeye ihracına başlandı.

İşte AKP’den önce olmayan(!) traktörün öyküsünün küçücük bir kısmı böyle…

Ben sadece TürkTraktör’ü anlattım.

Hemen hemen aynı başarıyı yakalayan UZEL traktör var bir de…

Daha doğrusu vardı. Çünkü Türkiye’nin en büyük traktör fabrikası kendileri döneminde arsa rantı uğruna kapandı.

Günümüzde Türkiye’de nüfus artışına rağmen traktör üretimi eski yılların bile üzerine çıkamıyor ve krizlerde eski yılların bile gerisine düşüyor, AKP iktidarı sayesinde...

Ama Leyla Şahin Usta “bizden önce traktör üretilmiyordu” diyebiliyor.

Ve maalesef inananları da çıkabiliyor…