SON iki ay içerisinde İYİ Parti’nin başına gelenler, belki pişmiş tavuğun başına gelmemiştir…
Aslında, bu partinin kuruluş aşamasında yapılan yanlış halkalar, şimdi bir bir çözülüyor. Ve siyasi arenada büyük beklentiler ortaya koyan İYİ Parti, tıpkı mum gibi eriyor…
Aslında, her ay, her hafta ve her gün üzerine koyarak gelmeliydi İYİ Parti…
Adı üstünde; İYİ idi… Ve MHP’den ayrılan kurucularının, Türkiye’ye yepyeni bir vizyon… Milliyetçiliğin, yenilikçiliğin yeni tanımları ile gelmişti…
İlk seçimlerde %10’luk barajı aşmış, ayrıldığı MHP’de tedirginlik yaratmıştı…
Fakat sonra ne oldu?
Her gün, bir başka haberle çalkalanan, yıpranan ve yıprandıkça da gözden düşen bir parti konumuna geldi İYİ Parti…
Aslında, söylemesi zor ama İYİ lafı, sadece isminde kalacak bu gidişle…
BALIK BAŞTAN KOKAR!
Bilirsiniz İYİ Parti’nin kuruluşunda Meral Akşener’in ekibinde çok önemli akademisyenler de vardı;
Prof. Ümit Özdağ…
Prof. Yusuf Hallaçoğlu…
Prof. Özcan Yeniçeri…
Bu isimlerin her birinin Türk siyasetinde bir akademisyen olarak ağırlıkları vardır… İşte Ümit Özdağ’ı gördünüz… Kurduğu Zafer Partisi ile ne kadar kilit rol oynadığı, son genel seçimlerde ortaya çıktı…
Özcan Yeniçeri, ekran yüzü olan, konuşma tarzı ile sevilen, takdir edilen bir akademisyen…
Yusuf Hallaçoğlu, daha önceki zamanlarda Türk Dil ve Tarih Kurumu’nun başkanlığını yaptı… Ve Ermenilerin -sözüm ona- “soykırım” söylemlerini çürüten bir akademisyendir…
Ve bu becerisi ile, aslında Ermenistan Ermenileri ve Amerikan Ermenilerinin nefretini kazanmıştır…
Sırf Ermenistan ile iyi ilişkiler kurmak adına, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı olduğu dönemde harcanmıştır Prof. Yusuf Hallaçoğlu…
İYİ PARTİ, GİDENE ‘DUR’ DEMİYOR!
Bu saydığım üç ismin dışında son aylarda İYİ Parti’den önemli kopmalar yaşandı… Ve bu gidenleri geri döndürmek için, partinin kurmaylarınca hiçbir çaba sarf edilmedi…
Sadece, “Gidenlerin yolu açık olsun” tarzında bir açıklama…
Ve bu gidenlerin en son halkası, Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır…
Durum onu gösteriyor ki, İYİ Parti ile Ümit Dikbayır arasında silahlar çekildi… Ve yakında büyük bir hukuk mücadelesi başlayacak…
Pekiyi bu durum nereye kadar böyle devam edecek?
Bazı bölgelerdeki il başkanları da partiden ayrılanlar kervanına katıldı… Durum onu gösteriyor ki, İYİ’den kopmalar devam edecek…
Koskoca bir “NEDEN?” diye soralım…
YEREL SEÇİMLER, ÇÖZÜLMEYİ HIZLANDIRDI
Biliyorsunuz, 2024’ün Mart ayında Yerel Seçimler var… Meral Akşener ve İYİ Parti kurmaylarının, sık sık “Seçimlere tek başımıza gireceğiz” açıklamaları, parti tabanında sağlıklı bir karşılık bulmuyor…
Bu tutum mantıksız bulunuyor…
Şu anda, çeşitli araştırmalarca yapılan anketlerde %10’un altında görülen İYİ Parti neyine güveniyor?
Mesela İstanbul’da farklı bir adayla seçime katılma kararı…
Mesela Ankara’da farklı bir adayla seçime katılma kararı…
Mesela İzmir’de farklı bir adayla seçime katılma kararı…
Ve tüm Türkiye’de…
Daha önce “Altılı Masa”nın önemli bir figürü olan İYİ Parti, şu anda büyük okyanus dalgaları arasında tek başına kalmış, sağa sola savrulan, güvenli bir limana sığınmaya çalışan bir gemi konumunda…
HANİ CUMHURBAŞKANI YARDIMCILARIN?
Meral Akşener, daha önce “Altılı Masa”yı terk ettiğinde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı Cumhurbaşkanı Yardımcıları olma şartı ile geri dönmüştü…
Şimdi ne oldu da bu üç isim İstanbul’da, Ankara’da ve İzmir’de bir “gökdelen” gibi yükselirken, Meral Akşener başka arayışlar içine girdi…
Bu tutum büyük bir tutarsızlıktır…
Bu durum, aslında İYİ Parti’de de büyük rahatsızlıklar verdi…
İYİ Parti bünyesindeki yöneticiler bu durumdan kaygı duyarken, geniş seçmen kitleleri ne yapsın?
Partiden ayrılık fırtınası artarak devam ederken, bu parti %10’u nasıl aşacak?
Ya da büyük hedeflere nasıl koşacak?
Bana kalırsa, başka Meral Akşener olmak üzere, İYİ Parti kurmayları, tutum ve davranışlarıyla, söylemleriyle partide bütünlüğü sağlayamadığı gibi, güven zaafına da uğramış durumda…
Buradan bakıldığında, manzara şöyle:
Seçimler yaklaşırken, İYİ Parti’de taşlar yerinden oynuyor…
Bakalım bu gidiş, İYİ Parti’ye ne getirecek ne götürecek…
**************
ANLAMLI SÖZ
“Fakirlere, sürekli yetinmeyi öğretmeyin. Fakirler zaten biliyor… Zenginlere öğretin ki, az zıkkımlanıp, paylaşmayı öğrensinler…
Ernesto Che Guevara
*************
