Sevgili okurlar,
İçte, yeni bir güçlü cephe için, yeni siyasetler konuşulurken, Amerika’da gerçekleştirilen başkanlık seçimleri de, radarımızda bulunuyor..
Evet, kim kazanacak?
Devrin kazananlarına sormuşlar?
“-Kim kazanacak” diye?
O da,” bizimkisi” demiş!
Anladık da, “sizinkisi kim” sorusuna ise?
“Kazanan” cevabını vermiş!
Yazımı hazırlarken, Donald Trump, önde olduğunu beyan ederek, bir zafer kutlaması ile taraftarlarının karşısına çıktı ve “Amerika’ya altın yıllar” yaşatacağına dair, sözler verdi. 
Bizim gibi, “gelişmekte olan, kimliğini arayan, varolmak kavgası veren ve belli çıkmaz sokaklardan, bir türlü çıkamayan siyasetimiz için, kim kazanırsa, kazansın”, ne fark, edecek ki?
Ha Ali, ha veli?

İKTİDAR HESAPLARI
Ama, “iç cephenin taşlarını döşemeye” iktidarın büyük ortağı, küçük ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile başladı..
Bahçeli bu, “ülkenin kırılma noktalarını iyi hesaplar, kuyuya bir taş atar, haydi çıkar” bakalım?
Ama, bu sefer, taş çok ağır!
“İç cephe” derken, dağınıklığı daha da pekiştirdi..
Haydi çık ,işin içinden?
Bütün bu gelişmelere paralel olarak, “ülkede, bir aylık periyotta, 40 kadının cinayete kurban gitmesini” nasıl açıklayacağız?
Türkiye, “gittikçe bir sarmalın”, içine itiliyor!
“Siyasilerin, iktidar hesapları” bitmek bilmiyor!..
“Bu hırs, kin, öfke ve kibir, ötekeileştirme, liyakatsizlik, çapsızlık, beceriksizlik..” neye mal olacak, belli değil!

POPÜLİST POLİTİKALAR
Ya, “Türkiye İhraçaatçılar Birliği Başkanı Mustafa Gültepe, kur ve faiz politikalarını” eleştirerek, “ülke batıyor” diyerek, Merkez bankası yetkililerini ve iktidarı göreve davet etti..
“Bu popülist politikalar ile ülke aydınlığa çıkamaz!”
Ülkenin, içinde bulunduğu ve gittikçe,” o karanlık bir batağa battığı, belirsizliklere ve karamsarlıklara sürüklendiği şu günlerde, Türkiye, Kırgızistan’a, Fetullah Gülen (FETO) kıyaklarında” bulundu..

TÜRKLÜĞÜN HARMAN OLDUĞU TOPRAKLAR
O bildik atasözü, akıllara düştü?..
“Ayranı yok içmeye, atla gider sı..maya?”
Kırgızistan, elbette bir kardeş ülke..
Kan, bağımız var..
“Türklüğün, harman olduğu, dünyaya meydan okuyup, akınlar gerçekleştirdiği bir bakıma ata topraklarından esen rüzgaralara”, bakmak gerekir..
2023 Yılında, “Nüfusu 7 Milyon 100 Bin olan Kırgızistan, gelişme ve demokrasi yolunda”, adımlar atan bir ülke..
Ama, “Amerika ve Rusya” yakasını bıraksa!?..
Komşu Çin ise, bir başka kabus!

KIRGIZİSTAN
“Yüzde 75’i Müslüman olan, yüzde 20’si Ortadoks ve yüzde 5’i ise diğer dinlere mensup olan Kırgızistan’da siyasi karışıklıklar”, hiç bitmiyor!..
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan,”Kırgızistan’ın 33 Yıl önce bağımsızlığını tebrik eden ilk ülke Türkiye olarak tebriklerini Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov’a” iletti.
“Dostluk ve kardeşlik bağları”, güçlendirildi..
Ayrıca, Kırgız Cumhuriyeti’nin 100 Yıl önce bağımsızlık temellerinin atıldığı “Kara Kırgız Özerk Bölgesi’nin” kuruluşunu da kutladı.
İki lider Erdoğan ile Caparov, “Gazze dramı, FETÖ ve diğer stratejik konularda işbirliği kararı alarak”, bunları ilan ettiler.

KIRGIZ TÜRK DOSTLUK HASTANESİ
Öte yandan “TİKA’nın” Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te inşa ettiği,”Kırgız Türk Dostluk Hastanesi’nin” açılışını gerçekleştiren Erdoğan ile Caparov, iki ülke arasındaki işbirliği ilişkilerini, “Kapsamlı Stratejik Ortaklık” düzeyine çıkarılacağını, ifade ettiler.
Kısacası, “Kırgızistan ile ilgili 19 Anlaşma imzalanırken, Kırgızistan’ın borçları silindi ve bu buluşmada Caparov’a Erdoğan bir TOGG hediye ederken, Caparov’da Erdoğan’a bir at hediye” etti..
Elbette önemli bir buluşma ve el sıkışma idi..

SİTEMLER ÇOK
İçte, “bu borç silme konusu homurdnamlara” neden olurken, bazı kesim ise “ Sudan ve Somali ile diğer Afrika ülkelerine yapılan yardımları da gündeme taşıyarak”, içteki “fakirliğe, fukaralığı ve emeklilere, dul, yetimlere, çalışanlara, bir türlü verilmeyen haklara”  dikkat çekerek, “sitemlerini” sıraladılar..
Evet, iç cephede önemli gelişmeler olurken, dışarıda da farklı gelişmeler, gündeme damgasını vuruyor..
Bir yandan,” tasarruf” diyen siyasi iktidarın, “tasarruf tedbirlerine uymaması da sitemleri ve tartışmaları” beraberinde getiriyor..
Bakalım, önümüzdeki günlerde, ne gibi gelişmelere tanıklık edeceğiz?
“Ülkenin batıp, batmadığını anlamak için” zamanımız kalmışsa?
Yusuf Cinal yazıyor, 7 Kasım 2024