İktidarın sürekli yaz saati uygulaması konusundaki inadı tam sekiz yıldır sürüyor.
Gerekçesi de tasarrufmuş! Yersen…
Sekiz yıldır çocuklar ve veliler perişan.
Çünkü sabah sekiz hava hala karanlık.
Haliyle veliler seferber olmak zorunda kalıyor ki bu onlar için mecburi bir angarya haline geldi.
Haliyle uykudan feragat, işinden feragat totalde kurulu düzeninden feragat demek bu…
Çocukların ilk derste uyuklamaları, derslerinden verim alamamaları da cabası…
Sekiz yıldır ‘Avrupa devletleri salak da biz mi akıllıyız’ diye soruyorum.
Sekiz yıldır enerji uzmanları bu yolla tasarruf edilemeyeceğini, edilmediğini aksine bu uygulamanın enerji satanlara bir nevi kıyak olduğunu, onlara sürümden kazandırmak için uydurulan bir uygulama olduğunu söylüyorlar.
İktidar ise tasarruf diyor, başka bir şey söylemiyor.
Tut ki tasarruf…
Eğitimden tasarruf mu olur?
Çocukların sağlığından, güvenliğinden, huzurundan tasarruf mu olur?
Karanlıkta çocuklarımızı okula göndererek tasarruf ediliyorsa, olmaz olsun öyle tasarruf…
Çocuklarla birlikte ebeveynleri, abileri, ablaları kör karanlıkta sokağa dökmekse tasarruf, ona da lanet olsun!
Geçtiğimiz hafta, CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, konuyu TBMM’ye taşıdı.
Sokaklarda kadınlar ve çocukların maruz kaldığı olaylara dikkat çekerek, "Sokakların güvensizliği ortada. Bu süreçte kadınlarımız, çocuklarımız neden sabah karanlıkta okula ve işe gitmeye mecbur bırakılıyor?" diye sordu.
Meriç, enerji tasarrufu adı altında savunulan bu sistemin, gerçekte bilimsel verilerle uyuşmadığını ne tasarruf sağlandığını ne de enerjiye katkısı olmadığını da ekledi.
Özetle dedi ki;
“AKP, tüm alanlarda olduğu gibi yaz saati uygulamasında da 'ben yaptım oldu' diyerek halkın yaşamsal alanda yaşadığı sorunlara sırtını çeviriyor.
Çocuklarımızın, kadınlarımızın karanlıkta okula ve işe gitmesinin aklı selim bir yönü var mı?
Bu inat niye? Bu ısrar niye?
Her gün vatandaşlardan yüzlerce mesaj geliyor. Özellikle veliler, karanlıkta çocuklarını okula yolcu ederken büyük endişe taşıyorlar.
Hesapta her fırsatta halkın sesine kulak verdiğini dile getiren AKP kurmayları, vatandaşların yaz saati uygulamasına tepkisi karşısında mantıklı bir açıklama yapamıyorlar.
Öğrencilerimizin karanlıkta okula gitmesini engellemek ve sabahın erken saatlerinde yaşanan trafik kazalarını önlemek için yaz-kış saati uygulamasına geri dönülmesi artık bir zorunluluktur.
İktidar, bu yanlış uygulamada inat ederek milyonların sağlığını ve güvenliğini hiçe saymaktadır.
Sabahın kör karanlığında okula gitmek zorunda kalan çocuklarımız, bu sorumsuz politikaların bedelini ağır şekilde ödemektedir.
Ülkemizin dört bir yanında her gün çocuklar yollarda tehlikeye atılıyor.
Yaz-kış saati uygulamasına geçmek, sadece öğrencilerimizin karanlıkta okula gitmesini engellemekle kalmayacak, aynı zamanda enerji verimliliğine gerçek bir katkı sağlayacaktır.
Bu kadar basit bir düzenlemeyi bile yapmaktan aciz bir iktidar, halka hizmet ettiğini nasıl iddia edebilir?
AKP iktidarı, halkın taleplerini hiçe sayarak inatla kendi bildiğini okumaya devam ediyor.
Ancak halkın sabrı tükeniyor.
Bu zulme daha ne kadar devam edeceksiniz?
CHP olarak biz, halkımızın sesini duyuyor ve onların haklı taleplerini her platformda savunmaya devam ediyoruz. Çocuklarımızın güvenliği ve ülkemizin çıkarları için bu yanlıştan dönülmesi şarttır!
AKP’nin başaramadığını biz başaracak, ampulleri kırarak Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız!”
Bir de bilimsel görüş aktarayım;
Kalıcı yaz saati uygulamasının insan sağlığı üzerindeki etkisine dair 2017‘de Nobel Tıp ödülü alan bir çalışmaya göre, sirkadyen ritim de denilen biyolojik saatin DNA hasar ve tamirinde de etkili olduğu, kanser oluşma ve iyileşme mekanizmalarında da rol aldığı ortaya çıkmış.
Raporda, “Yaz saati uygulamalarının insan sirkadyen ritimle uyumlu olmadığı bulgular arasındadır.
Bu uygulamayı tüm yıla yaymanın halk sağlığını daha da olumsuz etkileyeceğini söylemenin oldukça güçlü bilimsel temelleri vardır” deniliyor.
Daha ne anlatalım mi?