Kötü bir dönemden geçtik. Salgın, pandemi,virüs hayatımızı adeta felç etti.

Ölenler de cabası…

Milyarlarca insan ve milyonlarca Müslüman, sabah akşam küfrettiğimiz bir gavurun çıkıp aşıyı bulması ve insanlığı kurtarması için dualar ettik.

Aşıyı bulması muhtemel ülkeler arasında bir tane bile Müslüman ülke yoktu.

Dünyanın gözü aşıyı bulma ihtimali olan ülkelere Amerika, İsrail, Japonya, Rusya,

Küba, Çin’e çevrildi.

Görüyorsunuz aralarında tek bir Müslüman ülke yok!

Çünkü bilim denilince akla tek bir İslam ülkesi akla bile gelmiyor.

İlim de, teknikte, fen de Müslüman ülkelerin esamisi okunmuyor.

Niye?

Bu geri kalmışlığın sebebi ne olabilir?

Dinimiz İslam mı? Haşa…

Çünkü, günümüzde yaşadığımız İslamiyet sadece nakli ilimlere (tefsir, kelam, hadis, fıkıh vb.) önem veriyorsa da, eskiden bu böyle değildi.

Eskiden akli ilimleri (Matematik, Fizik, kimya, tıp, tarih, coğrafya vb.) ret etmiyor aksine teşvik ediyordu.

O devrin İslam alimleri müspet ilimleri de ihmal etmiyor hatta o anlamda zirveye çıkıyordu.

Yazdığı kitapları Avrupa Üniversitelerinde 400 sene okutulan, doktorların Sultanı olan İBN-İ SİNA (980-1037) mesela…

Kızamık ve çiçek hastalığını ilk bulan RAZİ (854-925) mesela…

Mikrobu ilk tanımlayan kişi olan AKŞEMDEDDİN (1389- 1459).

Cüzzamın sebep ve tedavilerini bulan İBN CESSAR, (920-1005).

Vebanın bulaşıcı olduğunu keşfeden, İBN HATİP (1313- 1374).

Kılcal damar sistemini ilk ortaya atan "ALİ BİN ABBAS (?-994).

İlk katarak ameliyatını yapan AMMAR, (950-1010).

Trigonometrinin mucidi, sinüs ve kosinüsü ilk kullanan BATTANİ (858-929).

Güneşin yüksekliğini ve hareketlerini gözlemleyen, şehirlerin boylamlarını hesaplayarak mevsimlerin ne zaman başlayıp bittiğini bulan BEYRUNİ (973- 1048).

Copernik'e yol açan astronom BİTRUCİ, (13. yy.).

Çubuklu güneş saatini bulan ilk bilim adamı "CABİR BİN EFLAH (1100-1150).

Maddenin en küçük parçasının (atomun) parçalanacağını söyleyen CABİR BİN HAYYAM (721-813).

Hayvan gübresinden amonyak elde eden Zooloji ilminin öncülerinden olan CAHİZ (776-868).

İlk sistem mühendisi, ilk sibernetikçi ve bilgisayarın babası olarak CEZERİ (1136-1206).

Astronom ve matematikçi, ALİ KUŞÇU (1403- 1474).

Hayatül Hayavan zooloji ansiklopedisini ilk yazan DEMİRİ (1349-1405).

Trigonometriye tanjant, kotanjantı kazandıran matematikçi EBULVEFA ( 949-998).

Medcezir olayını ilk keşfeden "EBU MAHŞER" (785-886).

Ses olayını fiziki açıdan ilk açıklayan "FARABİ" (870-950).

Ekliptik meyilini ilk tespit eden astronom "FERGANİ".

Ondalık kesir sitemini bulan "GIYASETTİN CEMŞİT" (1380-1429).

İlk cebir kitabını yazan, cebir ilmini sistemleştiren, algoritmaya isim olan "HARİZMİ" (780-850).

Ortaçağın en büyük botanikçi ve eczacısı "İBN BAYTAR" (1190- 1248).

Sosyolojiyi kuran, tarihe psikolojik yorumları ekleyen tarih felsefecisi "İBNİ HALDUN (1332-1406).

Optik ilminin kurucusu, Galilei teleskobunun arkasındaki isim İBN HEYSEM (965-1051).

Kan dolaşımını ilk bulan İBN NEFİS (8. Yüzyıl).

Tarihlere bakar mısınız? Orta çağ karanlığı hangi Müslüman ilim adamları aydınlatmışlar bakar mısınız?

İşte o kafa ve o anlayışla Orta Çağ’ı bitirdi Fatih Sultan Mehmet…

Asıl fatihin hocaları olduğunu işaret ederken de, arkasında boy boy sakallarıyla tespih çekenleri değil, ilim ve feyz aldığı mollalarını işaret etti.

Eskiden ilim adamlarımız dünyaya medeniyetin damgasını vuruyorlardı.

Bugün ismimiz esamimiz okunmuyorsa sebep İslamiyet değil, İslamiyet’i yaşama ve anlama biçimimizdir.

İslam Âleminin geri kalmasının nedeni, İslam değil, yönetim gücünü ele geçirip, bu mübarek dini, mevki, makam ve de kendi gelecekleri uğruna kullanan, akli ilimleri görmezden gelen, halkın uyanması ve iktidarının sonlanması korkusuyla halkını cehalete mahkum edenlerdir.