Politika için dünyanın en eski ikinci mesleği derler Aslında birinci mesleğinden hiç farkı yok Politikacılar: Sağ-Sol ayrımı olmaksızın, dünyanın her yerinde; Halkın ve makam mevki gibi küçük çıkarlar pesindeki parti gençlik kolları vb. teşkilatların yetisiz bireylerinin manevi duygularını sömürüp, etrafındaki oligarşi yalakaları dışında kimseyi düşünmeden, kendilerini seçimle başa getirenlerin sırtından geçinip, profesyonel yalancılık yapmaktan başka hiçbir işe yaramayan gereksiz insanlar topluluğudur...
Dünya savaşlarla yıkılıp, cayır cayır yanıyorken; saçını tarayan, hatta yangından pay çıkarıp nemalanan ve yaşanan bu cehennem azabında birlik olmak yerine; birbirine saldıran politikacıları gördükçe, izledikçe midem bulanıyor artık! Tüm toplumsal kavgaları, egolarına taparcasına sımsıkı tutunan, ruhu bozuk yaşlı bunaklar çıkarır ve savaş, çocuklar ve gençlerin canını hiç acımadan alır... Ama Hiçbir Savaş cephesinde politikacı uşaklarını göremeyiz, tüm yük halklara kalır. Var olan hiçbir dava, tek bir çocuğun yüzündeki gülümsemeden önemli olmamalı... çocuklara işkence edilen bu dünyayı, ölünceye kadar sevemeyeceğim sanırım. Platon, yaklaşık 2300 yıl önce şöyle demişti: “Demokrasi, bir eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Devam edilirse demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler çıkar, demokrasi despotluğa dönüşür.”