Sevgili okurlar,
Yeni bir haftaya yine “bombalı saldırılar” damgasını vurdu!..
Son İstanbul, İstiklal Cadddesi(Beyoğlu) saldırısında, hayatlarını kaybeden canlarımızın, acısını tam yaşamadan, bu defa “Gaziantep Karkamış İlçesi’ne düşen roketlerden, bir öğretmen, bir çocuk ve bir vatandaşımızın hayatını kaybetmesi, 6 vatandaşımızın yaralanması” üzüntümüzü daha da artırdı..
“Terör olgusu”, Türkiye’nin gündeminden gitmiyor!
Bu gidişle, gideceği de yok!
İstanbul’a yapılan haince saldırıda, sivillerin hedef alınması, terörün ne kadar acımasız ve zor durumda olduğunun göstergesidir..

TERÖR ESTİRMEK KİME YARAR?
Adı üzerinde “terör estirmek”, ancak “hain örgütlerin taşoran örgütlerin” işidir..
Panik yaratmak, korku salmak, hükümetleri hedef almak, kargaşaya neden olmak,terör örgütlerinin asıl işidir..
Türkiye, öteden beri “PKK denilen ayrılıkçı bir örgütün” tehdidi ve saldırıları altındadır..
Maalesef, “bu terör örgütlerinin ipi, patronları” dışarıdadır..
Türkiye’nin bölgedeki gücünü bilenler, “Türkiye’yi her alanda zayıf düşürmek, ilerleyişini engellemek için sadece terör örgütleri ile değil, sivil ve siyasi kesimlerle, aydınlarla, akademisyenlerle ve her kesimle de işbirliğini” mübah görürler..
Düşmanın durduğu, uyuduğu yok!

TERÖR DESTEKLENİYOR, ÜLKELER KARIŞTIRILIYOR!
İşte, “PKK” denilen bu terör örgütüne, “kimlerin, hangi ülkelerin destek verdiğini, militanlarını eğittiğini, son teknoljik silahlarla donattığını, maddi yardımlarda bulunduğunu, aylıklarını ödediğini” bilmeyen mi var!?
Türkiye, “içte PKK ve DHKP-C ve FETÖ” denilen terör örgütleri ile mücadele ederken, bu defa terör ile mücadele cephesi dahada genişledi!..
Irak ve Suriye bağlamında, “ülkemizi yıllardır terörize eden gruplara, bu yeni süreçte yenileri” eklenmiştir..
Belli ki,”terör silahı” ile “ülkeler karıştırılıyor, siyaset alabora ediliyor, demokratik hak ve hukuk, adalet istemi rafa kaldırılıyor, belli bir siyasi grubun iktidarı sürekli kılınıyor ve en önemlisi ülkelerin sınırları ve düzen” değiştiriliyor..

ÜLKEMİZİN GELECEĞİ?
Kısacası, yeni küçük kanton,şehir terör devletçikleri kuruluyor..
Bu bağlamda, “ülkenin geleceği, insanların mutluluğu ve barış içinde yaşam” dinamitleniyor..
Bu nedenledir ki Türkiye, yıllardır terör ile mücadelededir..
Önceki gece yarısı, sınır ötesi hava  operasyonları, ülkemiz ve insanımızın geleceğine kastdeden terör odaklarına, haddini bildirmek değil de nedir?
Demek ki,” barış, huzur içinde yaşam için mücadelede, çözüm de” çok önemlidir..
Türkiye, bugüne kadar bu işi siyaseten, “güvenlik tedbirleri” ile çözmeye kalktı..

BARIŞ ELİ?
Bu manada “barış eli”, hep havada kaldı!
“Terör ve diğer terörist faaliyetlere çözüm bulması gereken siyasi iradenin bile aldatılmışlığı”, bizi gelecek adına endişelendiriyor?
Nasıl endişelendirmesin ki?
Siyasetin,”bu kadar keskin ve çirkin bir dille insanımızı ötekileştirdiği, kutuplaştırdığı, ayrıştırdığı” görülmemiştir..
“Şerefsiz, illet, zillet, sürtük, alçak, hain, terörist, namert..” kilemelerinin egemen olduğu, “bu siyasi dilin rahatsız etmediği” bir kesim kaldı mı?

SİYASİ BELİRSİZLİK?
Bombalar patlıyor, terör saldırıları durmuyor, şehit cenazeleri gelmeye devam ediyor ama, “ülkede siyasi belirsizlik hala netleşmiş” değil?
Gerçekten Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento seçimleri ne zaman yapılacak?
Haziran 2023 mü?
O bile tartışılıyorsa, vay halimize!
Tam seçimler öncesi, sıkça dillendirilen, “ bir akşam ansızın gelebeliriz” söylemi, dillerde!
Büyük bir ihmal ve gaflet ile Irak ve Suriye sınır komşularımızın topraklarında meydana gelen kargaşa, kıyım, soykırım, kaos sonrası, bu durumdan en büyük zararı gören ülke, Türkiye olmuştur..

DAYATILAN SINIR DEĞİŞİMLERİ?
Bütün bu gelişmelerin ardından, Irak’ta, bir Barzani, Suriye’de ise bir PKK/PYD oluşumu dayatılıyor..
Açık ve net, başta Amerika ile Rusya, İran, Suudi Arabistan ve diğer ülkelerin desteği ile gerçekleştirilen bu değişim, bu dayatma, binlerce insanın hayatına mal olmuş, büyük göç ve sürgünlere, acıların yaşanmasına neden olmuştur..
Tam, “sular şimdi durulur” dediğimiz bir zamanda, “bombalar tekrar patlıyor, terör canavarı dişlerini tekrar gösteriyor” ve gelecek adına sarsılıyoruz!
Türkiye, “bütün bu geçmişten, yapılan yanlışlardan, atılan ters adımlardan, yürütülen ve karşılık alınmayan politikalardan geri adım atarak, bölgede tekrar barışı, kardeşliği, komşuluğu tesis etmede”. rolünü oynamalıdır..
Bunu Amerika’ya ve Rusya’ya ve diğer ülkelere rağmen yapabilir..

TERÖR TEHDİDİ ALTINDA DAHA NE KADAR?
Bunun için,” önümüzdeki seçimler” iyi bir fırsat olabilir..
Özellikle, “terörden, güvenlik politikalarından, kargaşa ve kaostan yararlanan, siyasi anlayışlara geçit vermemek, bir barış, bu bataklıktan çıkış yolunda” bir başlangıç olabilir..
Buna fırsat vermek, Türk Milleti’nin uhtesindedir!
Türkiye, Türk insanı varlığını, “terör tehdidi altında”, daha ne kadar sürdürebilir?
Hepimize, büyük görevler düştüğü aşikardır!
Gelinen bu noktada, “bir kara harakatının nihai çözüm bir olacağını” kim söyleyebilir?
Terörsüz, huzur ve mutluluk içindeki günler dileği ile sağlıklı güzellikler dileriz..
Yusuf Cinal yazıyor, 22 Kasım 2022 Brüksel