Sevgili okurlar, “Çay, fındık” derken, “mısır alım fiyatları da” açıklandı.. “Çiftçinin, çiftçi örgütleri ile muhalefetin beklentisi” elbette başkaydı?..

Muhalefet, ton başına mısır baş fiyatının en az 8 Bin Lira olmasını, dile getirmişti..
Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu ve Akyazı Ziraat Odası Başkanı Ali Şener Bayraktar, daha önce yaptığı açıklamada, “taban fiyattın kilogram başına 10 Lira olmasını, yani ton başına 10 Bin Liranın, beklentileri karşılayacağını”, basınla paylaşmıştı..
Bizim Sakarya Gazetesi’nde yer alan haber içeriğinde ise;
“2023 yılı mısır üretimimizin geçen yıla göre, aynı seviyede 8,5 milyon ton olacağı tahmin edilmektedir.
TMO(Türk Mahsulleri Ofisi) mısır alım fiyatının açıklanan, ton başına 6 Bin liranın üzerinden alımının yapılacağını paylaştı.”

Diğer detayları, gazeteler ve televizyonlar duyurdu..
Yani beklenti neydi, ne oldu?
Çay taban fiyatlarında da, böyle olmadı mı?
Ya, fındık fiyatları?

BEKLENTİ KARŞILANDI MI?
Acaba açıklanan bu rakam, çiftçinin zahmetine değdi mi?
Mısır taban fiyatlarının açıklanması sonrası, Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon ve Akyazı Ziraat Odası Başkanı Ali Şener Bayraktar, kendi kişisel sayfasından şu paylaşımı yaptı;
“Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) tarafından, 2023 mahsulü Mısır müdahale alım fiyatı olarak açıklanan 6000 tl/ton. Mısır üreticilerimiz için kabul edilebilir bir fiyat değildir.
Seneye Sakarya ovasındaki mısır üretim alanlarının, en az yarısı kavak, fındık vb. çok yıllık dikili alanlara dönüşür.
Daha önce uyardık, tekrar uyarıyoruz!.
Kaybeden sadece üretici olmaz, ülkemiz kaybeder!.
Mısır müdahale alım fiyatı, mutlaka üreticilerin beklentisi doğrultusunda revize edilmelidir..”


BİLDİK TEKERLEME?
Hani o bildik tekerleme var ya,” imam bildiğini okur” diye!
Çay, fındık ve mısırda da tekrarlandı..
Beklenti ve açıklanan eder arasında, büyük fark var..
Nitekim çiftçilerimiz, temsilcilerimiz, taban fiyat öncesi beklentilerini paylaşmadılar mı?
Paylaştılar!
Ne oldu?
Olacağı oldu da, şimdi sen gel tarladan, bu taban fiyatlarla mısırı hasat, et bakalım?
Acaba çiftçimizin eli, tarlaya gitmek için kalkacak mı?
Ankara mı?
Orada eller başka fiyatlar, başka anlayışlar için kalkar!
Al sana, mısır taban fiyatı olarak, ton başına 6 Bin Lira..
Tepe, tepe kullan hemşerim?
Tepe, tepe kullan?

GÜLECEK DURUMDAYIM!?
Gelin diğer tepkilere kulak verelim mi?
“Başkan yem fiyatlarına bakarsanız, yüzde yüzü geçmiş, gübreler artmış, mazot artmış, işçi maliyetleri artmış, yani Sakarya’ya bakınca, topraklara dokunulmadan tarım arazisi deniliyor!.. Ama maalesef, ekilen yerler para kazandırmıyor, hamallık boş yere uğraşılıyor! Yeri satıp veya daire yapsan, hiç uğraşmadan cebine tomarla para kalıyor.. Peki tarım olmadan olmuyor? Nasıl olacak, büyük başarı tebrikler, bir lira bile artırım yapılmamış tonunda, geçen seneye göre!? Demek enflasyon yokmuş dimi? Ben gülecek durum dayım!..
Cihan Güler”


UMARIM DÜZELTİLİR!
“Geçen sene açıklanan fiyat üzerine, yıllık maliyet enflasyonunu eklersek, verilmesi gereken rakam ortaya çıkar. Üretici üretsin, biz destekleyelim.. Sözüne sahip çıkılması gerekir!. Umarım düzeltilir..
Engin Yıldırım”

“Dağları yakıp fındık dikenlere, yüzde atmış zam, çaya yüzde atmış zam, mısıra gelince yüzde beş veren, hükümeti kınıyorum!
İzzet Akarcan”


BU MASRAFI?
“6 Bin rakamına bak, rutubet farkıyla 5 Bine düşer! Bu sene kurak gitti. Ancak 800 kilo verir. 4 Bin para toplar.. 2 Çuval gübre, 1 200 lira.. Mazot, ilaç,- döver biçer parası.. derken 3.500 Lira, adama 500 Kalır! 4 Ayda 500 lira, bozdur, bozdur harca! O parayı dolara, Euro'ya bağlasa, terlemeden, kat, katını alır çiftçi!
Ahmet Yılmaz”
Çiftçilerimiz, vatandaşlarımız bunları seslendiriyor..
Hatta, “fındık ve mısır ürününü bekletin, satmayın” diyenler var..
Öylede, çocuklar okula hazırlanacak, üniversiteliler için kayıt parası, yurt parası, yol parası, yeme, içme, giyim, kuşam için para gerekmeyecek mi?..
Sonra “unuttukları mı” yatarlar?
Ah çiftçim!
Ah memurum!
Ah emeklim!
Zil takıp oynama zamanı!?
Oğlunu, kızını borç harç içinde evlendirenlerin, “fındık ve mısır zamanı öderiz” sözleri ne olacak?
Çal usta, bir ada çiftetellisi, göbekten olsun!
Vay be nereden,nereye?
Yaparsa kim yaparmış?

MISIRI KURUTTUN MU?
Karadeniz’in içli, yanık sesli merhum sanatçısı Erkan Ocaklı’nın mısırın türküsü aklımda..
Birlikte söyleyelim mi?
“...Korko çorbası derler mısırın çorbasına.
Benden selamlar olsun mısırın babasına.
Mısırı kuruttun mu?

Anbarda duruttun mu?
Nenen çarık giyerdi,
Bunları unuttun mu?
Mısırın ekmeğini, ederler saç altına
Bizim sofrada mısır, benzer sarı altına..”

Öyle de ustam?
Mısır bu, çocukluk günlerimizin ve bugünde sofralarımızın baş vazgeçilmezi!
Sakaryalı, tütünden vazgeçti, patates, soğandan vazgeçti, pancardan vazgeçti, sıra mısıra geldi desenize?
İyi ki kabağımız var!
Tatlısı mı?
Çep yakıyor, cep!
Çiftçimiz de, baş fiyat üzerine, şapka atıyor, şapka!?
Hala, o şapkalı çiftçilerimizden kaldı mı ki?
Çiftçi, milletin efendisi ya?
Unuttuk mu?
Yusuf Cinal yazıyor, 25 Ağustos 2023