Mevzuatımıza göre yapılacak imar uygulamalarından beklenen düzgün yapılaşmanın önünü açmak, başta deprem olmak üzere doğal afetlere karşı sağlam binalar yapmak, belde halkının oturma, çalışma, dinlenme, ulaşım, sağlık, sosyal, kültürel ve güvenlik ihtiyaçlarına da çözüm bulmaktır.
Bütün bunları gerçekleştirmek için başta belediyeler olmak üzere imar uygulaması yapan kuruluşların maddi kaynağa ihtiyaçları vardır.
Söz konusu kaynak, düzenleme sahasına giren tüm taşınmazlardan, yüzölçümlerine göre eşit oranda kesinti yapılmak suretiyle sağlanmaktadır.
Yani halk arasında bilinen adıyla 18 uygulaması ile gerçekleştirilmektedir.
Nedir bu 18 uygulaması ?
3194 sayılı İmar Yasasının 18 inci maddesi uygulamasında; uygulama nedeniyle meydana gelen değer artışına karşılık, uygulamaya tabi parsellerden yüzölçümleri oranında düzenleme ortaklık payı kesilir.
Yapılan kesinti, uygulama sahasında kamunun yararlanacağı, MEB’na bağlı ilk ve ortaöğretim kurumları, yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve karakol gibi tesisleri oluşturmak amacıyla yapılır.
18 uygulaması bölgesinde ayrılan kamuya ait tesisler o bölgedeki bütün parsel sahipleri tarafından kullanacağından bu parsellerin hepsinden eşit oranda kesinti yapılır.
Bu konuda herhangi bir haksızlığa neden olmamak bakımından; uygulamaya tabi parsellerde yüzölçüm hatası tespit edilmesi halinde öncelikle bu hata düzeltildikten sonra DOP kesintisi nin yapılması gerekir.
Olması gereken budur. Ama uygulama böylemidir ?
Başta Adapazarı olmak üzere Sakarya ‘nın tüm ilçelerinde yapılan uygulamalarda; pek çok yerde yapılan 18 uygulamaları sonucu % 40 DOP paylarının amaçları dışında kullanıldığı, yapılan kesintilerden belediyeler adına parsel üretildiği ‘ne maalesef tanık oluyoruz.
Yapılan bu haksız uygulamaları vatandaş olarak İdari Yargıya götürüyoruz. Yani hakkımızı arıyoruz.
Yargıda hak arama yolları açık. Ancak hak arayamıyoruz. Belediyeler kanuna karşı hile yönetimiyle bu yolları kapatıyorlar.
Vatandaş mahkemeye gidiyor. Haklı olduğu çok açık ortada. Davasını kazanıp hakkını alacak.
Ancak belediyeler bunu örgütlü bir biçimde engelliyor.
İdari yargıya götürülen 18 uygulaması kararını alt belediye aldıysa, mahkeme aşamasında Büyükşehir Belediyesi aynı konu ile ilgili bir 18 uygulama kararı alıyor. Mahkeme vatandaşın lehine karar verse bile istenen amaç elde edilemiyor.
Belediyelerin tahterevalli gibi yapmış olduğu bu uygulamanın aynı bölgede 4 hatta 5 kez uygulandığını görüyoruz. Bıkan vatandaş hukuk mücadelesini bırakıyor veya taşınmazının yeşil alana çevrileceği tehdidine teslim oluyor.
Sonra ortaya çıkan parsel ya yandaşa ya parası olana…
Allah ıslah etsin.
T R T
Yıllardır TRT kanallarını ve TRT haberlerini izlerim. Bir gün dahi boşluk versem yaşamımda büyük bir eksiklik, boşluk olur.
Seçim ortamına girdiğimiz bu dönemde TRT yetkilileri açıkça suç işliyorlar. Anayasa ve ilgili yasalara aykırı bir biçimde çalışmalarına devam ediyorlar.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlardan alınan vergilerle kamu görevi yapan TRT yetkilileri taraf olmanın hesabını vermeyecekler mi ?
TRT Yasası 5. Maddesi açıkça çiğneniyor. Ne diyor 5. Madde;
a) Anayasanın sözüne ve ruhuna bağlı olmak; Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü, milli egemenliği, Cumhuriyeti, kamu düzenini, genel asayişi, kamu yararını korumak ve kollamak,
b) Atatürk ilke ve inkılaplarını kökleştirmek, Türkiye Cumhuriyetinin çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkmasını öngören milli hedeflere ulaşmayı gerçekleştirmek,
d) Devletin bir kişi veya zümre tarafından yönetilmesini veya sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde egemenliğini sağlamak yahut Devleti ve Devlet otoritesini ortadan kaldırmak veya dil, ırk, din ve mezhep ayırımı yaratmak yahut sair herhangi bir yoldan bu kavramlara ve görüşlere dayanan bir Devlet düzeni kurmak amacı güden rejim ve ideolojilerin propagandasına yer vermemek,
f) Türk milli eğitiminin temel görüş, amaç ve ilkelerine uymak,
m) Kamuoyunun sağlıklı ve serbestçe oluşabilmesi için kamuoyunu ilgilendirecek konularda yeterli yayın yapmak; tek yönlü, taraf tutan yayın yapmamak ve bir siyasi partinin, grubun, çıkar çevresinin, inanç veya düşüncenin menfaatlerine alet olmamak,
Bir seçim daha yaşayacağız. Ancak sonuçları ve sonuçlara neden olan olaylar sürekli tartışılacak.
Görevini yasalarda belirtilen hükümler çerçevesinde yapmayanlar, açıkça yasaları çiğneyenler yargılanmayacaklar mı ?