Sevgili okurlar,
Brüksel-Sakarya gidip, gelmeleri devam ediyor..
Doğup, büydüğümüz annemin, babamın memleketi Sakarya’da çocukluk ve okul arkadaşlarımız yanında, top koşturduklarımız ve aynı ideali paylaştıklarımız ile beraber olmak ne güzel..
Bu zaman dilimi içinde telefonlaşarak, hasret giderdiklerimizi de unutmak olur mu?
Ziyaret ederek, bizzat görüşmek istediklerimizi mekanlarında bulamadık ama, selamlarımızı bırakıp, gönül aldıklarımız da var elbet..
Sevgili Sakarya Kent Konseyi  kurucu başkanı Erol Hacıeyüpoğlu’ndan Ankara’da yaşayan öğretmenim Evliya Parlak ve kadim dostumuz eski Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay ile Bizim Sakarya Gazetesi sahibi Adnan Yüksel ustam, Şaban Mergül adaşım, Tuncer Kalaycı kardeşim ve yüzlerce arkadaşım, hem Türkiye’den, hem Avrupa ülkelerinden “geçmiş olsun” şifa dileklerini iletme zahmetinde bulundu..
İnanın isimlerini burada saymaya kalksam, sayfa almaz..
Ama hepsi Facebook ortamında, tarihe not düştüler..
Sevilmek, sayılmak, hatırlanmak ne güzel!..
Böbrek sancısını bilen bilir..
Sakarya günlerimin yarısı, bu böbrek sancısı altında geçti!..
Sevgili okul arkadaşım Dr.Yaşar Yılmaz ve Akyazı Devlet Hastanesi çalışanlarına ne kadar teşekkür etsem azdır..
Ayrıca, şifa niyetine tavsiyelerde bulunanlar, bu ne güzellik arkadaşlar, bu ne güzellik!..
Yine  Serdivan sınırlar içinde, Sapanca Gölü kenarındaki “Çeşme Restoran’da”, güzel ağabeyim iş insanı Yılmaz Çetin, Ahmet Cemal Var, Metro Hüseyin Hikmet, Mehmet Uluköylü ile geceye damga vuran sohbet ve kahkahalar attık!..
Sevgili Adnan Yüksel ustam, İstanbul’un sevilen güzel insanlarından Hüseyin Nalbantoğlu ve arkadaşları ile lise yıllarımın semti Erenköy’de Hacı Ali Ocakbaşı Restoran’da unutlamaz bir gecede espriler havada uçuştu..
Her gün hal hatır soran emekli Yüksek Mühendis Hendekli Cemalettin Kılnaz, Yusuf Kahveci ve aile büyüğümüz Sedat Çetin, Ali Cinal ağabeyim, Hatice Şimşek-Cinal ablam ve diğerleri ile birlikte olmak ne güzel idi..
Yine sevgili adaşım , o bir spor adamı Nazım Aktürk ve adademisyen spor adamı Nedim Kurtiç ile birlikte Sakarya sporunu konuşmanın keyfine, ne denir?
Sami Özkurt’un mekanında Adnan Yüksel, Gaga Erol Girişken ve sevgili kadim dostum Fahri Tuna ile birlikte, sohbete ne denir?..
Sakarya’ya büyük bir lezzet hizmeti sunan Sami Özkurt dostumuzun yakınmaları ne kadar haklı..
En güzelinden hazırlanan lezzetlere itibar etmeyen,” Sakarya’nın genç oligarklarına sitemler” ne yerinde ve haklıydı..
Bu arada sevgili genel yayın yönetmenimiz  Özgür Arık’ın acı gününe katılan dostlarımız ile buluşmakta, bir başka sıla-i rahim idi!..
Evet, günler akıp geçti!..
“Tilkinin kürkçü dükkanına dönüş zamanı” geldi!..
Doğduğumuz, büyüdüğümüz topraklardan, şimdi “karnımızın doyduğu topraklara yolculuk” hazırlıkları başladı..
Sizler, bu yazıyı okurken, ben çoktan Brüksel’e doğru uçmuş olacağım!..
Az da olsa dışarıda lapa, lapa kar yağıyordu..
Dönüp baktım, hızı kesilmiş!..
İstanbul’da bu sefer tedbir ihmal edilmemiş!..
O çok sözü edilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, işin başında..
Balıkçıya gider mi, gitmez bilmem?
Ama,” ayçiçek yağı sıkıntısını”, bir kesim “baronlara” mal edenlere ne demeli?
Dış güçler gitti!
Pandemi sızlanmaları bitti!
Kapıda Ukranya-Savaş mazeretleri..
Aya sert iniş açıklamaları..
Ayçiçek yağı, aydan gelecek..
Sizi gidi, gıda baronları?
Adapazarı Alicanlar konağındayız..
Akyazı gelini, akademisyen Zuhal Erol öğrencileri, “8 Mart Dünya Kadınları Günü” adında,”Ada buluşmaları” ile Sakaryalı kadınlar ile bir etkinliğe imza atıyor..
Bizde konuklar arasında, yerimizi alıyoruz..
Bütün güzellikler burada, kelebek dokunuşlar, öğrencilerin hazırladığı hoş sürprizler, Akyazılı dostlarımız ile buluşuyoruz, Nedret Saran, sevgili annesi, eşi Yusuf Yıldırım, genç öğretim üyesi Sima Nart ve diğer dostlarımız ile güzelliklere tanıklık etmek bir başka güzellik..
Sivil örgüt temsilcileri orada, akademisyenler, edebiyatçılar, basın mensupları, günün mana ve önemini içeren konuşmalar, kültür değerlerimiz konuşuluyor..
Sen, ne güzelsin Sakarya!
Bir  dernek temsilcisi haykırıyor,” Kadın cinayetleri bitsin, kadına uzanan eller kırılsın..Çocuk istismarları dursun! Biz böyle bir Türkiye istiyoruz!” alkışlar, alkışlar..
Bir güzel Sakaryalı hanımefendi, sunulan gülleri alıp, kendi bestesi şarkısını seslendiriyor..
Edebiyatçı  Asuman Figen Tümer, Sapanca’dan kalkmış gelmiş..
Belliki hazırlıklı,  kadın üzerine, ne güzel sözler sarfediyor..
Tören bitiyor, kimse oradan ayrılmak istemiyor..
Be ne güzellik, bu ne sevgi..
Dostlar buluşunca, Adapazarı’nda hep böyleanlar olur..
Bazen yarım kalır ifadeler, söylenecekler, yeni buluşmalar için söz verilir..
Allahaısmarladık Sakarya!
Yeni güzelliklerde buluşmak üzere sevgili arkadaşlar, dostlar, sevdiklerimiz!..
Herşeyi dert etmeyiniz, varsın petrol zamları gelsin, varsın ayçiçek yağımız eksik olsun!
Varsın faturalar, yüksek olsun!
Nasılsa askıda ekmek, askıda fatura ödemeleri var!
Sizi gidi gıda baronları?
Sizi gidi dış güçler?
Ah sen yokmusun Korana?
Kar yağıyor ya, bakmayın borana?
Siz dert etmeyin faturaları sorana?
Sağlıklı güzellikler dileriz...
İnşallah buluşuruz bir daha ki seferi!
Yusuf Cinal yazıyor, 11 Mart 2022 Adapazarı