Sevgili okurlar,
Bugün sizlere hayıtın içinden, yani içimizden biri olan bir arkadaşımdan söz etmek istiyorum?..
Aslında onu, spor camiası kadar, siyaset dünyası da çok iyi tanıyor..
Kimden mi, söz etmek istiyorum?
Bu kadar ipucu yetişmedi değil mi?
Haklısınız, o kadar çok arkadaşlıklarımız, dostluklarımız var ki, hangi birini anlatayım?
Aslında, bu “portre yazarlığı”, sevgili meslekten can dostum, Fahri Tuna'nın işi..
O, kitaplarında, dost çevresini, yazarları, çizerleri, edebiyatçıları, hatta sanatçıları, bazen içimizden biri olan, sevilen şahsiyetleri ne güzel anlatır, ne güzel!
Evet, sevgi ve saygıda kesinlikle kusur etmeyen, güler yüzlü arkadaşımı sizlere nasıl anlatsam..
Evet, o bir Akyazılı..
Akyazılı, ama sevgili öğretmen arkadaşımız Halil Duru kadar olmasa bile, giyimine, ilişkilerine çok özen gösteren biri..
Elbette bu mukayese, gençlere örnek olsun diyedir..
Akyazı'nın Alaağaç Köyü gençlerinden, delikanlılarından biri olan öğretmen Halil Duru'yu hatırlayanlarınız vardır..
Giyimi, duruşu, ilişkileri hemen fark edilir ya?
Halil Duru'yu hatırlamışken, bizim akranların “ Tarık Akan'ı” olarak adlandırılan, terzi İrfan Ünlütürk'ten söz etmeden olur mu?
Ah o koşturmalar, ah?
GENÇLİK BAŞIMIZDA DUMAN İDİ!
Alaağaç köyü, Karaçalılık, Kuzuluk, Taşburun, Akyazı takılmacaları..
İrfan Ünlütürk bu, imecelerde kızların gözüne ilk giren olurdu..
İrfan'ı genç kızlar paylaşamazlardı..
Gençlik, başımızda duman idi ya!
Kimin arkadaşı ya, bizde gölgesinde istifade ederdik ya?
Akyazı, Karaçalılık çayırlarında top koşturduğumuz yıllarda da, paylaşılmazdı İrfan kardeşim..
Temiz, gösterişli futbolu ile birlikte Akyazı Gençlikspor formasını giymek nasip oldu..
İrfan bu, gözleri hep yukarılardaydı..
Adapazarı Şekerspor'a transfer olarak, adımını kente attı..
İşte o yıllar, yine birlikte olduğumuz arkadaşıma sözü getirmek istiyorum?..
O da bir başka yakışıklısıydı Akyazı'nın..
Yüzü güleç, dik duruşlu, kararlı ve tuttuğunu koparan, üstelik bağımsızlık timsaliydi..
Akyazı ortaokul yıllarında, tanıştık onunla..
Sonra mı, “yolumuz onunla da Akyazı Gençlikspor forması altında” kesişti..
AH BE AKYAZI, AH?
Sevgili muhterem büyüklerimiz merhum Fuat Aktürk(Hiristo Fuat), Akyazı'nın Oflu Naci(Naci Fazlıoğlu) üzerimize ne çok titrerdi..
Başımız bulutlarda, ayaklarımızı, en iyi şekilde kullanmanın becerilerini sergilerdik, Akyazı günlerinde..
Ah, be Akyazı, ah!
Sende, ne umutlarımız, ne hayallerimiz kaldı?
Merak ettiniz değil mi?
Arkasında dağ gibi bir annesi ve kız kardeşi vardı?..
Ta, Taşburun'dan gelir, Akyazı'da, gençlerle rekabet eder, onlarla her türlü yarışa vardı..
Tatlı, sert bir yaklaşımı vardı..
Onu yönetmek, ona bir şeyi dikte etmek zordu..
Aklına yatmayan, hiçbir işe fit olmazdı..
Sizleri, daha meraklandırmayayım?..
Sevgili spor yazarı arkadaşımız, bir tık bizden büyük ya, "sevgili Nazım Aktürk, hemen şıp" diye bildi..
Evet, “sevgili Sakarya Amatör Spor Kulüpler Federasyonu Başkanı Yaşar Zımba'dan” söz ediyorum..
Geçtiğimiz günler, onu çat kapı ziyaret etmeye karar verdim..
Telefon açarak, “sevgili arkadaşım Yaşar Zımba kardeşim, sana gelmek istiyorum” dediğimde, “neredesin Yusuf'um” diyerek, gelip beni Yenicami'den alma nezaketi gösterdi..
Sevgili ile kucaklaştık..
ERENLERDE'Kİ OFİSİNDE AĞIRLADI!
Doğru Erenler'de ki Sakarya Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu'nun yolunu tuttuk..
Benim spora veda edeceğim son yıllarımda yapılan, Erenler sahası yerine muazzam bir spor kompleksi kurulmuş..
İki futbol sahası ve yöneticiler, sporcular için alanlar inşa edilmiş..
Tesisleri birlikte gezdik..
Bu arada genç öğrencilerin maçları vardı statda, onlarla konuştuk..
Eski, ortaokul yıllarına döndük..
"Bizlerde bu heyecanları, az mı yaşadık Yaşar" dedim!..
Yaşar Zımba bu, gülümsedi ve Akyazı günleri, hatıralarımız bir çay içimi gündeme geldi..
Kimleri hatırlamadık ki, kimleri?
Berzah alemine gönderdiklerimize dualar ettik, hayatta olanlara sağlık ve afiyetler diledik..
AMATÖR SPOR KULÜPLERİ BAŞKANI OLMAK?
Sakarya Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu Başkanı Yaşar Zımba, bayrağı yine bir Akyazılı Başkan Hüseyin Kama'dan aldı..
Talihsiz bir vefatın ardından, Yaşar Zımba, Sakarya Amatör Spor kulüplerinin başkanı oldu..
1985 Yılında kurulan ve 153 Spor kulübünün üye olduğu bir sivil örgüt yapılanması olan,” Sakarya Amatör Spor Kulüpler Federasyonu”, birçok organizasyonu ile diğer illere örnek çalışmaları ile takdiri hak ediyor.
Sevgili dostum, arkadaşım, kardeşim Yaşar Zımba'nın ofisinde, “bir çay içimi de olsa, sohbete doyum “olur mu?
Orada, Akyazı Lisesi'nden öğrencilerimin olması, beni son derece sevindirdi.
Ayrıca futbolun içinden tanışıklığımız olanlarla merhabalaşmak, ne güzel idi..
HAYATI ROMAN OLUR YA?
“Hayatı roman” olarak yazılacaklardan biridir Sevgili Yaşar Zımba..
Delikanlılık günleri, Taşburun, Akyazı arasında mekik dokuduğu yıllar..
Adapazarı Demirspor'a transferi, ADVAS çalışma günleri ve sonrası “siyaset içindeki mücadelesi kadar, iş hayatında, devler arasındaki mücadelesini “ nasıl anlatsam..
Şunu peşinen söyleyeyim ki, “sevgili kardeşimin sosyal, kültürel, sportif ve siyasi yanı ile onu her yere yakıştırmak” mümkündür..
Keşke diyorum ya, keşke siyasetin de tepesinde olabilseydi?..
Kendinden büyüklerin başkanı olarak, Akyazı'da mücadele ettiği günleri, sizlere nasıl anlatsam?
KÖYE FABRİKA DİKMEK?
Ya Akyazı'nın Taşburun köyünde, bir fabrika bacısı tüttürmek, ne demektir bilir misiniz?
Eski Sakarya milletvekillerinden Cevat Adapazarlı'nın sözüdür bu;” Türkiye'de beş kişi ile Sakarya'da üç kişi ile ortak olmaz!”
En yakını ile fabrika ortaklığı yılları, küskünlükler, kızgınlıklar ve sonra bir başka fabrika bacasını kurma yılları..
Burası Akyazı, delikanlılığın harman olduğu topraklar!..
Dedim ya, arkasında dağ gibi ana olunca, kardeş olunca neler yapılmaz, neler..
Kardeşim ile sıkça, Adapazarı Harmanlıkspor kulübü lokalinde buluşur, “bir okey zamanı da olsa, eski günlere gitmek, hatıraları canlandırmak, yaşamak, yaşatmak “, ne güzel..
Ah, o takılmacalar, ah!
DOSTLUKLARI YAŞATMAK?
“Tevfik Tetik, Hocam, yazar kardeşim Nazım Aktürk, spordan dostum Tercan Demir, gazeteci arkadaşım Ömer Sarıca, futboldan adaşım Adem Erbay ile diğer arkadaşlarımız ile bir çay içimi, Adapazarı, Akyazı, Karasu, Hendek, Sapanca günlerine gitmek”, ne güzel..
Sevgili okul ve futbolcu arkadaşım, Sakarya Amatör Spor Kulüpler Başkanı Yaşar Zımba'nın, “Bizim Sakarya Gazetesi'nin ilk sahibi olduğunu” bileniniz vardır muhakkak?..
Nereden, nereye değil mi?
Onun bıraktığı yerde, “şimdi ben insanımızı bilgilendirmek, haberdar etmek için” yazıyor, yazıyorum..
Yaşar Zımba mı?
Sakarya'nın, Sakaryalının hizmetinde koşturuyor, koşturuyor..
“Dostluklar, arkadaşlıklar, sevgi ve saygı timsali olmak”, ne güzel!..
Herkese nasip olur mu?
Dostluklar kurmak yetmez, dostlukları, arkadaşlıkları, kardeşlikleri yaşatmak gerek..
Hele unutulmamak!
Bir çift kelime ile hatırlanmak ne güzeldir..
Tebrikler kardeşim, tebrikler!
Yusuf Cinal yazıyor, 28 Aralık 2023