Sevgili okurlar,
Sakarya kent görünümü için, başta Büyükşehir Belediyesi ile Adapazarı, Erenler ve Serdivan belediyelerinin, “ortak çalışma çabaları, gözle görünür” bir şekilde devam ediyor..
“Caddeler, sokaklar yenileniyor, altyapı çalışmaları ile tretuvar ve asfaltlama, kenti ışıklandırma, internet ağının güçlendirilmesi, ulaşım, trafik akışının düzeni, yaya geçitleri, kaldırımlar, bağlantı yolları, üst geçitler, ağaçlandırma, kent içinin çiçeklerle bezenmesi, yönlendirici levhalar ile bu Adapazarı, Erenler, Serdivan merkezli gerçek bir şantiye görünümü” dikkatlerden kaçmıyor..
Elbette belediyelerin görevi bu!
“Çalışmak, proje ortaya koymak, insanımıza, yöreye hizmet” etmek?..
Belediye başkanlarının seçimler öncesi, ne vaatler verdiğini takip etmedim!..
Araştırma gereğide duymadım!?..
Söz verilip de, yapılamayanlar da var muhakkak?!

GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ İSTER Mİ?
Zira,” görünen köy, kılavuz istermi “diye bir sözümüzü ezbere biliriz..
Hatta, bu kentin duayenleri, dünü ve bugünü iyi bilir ve bir kıyaslama imkanı bulur..
Hala gazinoları ve kayıkları ile o “Çark Mesire” yeri hafızalarda tazelenmez, anlatılmaz mı?
Sevgili dostum, Yenigün Gazetesi Yazarı Cevdet Güngör, nasılda o günleri, yazılarına konu eder biliriz!
“Etmeme” gibi bir lüksümüz mü var?
Adı “İstanbul Şairine” çıkan, Nedim’in İstanbul’u dillere destan değilmidir?

BU KENTE SEVDALILAR?
Bizim de bu kente, bir ömür veren gazeteci büyüklerimiz Hasan Uyar, Niyazi Güdüloğlu, Cezmi Hakman, Adnan Mersinoğlu, İlhan Uygun, Necdet Çardak, Abdullah Çelik, Semih Köprülü, Necdet Güngörsün ve Hüseyin Komite ile diğer meslek büyüklerimizin çabaları, özverili yazıları, tespitleri, önerileri bilinmez mi?
Bu kente sevdalılarımız?
Ya siyasilerimiz?
Geçtiğimiz günlerdeki bir yazımda, siyasilerimizden söz ederken, zamanın Doğru Yol Partisi’nin önde gelenlerinden, bakanlarından Hendekli hemşerimiz Nevzat Ercan’ının adını unutmuşum?
Hakkını teslim edelim!
Ya sporcularımız?
Bu kentin bayrağını çok önemli karşılaşmalarda taşıyan ve yeşil-siyahlı renklere gönül verenlerimiz?
Ya sanatçılarımız?
Hemşerimiz, merhum Ziya Taşkent ile diğer değerlerimizin bu kente kattıkları bir kenara itilebilinir mi?
Ya edebiyatçılarımız?
Türk hikayeciliğinin ve romancılığının pirlerinden Sait Faik Abasıyanık ile Faik Baysal, Mehmet Niyazi Özdemir ile diğerlerimizin adlarının kent ile anılması az şey midir?..
Bu kentin değerleri, elbette zenginliğimiz, gelecek nesillerin idolleri ve bayrağıdır..

BİLGE VE AKSAKLAK SAKARYALILAR?
Şüphesiz, bu kente belediye başkanı, meclis üyesi, siyasi parti başkanı olarak hizmet edenlerde var..
Hala kıyısından köşesinden, bu kentin dağınıklığını, eksikliklerini, yapılmaması gerekenleri, üşenmeden, bıkmadan gündeme taşıyan sevgili SATSO eski Başkanı Erol Öztürk Hacıeyüpoğlu ve Konsey arkadaşları var..
Elbette bu bağlamda, bu kentte görev yapan valilerimizi, emniyet müdürlerini, diğer bürokratlarımızı hatırlamamak olur mu?
Ayrıca, bu kentin yetiştirdiği ve Ankara’da görev yapan değerlerimizi ötekileştirebilir miyiz?
Kim yapıyorsa, bu kent için kafa yoruyorsa, bir projesi varsa bizim için kıymetli ve değerlidir..

ADAPAZARI VE ADA HAYAT PROJESİ?
İşte “Ada Hayat” adı verilen bir büyük proje ihale edildi..
Adapazarı merkezi, yeni bir görünüm kazanacak..
Bu yolda Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu kadar, bu kent için gecisini gündüzünü unutan Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, Serdivan Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, Erenler Belediyie Başkanı Fevzi Kılıç’ın çabaları herşeye değer..
Gerçekten “Adapazarı’na Ada Hayat” gibi önemli ve büyük bir proje değer..
Ama vatandaşımızın, esnafımızın burnundan getirmeden, “inşaat alanı çok iyi kapatılmalı, çok iyi kamufle ile çevreye büyük zarar vermeden, vatandışımızı bıktırmadan, iğneden ipliğe, yıkım, toprak taşıma anları, kazı ve temel atma aşamaları, çok titiz ve ince detayları” ile düşünülmeli..

AK PARTİ BELEDİYECİLİĞİ?
20 Yıldır Sakarya’da iktidar olan “AK Parti Belediyeciliğinin”. bu rüzgar ile daha da süreceğini söylemek, yanlış olmaz!
Elbette, vatandaşın, “bu 20 Yıla bakarak, gelecek seçimlerde bir değerlendirme yapacağı ve bu zihniyete bir puan vereceği” kesindir..
“Yapılan, ortaya konan eserlerin bu değerlendirmede ise en büyük delil olacağını” söylememe gerek var mı?
Bu kente her bir çivi çakanı alkışlarız!
Ancak, en iyisi o zamanı, o yılı bekleyelim, görelim!..
Yusuf Cinal yazıyor,  18 Kasım 2022 Brüksel