Şeker Pancarı tarımı Gıda başta olmak üzere, kimya sanayi, biyoyakıt üretimi, hayvancılık, nakliyat gibi pek çok sektöre katma değer yaratmaktadır.
İlimiz toprak yapısına, coğrafyasına, iklimine uygun bir bitki olması nedeniyle ekilen şeker pancarı uzun yıllardır ekonomimizin önemli aktörlerinden biri olmuştur.
Şeker pancarı tarımını sadece ekonomik yönüyle düşünmemek gerekir.
Şeker pancarı doğa dostu bir bitkidir.
Ekolojik denge açısından da muhakkak yapılması gereken tarım dalıdır.
Ürettiği oksijen diğer bitkilerden çok fazladır.
Bilimsel araştırmalara göre altı kişinin bir yılda tükettiği oksijeni bir dekara ekilen şeker pancarı karşılamaktadır.
Aynı boyuttaki bir orman alanının ürettiği oksijenin üç katını üretebilmektedir.
Cumhuriyetin kuruluşunun ilk yıllarında şeker sektörüne verilen önem ve değerle dünya ölçeğinde şeker pancarı tarımı ve şeker üretimi yapan bir ülke konumuna geldik.
Ülkemiz bu konuma gelirken, verimli ovalara sahip Sakarya İli şeker pancarı ekiminde ve şeker üretiminde ülkemiz içinde ilk sıralardadır.
İzlenen yanlış tarım politikaları nedeniyle şeker fabrikamız özelleştirilmiş, pancar ekim alanları her geçen yıl küçülmüş, yarattığı istihdam, ilimizin gayrisafi milli hasılasına olan katkısı düşmüştür.
Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilen Ekrem Yüce Şeker pancarı tarımı ve şeker üretimi bakımından ilimiz için büyük bir şanstır diye düşünüyorum.
Tarımsal faaliyetlerin arttığı mevsim koşullarını yaşamaya başladık.
Bu nedenle şeker pancarı tarımına gereken önem verilmelidir.
Şeker pancarı ekimi desteklenmeli ve teşvik edilmelidir.
Elimizde kalan tarım topraklarının fiziki yapılarının düzelmesi,
Münavebe bitkisi olarak kullanılması,
Büyük oranda mısır ekilen topraklarımız için gereklidir.
Şeker pancarı tarımında meydana gelebilecek iyileşmeler;
İstihdamın artmasına,
Ekonomimizin iyileşmesine,
Kültürümüze,
Sanatımıza,
Sosyal yaşantımıza çok ama çok önemli katkılar sağlayacaktır.
SANDIK TEK, ZARF TEK, OY DÖRT
31 Mart günü yapılan seçimlerin üzerinden bir ay geçti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi hariç seçim bitti.
Bu hafta sonuna kadar Yüksek Seçim Kurulu kararı ile o da bitecek.
Bu zamana kadar neden sürdüğünü hepimiz görüyoruz, duyuyoruz ve biliyoruz.
Seçmen listeleri hazırlandı.
İtiraz için askıya çıktı.
İtirazlar yapıldı ve listeler kesinleşti.
Sandık kurulları oluşturuldu.
Onlarda da kesinleştirme işlemleri 3 Mart günü sona erdi.
31 Mart günü yaklaşık sekiz buçuk milyon seçmen İstanbul’da sandık başına gitti.
Kimliğini sandık başkanına verdi.
Bir zarf ve dört oy pusulasını aldı.
Kabine girdi.
Muhtar ve ihtiyar heyetine ait oy pusulasını,
Belediye Meclis Üyelerine ait oy pusulasını,
İlçe Belediye Başkanlığına ait oy pusulasını,
Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait oy pusulasını mühürledikten sonra,
Tek zarfa koydu ve tek sandığa attı.
Sandık açıldı.
Muhtar ve ihtiyar heyeti seçildi,
Belediye Meclis Üyeleri seçildi.
İlçe Belediye Başkanları seçildi.
Bunlarda hiçbir sorun yok.
Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.
İşte sorun burada başladı.
Çünkü;
Seçmen listeleri üzerinde oyun oynanmış,
Kısıtlı seçmen yazımı yoğunmuş,
Hükümlüler oy kullanmış,
Taşıma seçmen varmış,
Sandık başkanlarını organize bir biçimde FETÖ organize etmiş miş miş…
Biraz devlet adamı ciddiyeti,
Biraz hak, hukuk, adalet,
Biraz halka güven,
Eh birazda seçmene saygı beklemek hakkımız…!
1 MAYIS
Emekçinin, emeklinin, alın terinin birlik ve dayanışma günü olan 1 Mayıs Emek Bayramını yarın kutluyoruz.
1 Mayıs’ın, anlamına yakışır bir şekilde dostluk, dayanışma ve barış içerisinde kutlanması dileğimizdir.
Ülkemizdeki işçi-işveren ilişkileri,
İLO ile olan ilişikilerimiz,
Kıdem tazminatı,
İşsizlik,
Emeklilikte Yaşa Takılanların sorunları,
Hayat pahalılığı,
Enflasyon,
Örgütlenme özgürlüğü,
Asgari ücret,
Tümü ama tümü meydanlarda konuşulacak.
İşçi, memur ve emekçiler başta olmak üzere bütün milletimizin 1 Mayıs Emek Bayramı kutlu olsun.