Tarih boyunca insanlar güçlerini diğer insanlara, devletlerse diğer devletlere kabul ettirmek ve onları kendi egemenlikleri altına alarak yeraltı ve yerüstü tüm kaynaklarını kendi bünyelerine katarak insan gücünü de köleleştirmek, sömürmek maksadıyla savaşlar yapmışlardır. Bu sistem her daim güçlü olanın zayıf olanı ezdiği ve istediği her vakitte onun canını alabildiği, malını gasp edebildiği bir hal almıştır. Bu durum insanlığın var oluş tarihinden günümüze kadar bu şekilde gelmiştir. 
Güçlü olanların her daim bu cinayetleri işlemek için haklı bir nedeni de vardı. Kimi din adına bu savaşı çıkarır, kimi kendini müdafaa etmek için ama gerçekten tarafsız bir gözle baktığımızda her savaş bir yada birkaç kişinin hırsı, açgözlülüğü yüzünden çıkmıştır. Fakat bunu kimse ifade edemez. Çünkü güçlü olan önce itiraz edebilecekleri bertaraf eder ve kalanlar da itiraz edecek cesareti bulamazlar. 
İnsan haklarından, adaletten bahsedenler lal olurlar. 
Ortadoğuda yaşanan vahşet ilk değildir, ama bir yıldır binlerce masumun kanı birkaç kendini bilmez kansızın hırsı yüzünden akmıyor mu? Kendini savunma hakkını kullanıyormuş. Kendisini daha kundakta ağzı süt kokan bebekten mi savunuyor? 
On yıl önce bu savaş var mıydı da o çağrı cihazları iki gün önce birer bombaya dönüştü. 
Şavaşlar kirli bir zihniyetin ürünleridir. Savaşta hak, adalet, doğruluk, idealler hiç birisi yoktur. Savaşta güçlü ve güçsüz vardır. Güçlü olan da kendinden emin olduğunda güçsüzü ezmek için harekete geçer. Önce onun canını sonra da malını gasp eder. 
Günümüzde savaşlar geçmişte olduğu gibi teknolojik olarak gelişmiş olanların zaferiyle sonuçlanmaktadır. Teknolojiye hakim olanlar her daim gücü de ellerinde tutarlar. Biz de devlet  olarak bağımsız olmak istiyorsak teknolojik olarak ta bağımsız olmalıyız. Son yıllarda yapılan yatırımlar hepimizi umutlandırıyor. Yeterli mi tabiki yeterli değil. Hepimiz bireysel olarak bu yaşananları iyi analiz etmeli ve gelecek nesillerimizin, evlatlarımızın selameti için bu gün çok çalışmalı kendimizi geliştirmeli, devlet olarak ta günlük politikaları ve kavgaları bir kenera bırakıp ulusal çıkarlarımız söz konusu olduğunda ortak haraket etmeli ve teknoloji konusunda yapılan yatırımlara teşvik ve kolaylıklar sağlamanın yanında bu çalışmaları yapanların da güvenliğini sağlamalıyız. 
Geleceği şekillendirmek bugün elimizdeyken başkasına kaptırmayalım.