Ruhi Su’nun çok güzel söylediği bu Türkü’nün sözleri PİR SULTAN ABDAL’a aittir.
GELİN CANLAR BİR OLALIM
ZALİME KILIÇ ÇALALIM
FAKİRİN HAKKINI ALALIM
KULA KULLUK BİTSİN ARTIK
BU KEŞMEKEŞ BİTSİN ARTIK
Mısraları ile devam eden bu şiir, 16.yüzyilda, Sivas Yıldızeli civarında yaşamış Pir Sultan Abdal’dan bu yana, Dünya’da hiçbir şeyin değişmediğini göstermektedir. Bugünde insanlar birlik olamamaktadır. Zalimle mücadele edememektedir. Fakirin hakkı her zamanki gibi yenmektedir. Kula kulluk zirve yapmıştır. Keşmekeş denilen her konuda ’ki karışıklık günümüzün en can acıtıcı olayıdır.
Büyük Ortadoğu Projesi Ülkelerin parçalanıp, bölünmesi üzerine programlanmış bir projedir. Bu projeye uygun ortam hazırlanması için gereken her şey uzun zamandır yapılmaktadır. Ülkenin birlik ve beraberliğini bozmak için her türlü etnik ve dini farklılıklar körüklenmektedir. Tarikatlar ve cemaatler vasıtası ile aynı mezhebe mensup insanların arasında bile düşmanlık yaratılmaktadır. Etnik farklılıkların yeteri kadar çatışmaya sebep olmadığını görenler, büyük bir mülteci akınına göz yummuşlardır. Bugün Türkiye’de 10 milyondan fazla, Dünya’nın her tarafında gelmiş mülteci yaşamaktadır. Özellikle doğurganlığı bizim kadınlarımızda üç misli fazla olduğu tespit edilen Suriyelilerin gelecekte en büyük tehlikeye sebep olacağı açıktır. Suriye ile komşu olan vilayetler de şimdiden nüfus üstünlüğünü ele geçirmek üzeredirler. Ekonomik bakımdan sınıflar arasında ’ki farklılık uçurum halini almış durumdadır. Zengini daha çok zengin, fakiri daha çok fakirleştiren bir sistem kurulmuştur. Ülkemiz de 24 tanesi seçimlere katılabilecek 122 siyasi parti mevcuttur. Kısaca fiilen bölünmemiz için her alanda gerekli şartlar hazırlanmıştır. Canlar’ın bir olma şansı çok zayıftır. Ayrıca olası birliktelikleri bozacak ajanlar ortalıkta kol gezmekteler.
Fakirin hakkını almak durumunda olanlar, bırakın hak peşinde koşmayı, haksızlığın sebebi ve uygulayıcısı durumundadırlar. Sendikaların ve Sivil Toplum Kuruluşlarının hali ortadadır. Tarihin en büyük zammı dediği asgari ücret artışının bir ay içinde eridiğini görüp ses çıkarmayan, iktidara yakınlığıyla övünen sendikacıdan işçinin hakkını korumasını bekleyemezsiniz. Adalet vadederek iktidar olanların, en büyük haksızlığa ve hukuksuzluğa sebep oldukları bu ülkede, haklıların değil güçlülerin sözü geçmektedir.
Uğradığı hiçbir haksızlığa demokratik tepki bile veremeyenler, zalimle mücadele etmeyi değil, teslim olmayı seçmiş gözüküyorlar. Akaryakıt, doğalgaz, temel yiyecek ve giyecek maddeleri, bir yılda yüzde 300 civarında zam görmüş, bir ay önce verilen bir yıllık maaş zamları, bir ayda erimiş, asgari ücret bir ay içinde yoksulluk sınırı altında kalmış ve siz sesinizi çıkartmıyorsanız bu muameleye layıksınız demektir.
Kula kulluk etmek konusunda zirve yapılan bir süreçten geçiyoruz. Günümüz de hiçbir söz ve yazı kaybolmuyor, mutlaka bir ortamda kaydı bulunuyor. Böyle bir dünya da her gün, bir önceki gün söylediğinin aksini söyleyerek veya yazarak bizimle resmen dalga geçenlerin önünde, hala el pençe duruyorsak, başkanın bir bildiği var diyerek peşlerinden gidiyorsak, işte bu kula kulluk etmektir. Bu memleket de, bir söylenti nedeniyle, alçakça bir yalan yüzünden insanlar yakıldı. Peki, bir siyasi lider için Allah ve Peygamber benzetmesi yapıldığında bir kibrit çakıldı mı, her konuda fetva veren din adamlarımızdan, Diyanet İşleri Başkanlığında bir açıklama geldi mi, olayın muhatabı ‘’siz ne diyorsunuz’’ dedi mi? Demedi!!! O nedenle bırakın kula kulluk etmeyi, kulu Tanrı yerine koyduğumuz günlere geldik.
At iziyle, it izinin birbirine karıştığı, ikiyüzlülerin, onursuzların ortalıkta dolaştığı, ihanetin boyumuzu aştığı, kötülüğün, ‘covid’ den daha hızlı bulaştığı, hacısının, hocasının bile verdiği sözün, attığı imzanın arkasında durmadığı, dost bildiklerimizin sırtımızdan hançerlediği bu günlerde, bu keşmekeş biter mi, bence bitmez. Dünya nimetlerine her şeyden çok değer vermeye başlayan toplumlarda, insanlarda sonunda yok olmaya mahkûmdurlar.
Bütün bunlara rağmen GELİN CANLAR BİR OLALIM, BÜYÜK ORTADOĞUCULARIN BOYNUNU KIRALIM. İşten o zaman zalime kılıç sallamış, fakirin, mazlumun hakkını almış, kula kulluk etmenin önünü kesmiş oluruz.
Sağlıklı günler dileğiyle….