Sevgili okullar,
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, “bu kente hizmet için, farklı projelere imza atıyor, birçok projeyi hayata geçirmek için Ankara’yı suyolu yapıyor” ve daha olmadı,” işbaşa düşer” diyerek, bisiklete binerek, bu kenti “bisiklet kenti yapmak için pedal çeviriyor” vesselam!
Şöyle geriye dönüp baktığımız da, “Başkan Ekrem Yüceli yıllar ile yine bir başka AK Partili Zeki Toçoğlu’lu yıllar arasındaki farkı görebiliyormusunuz” demeye ihtiyaç varmıdır ki?
Hani, o meşhur sözü biliriz ya?
“Görünen köy klıvazu istemez!”

BAŞKAN YUCE’NİN FARKI?
Şöyle kantara vursanız, Başkan Zeki Toçoğlu ile Başkan Ekrem Yüce arasındaki “yoğurt yeme “ farkını şıppadak anlarsınız!
“Yönetim,
Uygulama,
Ekip ruhu,
Ankara ile ilişkiler,
Siyaset odaklı çalışma,
Proje üretme,
Kentin ihtiyacını belirleme,
Sorunlar karşısında çözüm bulma,
İnsan ilişkileri,
Kenti tanıtma ve turizm yatırımlarını önemseme,
Doğal güzellikleri ve Allah vergisi yeşile düşkünlük..
Tarım alanlarına yatırım, yeni alan keşfi..
Kültür ve spora öncelik..
Kentin kimliğini bozmadan,konut açığını gidermede imara izin,
Deprem bölgesi olarak, hazır ve nazır alarmda bulunma,
Ulaşım ve altyapı yatırımlarına gözardı etmeme,
İl bünyesindeki resmi ve sivil koordinasyona ayak uydurma..”  gibi tarzı ile Başkan Ekrem Yüce, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı olarak başka bir projil çizdi, çiziyor..
Bu başarı odaklı çalışmalarından sonra, bilmem neredeki başarısızlıklarını yazmaya gerek var mı?
Demem o ki, “bir başka siyasi elin olduğu yerde, sizin yapacağınız “, ne ola ki?

SAKARYA’YA NE YAKIŞIR?
Burada, elbette kullanılan imkan ve kabiliyetlerden, bütçeden de söz etmek gerekir..
Bir yanda siyasi iradenin, yani hükümetin, “yeni sistem tabiri ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ayrıcalıklı kentlerinden Sakarya’da görevde bulunmanın bir ayrıcalığını yaşamak”, herkese nasip olmayan bir durumdur..
“Spor kenti Sakarya,
Bisiklet kenti Sakarya,
Turizm kenti Sakarya,
Tarım kenti Sakarya,
Sanayi kenti Sakarya,
Üniversite kenti Sakarya” tanımlarının yanına, kimse kusura bakmasın?
“Huzur kenti Sakarya,
Hoşgörü kenti Sakarya,
Yaşanacak kent Sakarya,
Kültür kenti Sakarya, “ tanımlarını kullanmakta imtina ediyorum?

GÖZLERİME BAK?
Bunun nedenini soranlara,hemen hatırlatmak isterim ki, lütfen, hergün bu ilde yayımlanan gazetelere, görsel yayınları ile televizyon ve sanal mecraya bir göz atsınlar bakalım?
Ekonomi ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin söylediği gibi “gözlerime bakın, ne görüyorsunuz” türünden bir soruya ne cevap verilir?
Sevgili gazeteci dostum Nurettin Eryılmaz, bunu da sorabilir mi Sakaryalılara?
Hemen Bizim Sakarya Gazetesi’nin  dijital sayfalarına bakıyorum:(www.bizimsakarya.com.tr) ..
Manşet haber,”Kavga ettiği kişinin sırtında, sandalyeyi böyle kırdı” haberi yanında, canlı cinayet görüntüleri ve birçok patırtılı, gürültülü haberler, trafik kazaları, uyuşturucu operasyonları, vatandaşın iyi niyet duygularını sömürü haberleri kol geziyor!...
Aman, kimsenin ayağına basmayınız ha?
Hele de, omuz atmak?
Kazayla da olsa, başınıza gelmedik kalmaz?
İnsanın kalbi cız ediyor!

FETO VE TARİKAT ÜSSÜ?
FETÖ Terör Yapılanmasının merkez kentlerinden biri olan Sakarya’da, olup bitenleri unutmadık!..
Hala, tarikat ve cemaatlerin cirit attığı bu kentte, “kurtarılmış bölgelerin, camilerin bulunmasını” ne ile izah edeceğiz?..
Bir tarikat mensuplarının, devletin kılcak damarlarına kadar yerleştirildiğini bilmeyen mi var?
Evet, bunların düzeltilmesi zaman alacak konular..

HUZURA VE PEDAL ÇEVİRMEK?
Bu konular yanında,” Serdivan’ın  cazibe bölgesi olması, Çark Caddesi ve kent içi çarşıları ile esnafı ile insanı ile Sakaryalılar hoşsohbet, misafirperver olduğunda”, hiç şüphe yok..
Şurada düğünlerde bile, “toplu kavgaları, silahlı çatışmaları “nereye koyacağız?
Uzatmayalım, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin sırf “pedal çevirmesi” ile bu kent “Bisiklet kenti” olmaz..
Sizin ve bizimde bu düşünceye, bu projeye, bu emeğe katkı yapmanız, Başkan Ekrem Yüce’nin beklentilerindendir ya?
Bu kente bir katkı da sizin sunacağınızdan emin olmalısınız ki, bu kenti elbirliği ile istenilen yere getirelim ve gerçekten bu kent bir “hoş görü, bir huzur, bir yaşam kenti” olarak adlandırılsın!
Başkan Yüce’nin bu yolda, bu uğurda, bu idealdeki çalışmaları herşeye değer ve bedeldir..

OMUZ VERMEK, DESTEK SUNMAK GEREK!
Kaldı ki, bunu çokça siyasete bulaşmadan yapmaya özen göstermesi de ayrı, artı bir değerdir..
Merkezde Serdivan Belediye Başkanı Yusuf Alemdar ve Erenler Belediye Başkanı Fevzi Kılıç’ın da çabalarını unutmayalım!
“Bisiklet Kenti Sakarya” projesi, Sakarya için çok anlamlıdır..
Bu kentin, öyle büyük yokuşu, çıkışı,inişi yoktur..
Bir tek üniversite kompleksinin bulunduğu alana bisiklet ile gidip gelmenin zahmeti var..
Buna da çözüm bulunmaz değil..

BİSİKLET YOLLARI?
Bakınız, Brüksel’den Başkan Yüce’nin ekibine “Bisiklet yolları” ile ilgili resimler gönderdim..
Bisiklet ülkeleri Belçika, Hollanda bu işe nasıl çözüm bulmuş ortada..
Hani derler ya, “Amerika’yı yeniden keşfe gerek yok”diye!
O hesap, işin kolayı, çözümü bulunmuş Tren istasyonu, toplum taşıma güzergahındaki duraklar yanlarına, büyük iş merkezleri önlerine, “bisiklet parkları” yapılmış..
Bu güzergahlardaki mevcut yollar üzerinde, “bisikletliler için güzergahlar” belirlenmiş..
İşaretler döşenmiş, kent insanı bilgilendirilmiş, trafik kaideleri konmuş, levhalar asılmış o kadar mı?
Hayır, okullarda olduğu kadar yetişkinlere bile “bisiklete binme kursları” veriliyor..
Bisiklet hediyesi cepte!

BAŞKAN YÜCE’NİN ÇABALARI YETER Mİ?
Belçika’da tüm aile bireyleri bisiklet ile okula, işe gidiyor..
Kral Philippe ve Kraliçe Mathilde ve prenslerini, bisikletli görmek mümkün..
Zamanın Türk kökenli senatöre Avukat Meryem Kaçar bile senato çalışmalarına bisikleti ile gidip gelirdi..
Belçika’nın Limburg bölgesi yerleşim biriminde yaşayan her Türk ailenin mutlaka, bir iki bisikleti var..
Burada, sadece Başkan Ekrem Yüce’nin “pedal çevirmesi” yetmez!?..
Evet, Başkan Yusuf Alemdar’ı, Başkan Fevzi Kılıç, hatta Valimiz Çetin Oktay Kaldırım’ı ve diğer ileri gelenlerimizi de bisiklet üzerinde görmek isteriz..
İşte o zaman, farklı bir Sakarya’ya doğru, pedal çevirmiş oluruz..
Bunun güzelliği de; hem kente, hem insanımıza yansır!
Çabalar da boşa gitmez!
Yusuf Cinal yazıyor, 29 Aralık 2022 Brüksel