Sevgili okurlar,
Bir mübarek Ramazan ayını, “yaşanılan asrın o büyük depremi” nedeni ile buruk geçiriyoruz..
Dile kolay!
Ülkemizin, Güneydoğu bölgesinde tam 10 büyük ili kapsayan ve ilçe ve köyleri ile yerle bir oldu!..
Resmi rakamlara göre, 50 Bini aşkın insanımız hayatını kaybetti, 100 Bini aşkın insanımız yaralandı,  milyona varan insanımız bölgeden göç etti..
Acımız büyük!
Bu büyük felakette, hem yurtiçinde, hem yurtdışında yaşayan insanlarımız, “bir gece yarısı, yalın ayak, baş açık, üzerinde bir kışlık elbisesi olmadan kendini sokağa atanlara, enkaz altından bir şekilde kurtarılanların”, yardımına koştu..
Olağanüstü bir seferberlikti, bu!

YARDIM ELİ UZANDI!
Belki de,” dünyada bu yardımlaşmanın bir benzeri” yoktu..
Sadece Türk Milleti’nin her ferdi değil, yabancı ülkelerin resmi ve sivil erkanı da;” bu yardım çığlıklarına koşarak, Türkiye’ye, Türk insanına yardım elini” uzattı..
Bunlar yaşandı, “acı bir ders almamız gerekirken, hala bölgeden mağduriyet seslerinin gelmesi”, üzüntü vericidir..
Başta devletimiz imkan ve kabiliyetlerini bölgeye sevk ediyor..
Demek ki, bu yardımlar yeterli değil!..
Büyükşehir belediyeleri, diğer belediyeler, sivil örgütlerde bölgede, bu yardımlaşmaya destek veriyorlar..
“Çadır, konteynır, jeneratör, yiyecek ve diğer ihtiyaçlar”, karşılanmaya devam ediyor..
Zira, hayat devam ediyor..

GÖZLER DEPREM BÖLGESİNDE?
Daha önce Belçika’dan bölgeye yapılan yardımları sizlerle paylaştım..
Hala, “Belçika’da ve diğer Avrupa ülkelerinde yaşayanların gözü, kulağı”, deprem bölgesinde..
Öyle ya, “ne olup bitiyor, bilmek öğrenmek” istiyorlar..
En temel hakları da, bölgeye gönderdikleri yardımların, yerine ulaşıp,ulaşmadığını sorguluyorlar..
Zira, bölgeden gelen bilgiler, fotoğraflar, yardımların uluorta, yollara, caddelere saçıldığını gösteriyor!..
İnşallah, bu bilgilerin gerçek ile bir alakası yoktur..

BAKANLI İFTAR?
Zira, bugün ve yarın meydana gelebilecek bir felakette insanımızın,” bu yardımlaşma duygusunu, bir daha böyle harekete geçirebilir miyiz” diye, endişe edenler çok..
Nasıl endişe etmesinler?
Bakınız, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, NATO Toplantısı için Brüksel’de..
İyi, güzel, hoş gelmişler..
Belçika Uluslar arası Türk Demokratlar Birliği(UİD), hem bu ziyaret, hem de mübarek Ramazan ayı nedeniyle bir “iftar programı” hazırlıyor..

AK PARTİ’NİN ARKA BAHÇELERİ?
AK Parti’nin, “arka bahçesi” olarak adlandırılan, Uluslar arası Türk Demokratlar Birliği Belçika Şubesi Başkanı Enis Çimen, AK Parti Brüksel Temsilcisi Ruhi Açıkgöz’ün önderlik ettiği “iftar Programı”, Brüksel’in görkemli otellerinden Zaventem Schreton salonlarında gerçekleştiriliyor..
Büyükelçiler, başkonsoloslar ve bir yığın davetli..
Elbette, seçime gidilen bu süreçte, bir siyasi partinin, üstelik iktidar partisinin mübarek Ramazan ayında, böyle bir durumu değerlendirmesi küçümsenemez..
Ama, “bu iftar yemeği ile ilgili olarak, sanal ortamda yazılanları duysanız”, sizlerde hak verirsiniz..
Bakınız, Belçika’da çeşitli sivil örgütlerde görev üstlenmiş, üstelik bu deprem yardımlarında birinci derecede rol almış, yüzlerce yardım TIR’nı Türkiye’ye yolcu etmiş, üstelik arkadan yine konteynır yardımlarına da katkı sunmuş Hakan Çeliköz ne yazıyor?

50 BİN AVROLUK İFTAR!
“Belçika’da 50 bin Euro’luk iftar yemeğinde, iftar yapan AKP Adıyaman milletvekiline sormak gerekiyor, senin İli’nde millet ekmek bulamıyor , enkaz altındayken hiç mi vicdanın sızlamadı??”
50 bin Euro’ya hiç girmeyelim Türkiye’den gelen binlerce Euro’nun yanında devede kulak! … Yiyin efendiler, yiyin Allah büyük, bu devran dönecek! ..
Yine Belçika’da yaşayanların, görüş ve düşüncelerini sizlerle paylaşmak istiyorum:

PARAYI NEREDEN BULUYORLAR?
“UİD nerden buluyor bu kadar parayı? Bunu araştırmak gerekiyor.. Bir de diğer derneklerin hiçbir etkinliğine katılmayan büyükelçi, bu derneğin tüm toplantılarında var. Dün Anvers Kruibeke’de bir iftar verdiler.. Sponsorları bayağı variyetli idi.. Bu sponsorları kim denetliyor?”
(Burhanettin Korkmazer)

VAH Kİ, NE VAH?
“Siyasi partilerin yaptıkları sözde iftar, siyasi kulisten farksız!. Davet edilen kişilerin çoğu ve yapılan masraflar hiç bir şekilde İslam’a, dine, diyanete ve kültürümüze uymuyor!.
En önemlisi bu tür ortamlarda ihtiyaç sahibi, aç insan, fakir insan göremezsiniz.
Birde hal böyle iken, masraflar devletin sırtına ( aslında vatandaşın ) yükleniyorsa, vah ki, ne vah!.

(Cafer C.)

LÜKS İFTAR!
“Ülkenin içi kan ağlarken, bunların lüks yerde iftar yemeği, neyin nesidir?
50 Bine, 13 Tane konteynır alınırdı..
İçine yerleşen insanlar, dua ederdi, daha makbule geçerdi “

(P.M.Eder)

NAM OLSUN PADİŞAHIM?
Ne kadar ciddiye alınır bilemem?
Ama, “böyle acılı, kederli, yardıma muhtaç insanlarımızın çoğunlukta olduğu bir dönemde, siz kalkıp, sırf gösteriş olsun, birilerinin egosunu tatmin için, iftar programı düzenleyerek, büyük israf ve masraf ediyorsanız”, o zaman sağduyu sahibi vatandaşlar, bu yaptığınızı sorgular..
“Nam olsun padişahım” öyle mi?
Bunu yaparken, “hem ayrımcılık yapıp, insanları ayrıştırıyor, kutuplaştırıyor ve bu bizden, bu bizden değil” diye, “şövenist duygu ile hareket ediyorsanız, verdiğiniz iftarın hikmeti”, ne ola ki?
Kaldı ki, aynı ekip Temse’de de, böyle bir iftar verdi..
Taraftarlarını, yandaşlarını, kendilerine yakın olan gazetecileri onurlandırdı..
Ne güzel değil mi?
Bravo!
Çekilsin fotoğraflar, atılsın gülücükler!..
Burası Belçika ya?
“Kimse görmez, anlamaz, sorgulamaz” sandınız?
Sanki, milletimiz bu yapılanları görmüyor, değerlendirmiyor?!..
Neyse?
Takdir milletimizindir..

HAKKINI TESLİM EDELİM?
Son olarak, AK Parti listelerinden meclise giren hemşerim Dünya Motosiklet Şampiyonu Kenan Sofuoğlu, milletvekilliğinin son günü, yine bir güzellik yaptı..
Sakarya’da bulunan 100 Deprem mağduru çocuğumuzu bisiklet ile sevindirdi, güldürdü..
O gülen yüzleri, görmek ne güzel!
Bilirim, Kenan Sofuoğlu’nu çokça eleştirdik..
Ama, “milletvekilliği maaşını bilesiniz ki, hep yardım kuruluşlarına, mağdurlara” bağışladı..
Bu yanı ile “Kenan Sofuoğlu’nun hakkını” teslim edelim..
“Hakkı, hukuku bilenlere, teslim edenlere, değerlerimizi unutmayanlara, yardımlaşma duygusu içinde hal ve hareketlerini kontrol edenlere, iyiyi, kötüyü bilenlere” selamlar olsun!
“Bir lokma için, desinler” diye, öyle iftar ortamlarda bulunsan ne olur, bulunmazsan, itibarın mı eksilir!?
Allah, akıl fikir versin!
Yusuf Cinal yazıyor, 11 Nisan 2023