Sevgili okurlar,
Teknoljik gelişmelerin hazlı hayatımıza girdiği şu günlerde, birbirinden ilginç gelişmelere de tanıklık ediyoruz..
Önceki gün sizlere, Sakarya’da basınla ilgili tarihi bilgiler paylaştım..
Nereden, nereye değil mi?
Baskı makinesinin zor bulunduğu, bulunsa bile zor satın alındığı, alınsa bile, çalıştıracak elemanın bulunmadığı günleri, ah bir bilseniz?
Allah, gani, gani rahmet eylesin!
Adı, “Yeni Sakarya Gazetesi ile birlikte anıldığı günlerde”, sevgili merhum Hüseyin Komite her şeydi..
O’na,”izin yasak, bayram yasak, hatta hastalanması bile yasak” idi!
HÜSEYİN KOMİTE?
Makinist, dizgici, haberci, hatta gazeteyi satan idi!
Adapazarı’nın gözbebeği uzunçarşının hemen arka sokağı olan ve tarihi Orhan Camii’nin dibinde yer alan Bakırcılar Çarşısı’ndaki Yeni Sakarya Gazetesi’nin idarehanelerinde, “erken saatlerde işbaşı yapan, günboyu elinde kumpası, kalemi, kara boyalar içinde çalışan ve akşam saatlerinde ise gazetesini huşu içinde baskıya veren Hüseyin Komite’yi”, bugünün gençleri nereden tanıyacak bilecekler ki?
ARKADAŞLARI NEREDE?
Önceki gün,”10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” dolayısıyla, bu “Sakarya idealine sevdalı, tutkun, insanımızı bilgilendirmek için zor şartlarda, ilkel imkan ve kabiliyetlerle işinin en iyisini yapmaya çalışan matbaacı, gazeteci, makinist, dizgici, foto muhabiri, haberci, yazar Hüseyin Komite’yi hatırlayan” oldu mu?
Yazık ki, ne yazık!
Haydi, “bu yiyelim içilemi türünden” toplantıların ev sahipleri hatırlamadı, Sakarya’nın gazeteci kurumlarının başkanları, üyeleri de mi hatırlamadı?
Vay ki, ne vay?
Haydi onları geçtim, bu merhum Hüseyin Komite’nin çalışma arkadaşları nerede?
İYİ Kİ TANIMIŞIM, BİRLİKTELİK YAPMIŞIZ?
“10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü”, dolayısıyla, Adapazarı, Serdivan, Erenler, Akyazı, Karasu, Hendek ve diğer merkezlerde toplantılar yapıldı?
Bu toplantılarda ne konuşuldu, ne tür mesajlar verildi?
Allah aşkına akıllarda ne kaldı?
Bu kutsal mesleğin duayenleri hatırlamayanların, yarın aynı akıbet ile karşılaşacakları bilinmez mi?
Sevgili,merhum Hüseyin Komite, sadece Yeni Sakarya Gazetesi’nde değil, aynı zamanda, Sakarya’da bir milat teşkil eden,hatta devrim niteliği taşıyan “Sakarya Gazetesinin” kuruluşunda yer alarak, “orada genç gazetecilere ağbeylik yapması, gazetecilik etik ilkeleri ve ahlakı konusunda önderlik yapması” bile herşeye değer..
Daha lise yıllarında, Akyazı Gençlikspor forması altındayken, başlayan tanışıklığımız, dostluğumuz, kardeşliğe dönüşerek, yıllara damga vurdu..
Onu hala kalın gözlükleri ve yüzü, gözü gazete boyasına bulanmış yüzü ile hatırlıyorum..
TEZ KONUSU OLACAK ÇALIŞMALAR?
Gülen yüzü, ilkeli ve ciddi çalışmaları ile Hüseyin Komite gibi hatırlanacak ne çok değerlerimiz olduğu biliniyor mu acaba?
“ Yarı şaka,yarı ciddi” köşesinde yazdıkları, Sakaryaspor için gösterdiği hedefler ve “YeniSakarya ile Sakarya gazeteleri sonrası bir ara Çark Europe’de görev alması, sonra Haber Kokteyl gazete çalışmaları ile Hüseyin Komite, aynı zamanda Sakarya Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri için bir tez konusu olacak kadar kıymetli, değerli” bir Sakaryalı gazetecidir..
Sevgili Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel Hocam, biri iki iletişim öğrencisine, bu konuda işeret verirse, “gazeteci, yazar Sakaryalı Hüseyin Komite ile ilgili daha geniş, güzel bilgileri de paylaşmış, öğrenmiş” olacağız..
Sadece bu kadar mı?
Sevgili, merhum Hüseyin Komite, aynı zamanda, adaletsizliklere, haksızlıklara baş kaldıran bir sporcu kişiliği ile Sakarya futbolu içinde yer alır, Taçspor forması ile maçlara bile çıkardı..
Keşke, “böyle önemli bir günde, Sakarya’nın meslekte duayen gazetecileri hatırlansa, mezarları ziyaret edilse, onların adlarına layık toplantılar, paneller düzenlence, hatıraları yaşatılsa”, ne güzel olur!
UNUTMAMAK GÖREVİMİZDİR!
Son kitabım “ Hakikatin Peşinde Bir Ömür” ile Sakarya’da duayen gazetecilere hak ettikleri yeri verdim..
Sevgili meslekten öğrencim, kardeşim Fahri Tuna ile bu güzel insanları hatırlamadan etmedik..
Keşke, bugünün gençleri, büyükleri de aynı yolda yürüseydi?
Haydi olmadı, bu toplantının öncesi ve sonrası, onlar için bir iki güzel kelimede mi sarf edilemezdi?
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin evsahipliğinde düzenlenen toplantıya, büyük katılım olmuş..
Ne güzel!
“Meslektaşlarımızı en azından tanıma, bir arada olma, genç kuşak gazeteciler ile duayenleri bir araya getirmede bir güzellik” sergilenmiş..
Başkan Yüce konuşuyor, salondan çatal, bıçak, bardak şakırtıları geliyor!..
Yakışmadı!?
İZLEDİM, ÜZÜLDÜM?
Sevili dostum Nurettin Eryılmaz’ın görüntülerinden Başkan Yüce’nin salonda dolaşmasını yakından izledim..
Başkan Yüce, masa, masa gezdi, herkesle sohbete büyük özen gösterdi..
Ama biri çıkıpta, “bu mesleğin duayenlerini özellikle öne çıkartarak, onlara birer plaket verilmesini” sağlayamazmıydı?
Bu kadar zormu yani?
Onları hatırlamak, onore etmek güzel olmaz mıydı?
Hatta, “bu mesleğin çilesini çekmiş olan ve berzah alemine uğrladıklarımızı hatırlayarak, onların hayatta olan yakınlarını da bu toplantıya davet etsek, onurlandırsak, hatıralarını yaşatmada güzel, yakışan” olmaz mıydı?
O Salonda bu mesleğe yıllarını vermiş, babasına kol kanat germiş Sevgili Hüseyin Komite’nin eşi, kızları olsaydı, bir güzellik yaşanmış olmaz mıydı?
Öyle Başkan Ekrem Yüce ile yan, yana oturmak yetmiyor?
“Mesleğin sorumluluklarını idrak etmek, bunları gençlere devretmek, yaşatmak, yaşamak” gerek?
Bunları sadece Sevgili, merhum Hüseyin Komite için söylemiyorum!
BU MESLEĞİN DUAYENLERİ?
Bu mesleğin duayenleri, çilekeşleri, sevdalıları unutulur mu?
Adlarını hep yazaramı ya?
Yazmaya devam edeceğiz..
Bu konuda tüm meslektaşlarımıza, büyük görev ve sorumluluklar düştüğü unutulmamalıdır!..
Bu meslek, bizlere gökten zembile indirilmedi?
Kaybettiklerimizin de, “bu mesleğe ne çok değer kattığını, emek verdiğini, bugünlere gelişte büyük rolleri olduğunu” asla unutmayalım..
Allah gani, gani rahmet eylesin?
Onları, unutmak olmaz!
Bir dostun hatırasını yaşatmak, bize düşmüşse başımız üstüne!
Yusuf Cinal yazıyor, 13 Ocak 2023 Brüksel
Bir meslektaşın hatırasını yaşatmak?
Yusuf Cinal
Bu içeriğe tepkiniz
Yorumlar