Sevgili okurlar,
Ülkemizin elbette çok önemli sorunları var..
Bu sorunlara kayıtsız kalarak, bir yere varamayız!
Her şeyi de “devletten, siyasi iradeden” beklersek, demokrasinin gereklerini de yerine getirmemiş oluruz..
“Demokrasi”, bir halk yönetimi, bir öz yönetim, yani halkın egemenliğine dayanan ve eşit,hak, hukuk, adalet, eğitim, sağlık, güvenlik ve gelir düzeyinin, adil bir şekilde dağıtıldığı açık, hesap verilir  transparan( şeffaf)rejimleri öngörür..
Bu bağlamda, “ne siyasi iradeyi, ne de devlet ve kurumlarını” eleştirecek değilim..
İşte “demokratik yapı” içinde tüm kurum ve kuruluşlar üzerlerine düşeni fazlası ile yapmakla da mükelleftirler..
Bakınız, bir “24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramını” daha geride bıraktık..
Demeçler verildi..
Yemekler yendi..
Evli evine, köylü köyüne döndü!..
Şu bizim “basın mahallesinde” neler oluyor, neler?
Elbette, bunları çok önemsiyoruz..

BAYRAM GELMİŞ NEYİME?..
Böyle önemli bir günde, valilik, büyükşehir belediyesi, kaymakamlıklar, ilçe belediyeleri, sivil örgütler, demokratik temayüllerden yana tavır almalı ve biz gazetecilerin bu önemli gününde, bir iki laf etmelidirler..
Hani o türküde olduğu gibi “ Bayram gelmiş neyime...” türküsünü seslendirerek, herkes yoluna gider!
Bakınız,sınırlı ve kıt imkanlarla Brüksel’de Anadolu Yayıncılar Birliği Başkanı Sinan Burhan, Balıkesir Merhaba Gazetesi’nden Kamil Akyürek, Semra Aman Akyürek ile birlikte, Brüksel gibi önemli bir başkentte “ Demokrasi, basın” ikilemi üzerinde görüş ve düşüncelerimizi bir panel etrafında dile getirdik..
Yani böyle önemli bir günün,sadace yemek ile geçirilmesi beni ziyadesiyle üzdü..
Yıllardır hep böyle oluyor?
İstisnalar var elbette?

CEMİYETLERE DE ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR?
Ama böyle önemli bir günde, Sakarya’daki gazeteciler cemiyetlerinin, başkan ve yöneticilerinin ellerini taşın altına koymaları gerekmez mi?
Ne mi yapılabilinir?
Bir kere çok şey yapılabilinir?
-Üniversitelerimiz ile birlikte bu önemli günde “Sakarya Basınının dünü, bugünü” irdelenir..
-Böyle önemli bir günde, çalışan gazetecelirimizin sorunları gündeme taşınır..
-Böyle önemli bir günde, hala imkansızlıklara rağmen ayakta durmaya çalışan Sakarya basın, yayın kuruluşlarının içinde bulunduğu ekonomik sorunları dikkat çekilir ve çözüm önerileri sıralanır..
-Böyle önemli bir günde, berzah alemine yolcu ettiğimiz,basın emekçilerini hatırlayarak, onların yaptıklarını, bu dikenli yolda bizlere nasıl yol açtıklarını, iz bıraktıklarını konuşurduk..
-Böyle bir günde, gelişen ve hergün farklı bir kurum ve kuruluşu ile İl basın yayın organları ile yarış halinde olan ilçe basın yayın kuruluşlarımızı masaya yatırabilirdik..
Demem o ki, birileri yapsın, görelim anlayışı ile daha nereye kadar gidebilir, gelecek kuşaklara örnek olabiliriz..
Önce kendi mesleğimize saygıyı biz göstermeliyiz ki,başkaları da bu mesleği saygın kılsınlar..

GÖZ KAMAŞTIRAN ANLAYIŞ?
Halk 54 Sanal Gazetesi’nden arkadaşımız Nurettin Yılmaz’ın son yazısını okudum..
Ne fedakarlık, ne çaba, ne özveri!
O imkansızlıklar arasında bir gazetecinin, mesleğine sarılması ve geçimini buradan temin için gece, gündüz koşturması..
Üstelik bir empati yaparak,”ne evim, ne barkım, ne bisikletim var!..Kirada oturuyorum..” diyerek, gönlünü bize açması herşeye değerdir..

Bizler, yaşadığımız şu günlerde, paket, paket dolarları cebine indirenlere şahit olmadık mı?
Peki, meslek onuru, meslek ahlakı, temiz, cesur habercilik?
-İşte, meslekten arkadaşlarımız ile ne kadar bütünleşebiliyor, ne kadar birliktelik ve dayanışma içinde olabiliyoruz..
-Gazetecilik, salt cuma ve vefat haberlerinde, yada bayramlarda bir iki kelam ile birliktelik yapmak değildir..
Sevgili meslektaşlarımın, beni hoşgörü ile anlayacaklarını umuyorum..

YARIN NELER OLACAĞI BELLİ Mİ?
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bekleyen bir yasa teklifi hepimizin malum!?
Yarın, neler olup biteceğinden haberimiz var mı?
1980 Darbe dönemlerinde gazetecilik yapmış biri olarak, baskı dönemlerinde gazetecilik yapmanın ne kadar zor olduğunu hatırlatmama gerek var mı?
Son olarak, yine bizden biri RATED Sakarya Başkanı Remzi Adıyaman’dan söz etmek istiyorum..
Birbirinden güzel organizasyonlara imza atan bu kardeşimiz,yine  büyük bir etkinlik olarak kolları sıvadı..
Daha öncede, Sakarya’da diğer cemiyetlerin yapamadığını yapan Remzi Adıyaman kardeşim, gerçekten bir gönül insanı ve güleryüzlü bir meslektaşımız..
Şimdi Sapanca Kırkpınar’da bu yıl Eylül ayı içinde gerçekleştirilecek fuar için kolları sıvadı ve ilk toplantılarda bu mana da yapılıyor..
İnşallah,o fuara bu yıl da tanıklık edenler arasında olmak istiyorum..
Gerçekleştirilen toplantılardan birine Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin de başkanlık etmesi sevindiricidir..

MARKA DEĞER KATACAK FUAR!
Kaldı ki Başkan Yüce’nin bu önemli etkinliğe sahip çıkması da, ülkemizin ekonomik olarak darboğazda olduğu şu günlerde daha da önemlidir..
Toplantıda konuşan Başkan Yüce, “Sakarya’nın marka değerine önemli katkılar sunduğuna inandığımı fuar için tüm paydaşlarımızla iş birliği içerisinde hareket edecek, bu yıl 5.’sini gerçekleştireceğimiz fuar için şehrimize gelecek misafirleri en iyi şekilde ağırlayacağız” dedi.
Türkiye ve dünyada marka olan fuarın 7-10 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirileceği bu manada açıklandı..

YÜZLEŞME VE KUCUKLAŞMA İHTİYACI?
Demek ki, güzelliklere, doğrulara, gerçeklere imza atan arkadaşlarımız da var..
Hem ailesi, hem kurumu, hem memleketi ve ülkesi için insanını bilgilendirme,haberdar etme yolunda yapacaklarımız bunlarla sınırlı değildir..
Kenarda, küskün, unutulmuş, ilgisiz bekleyen arkadaşlarımızın da olduğunu unutmayalım..
Onları da kapsayacak, geniş bir yüzleşmeye, kucaklaşmaya ihtiyaç olduğu gerçeğini ne zaman kabul edeceğiz?
Güzelliklerde buluşmaya her zaman hazırız..
Yaşamınız sağlıklı güzelliklere vesile olsun!
Yusuf Cinal yazıyor, 27 Temmuz 2022 Brüksel..