Sevgili okurlar,
Bir süre sağlık nedeni ile ara verdiğim yazılarıma,  tekrar başlamanın mutluluğu içinde,” sağlık sorunlarını” irdelemeye, büyük özen gösteriyorum..
Neden mi?
“Sağlık kadar önemli”, ne ola ki?
Evet, o türkü de olduğu gibi, “mevlam birçok dert vermiş, beraberinde de derman vermiş” ya, insan teselli etmeden yapamıyor!
Ama ardından ise,” Bu tükenmez derdime, neden ilaç vermemiş” demeyi de ihmal etmiyoruz!
Kemal Çığrık ve Nida Tüfekçi’nin birlikte derleyip, bizlere sunduğu, bu türkünün devamı da, önemli elbet..
“Fani, şu düya fani,
Alır da vermez yari!
Bu tükenmez derdimi.
Tabipler de bilmedi!..”
İnsanoğlu fıtratında yazılı olan, elbette tecelli eder.. “Dünyanın geçici hevesleri, dert edilenler, ölümüne sevdalar, çekişmeler, kavgalar, kıskançlıklar, hırslar ve öfkeler sonrası”, birine suçu yükleriz ya, burada da “tabipler” payına düşeni almış!
Benimkisi de öyleydi!..

ZAMAN EN İYİ İLAÇTIR!
“Kalp ağrısı” bu ya, soluğu tabiplerin ofisinde aldık!..
Gereken dokunuşlar yapıldı ve sağlıklı tedavi ardından ayağa kalktık..
Kolay olmadı, elbette!..
Derin kalp yaralarının iyileşmesi zaman istiyor..
Hani derler ya,” zaman en iyi ilaçtır” diye, hah işte öyle!
Adapazarı’ndan başlayan sağlık arayışlarımız Brüksel’de noktalandı..
Emin ellere teslim olduk ve nihayet, tekrar sağlığımıza kavuştuk..
Burada, “ülkem Türkiye ile ikinci vatan Belçika kıyaslaması yapmak”, niyetinde değilim?
Ama, bazı gerçekleri insanımızın bilmesi, anlaması gerekiyor..
Evet, Türkiye’de de doktorlar var..
“Beni Türk doktorlarına teslim ediniz” diyen, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, o sözü yabana atılır mı?
“Beni Türk hekimlerine emanet ediniz!”

BELÇİKA İLE TÜRKİYE?
Biz de ilk olarak, okul arkadaşım, Akyazı’nın bilge hekimi Dr.Yaşar Yılmaz’ın yönlendirmelerini dikkate almadık mı?
Ama, şunu peşinen kabul edelim ki, “Belçika ile Türkiye arasında sağlık konusunda”, dağlar kadar fark var!
Bir kere, “Türkiye’de parası olana sağlık hizmetleri” baştan, ayağa kadar sunuluyor..
Akyazı Devlet Hastanesi ile Sakarya Araştırma Hastanesi ve Ada TIP doktor ofisleri önünde bekleyenlerin çokluğu, insanı ürkütmeye yetiyor!..
“Randevu almak, sıra beklemek, doktora ulaşmak, hastaneye yatmak, kan arayışı, ilaç tedariki ve sonrası kine tedavileri” için, koş babam, koş!

SAĞLIK HİZMETLERİ?
Siyaset makamınını çok dillendirdiği “sağlık hizmetleri” maalesef, anlatıldığı, abartıldığı gibi değil!..
Bazen, “para bile her kapıyı açmıyor, adamını bulmanız” gerekiyor!..
Bütün bunların ötesinde, “devletin insanını, vatandaşını sağlık sigortası ile techiz etmesi” ne güzellik!
Türkiye, “bu siyasi anlayış ve yaklaşımla”, üzülerek ifade edeyim ki, “sağlık sorunlarını” düzeltemez!
Bina yapmak, işi ne kadar çözer?
Hele de,” müşteri bazlı sağlık hizmeti” ile asla!
Sağlık hizmetlerinde, büyük devrim gerekli, büyük!
Allah, derdi olanlara derman eylesin!
“İnsan yaşamayınca, başına gelmeyince”, birçok şeyin farkında bile olmuyor!..
Anlatılacak, çok şey var da!?
Siz, siz olunuz, sağlığınıza dikkat ediniz!
Lütfen,devrin “lokman hekimlerine” sahip çıkınız!
Onlarında fedakarlığı olmazsa, “dertlerimize kimler deva” olacak ki?
Yusuf Cinal yazıyor, 5 Eylül 2024