GEÇEN hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapılan oylamada, İsveç’in NATO’ya girmesindeki engel kaldırılmış oldu. Hayırlı olsun…
Hemen kuzeyimizde, uçsuz bucaksız topraklara ve güçlü bir orduya sahip olan Rusya karşısında elbette ki güçlü bir NATO Paklı olması gerekir…
Daha önce İskandinav ülkelerinden Norveç ve Finlandiya NATO’ya üye olmuştu, şimdi de İsveç’le birlikte NATO şemsiyesi altındaki ülke sayısı 32’ye yükselmiş oldu.
İsveç aynı zamanda birçok terör örgütüne ev sahipliği yapan bir ülke… Özellikle son yıllarda PKK sevici bir ülke konumuna geldi. Üstelik her fırsatta İslamiyet’e karşı kin ve düşmanlıklarını gösteriyorlar…
Kuran-ı Kerim ve Türk Bayrağı’na saygısızlık, terör örgütlerine büro ve faaliyet kolaylığı sağlayan tutumları ile İsveç geçmişte çok kötü bir sınav vermişti…
Ve bu yapılanları -sözüm ona- demokrasi ve hürriyet hakkı olarak tanımlıyorlardı… Bir ülkenin değerlerine, dinine, inanışına, kutsal bilinen değerlerine hakaret etme ne zamandan beri “özgürlük” olarak kabul ediliyor?
BAKALIM DAHA NELER GÖRECEĞİZ!
Ben şahsen, İsveç’in yukarıda bahsettiğimiz konularda Türkiye’ye karşı daha titiz davranacağına inanmıyorum. Çünkü, geçmişte yaşananlar bunu fazlasıyla gösteriyor… Türkiye’nin İnterpol aracılığıyla istediği teröristler yıllardan beri saklandı bu ülkede.
Üstelik bu ülkenin çok sevilen Başbakanı Olof Palme’nin ta 1986’da bir terör örgütü tarafından katledilmesine rağmen “terör seviciliği” defam ediyor İsveç’in…
Bakalım, Türkiye’nin, NATO üyeliğindeki engeli kaldırmasından sonra İsveç’in tutumunda ne gibi bir değişiklik olacak!
Bekleyeceğiz ve göreceğiz…
NATO’NUN SORUMLULUĞU YOK MUDUR?
Biliyorsunuz, 1984 yılından beri Türkiye, terör belası ile uğraşmaktadır. Bu konuda 40 bin civarında vatandaşımızı kaybettik… Binlerce askerimizi şehit verdik…
Yetmedi, terör belasından kurtulmak için yüzlerce milyar dolar harcama yaptık. Bu yapılan harcamalar, ülke kalkınmasında kullanılsaydı, şimdi her alanda çok daha iyi yerlerde olabilirdik.
Güneyimizde malum Irak ve Suriye çeyrek asırdır yaşanan olaylar Türkiye’ye büyük huzursuzluk ve maddi kayıplar pompalıyor…
Doğumuz, batımız, güneyimiz adeta ateş çemberi konumunda…
Ve biz NATO’nun en önemli ülkelerinden biriyiz… Peki Türkiye yıllardan beri terör belası ile uğraşırken, NATO nerede?
Hangi derdimize çare oldu bu NATO?
Türkiye milyonlarca göçmenin akınına uğrarken NATO nerede?
Türkiye, hava, kara ve deniz savunma sistemlerinde revizyon ve güçlendirme yönünde büyük çaba harcarken, NATO bu ihtiyaçlara ne derece katkıda bulundu?
EUROFİGHTER’LER NEDEN BİZE SATILMIYOR?
Şu anda “Eurofighter” uçakları gündemde…
Türkiye bu uçakları da Hava Kuvvetleri’ne dahil etmek istiyor… Lakin ona da izin vermiyor Avrupalı dostlarımız!
Almanya, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın ortaklaşa bu “Eurofighter” uçakları, son derece kabiliyetli ve Amerika tarafından dışlandığımız F-35 uçaklarına rakip olabilecek yetenekte.
Aynı NATO Paktı’nda bulunduğumuz -sözde- Avrupalı dostlarımız bu uçakları neden bize satmak istemiyor?
Avrupalı olarak Rusya’nın “yayılma” politikası karşısında korkuyorlar!
NATO’yu güçlendirmek ve yeni teknolojilerle donatmak için İsveç’i bir an önce dahil etmek istiyorlar!
TÜRKİYE’YE KARŞI DÜRÜST DEĞİLLER!
Fakat NATO’nun gücüne güç katan ve tehlikeyi daha güney ve daha doğuda karşılayacak konumda olan 90 milyonluk bir Türkiye’nin daha da güçlenmesini istemiyorlar!
NOTO ortağımız Amerika, parası ödendiği halde F-35 uçaklarını Türkiye’ye vermezken, “tek taraflı” olarak Yunanistan’a F-35 satışları yapıyor…
Eskiden Türkiye ve Yunanistan’a silah satışı yaparken “7/10” oranını gözetirlerdi. Şimdi tek taralı olarak Yunanistan’ı güçlendirmek ve Türkiye’ye karşı cesaretlendirmek istiyorlar…
Demek ki neymiş… Bu topraklarda kendi göbeğini kendin keseceksin…
Kurt’a, “Neden boynun bu kadar kalın?” diye sormuşlar.
Kurt cevap vermiş;
“Kendi işimi kendim görürüm de ondan!”
İşte bu kadar!
ANLAMLI SÖZ
“Vatan, gerektiğinde ölebileceğin bir varlıktır… Ancak vatan uğruna yaşamak en önemli borcumuzdur…”