Bildiğiniz gibi Sakarya dış mekan süs bitkiciliği alanında ülkenin önemli üretim merkezlerinden birisidir. Süs Bitkileri Üreticileri Alt Birliği (SÜSBİR)’in verilerine göre, 2015 yılında ilimizde 10 bin 512 dekar alanda süs bitkisi üretimi gerçekleştirilmiştir. Bu oran 2014 yılında 12 bin 643 dekar olarak belirlenmiş. Geçen yıl, yani 2016’nın rakamları henüz net olmadığı için bu konuda bir bilgi elimizde mevcut değil; ancak üretim alanının 10 binin üzerinde olduğu kesin. Bu alanları telaffuz ederken, bu rakamların kayıtlı / devlet nezdinde sayılar olduğunu unutmamak gerek. 2015 için real olarak, SÜSBİR’e kayıtlı olmayan alanlarla birlikte Sakarya’daki üretim alanı 10 bin buçuk dekarın çok üzerindedir. 10 bin 500 dekarın üzerinde üretim alanı çok ciddi bir oran. Türkiye’de üretimde ikinci sıradayız. Bizim önümüzde 14 bin 300 dekarlık alan ile sadece İzmir bulunuyor. Yalova, Antalya gibi önemli üretim bölgelerini geride bırakıyoruz.
***
Bu kadar önemli üretimin yapıldığı bir ilde o ilin ahalisi ve yöneticisinin bu potansiyelin farkında olması gerekir. Potansiyelin farkında olunmalı ki, koca bir sektör olan süs bitkilerinin bölgeye katma değeri artsın. Sakarya da süs bitkisi sektörünün önemini belki de yeni de olsa kavramaya başlamış durumda. Yakın bir tarihte SATSO önderliğinde ‘Sakarya İli Süs Bitkiciliği Sektörü Eylem Planı’ hazırlandı. Bu eylem planı 2017 ile 2020 yıllarını kapsıyor. Eylem planını incelediğimizde önemli maddeler bulunduğunu görüyoruz. Bu maddeler içerisinde beni en fazla heyecanlandıran ise Sakarya Üniversitesi bünyesinde Ziraat ile ilgili bölümün açılması. Eylem planında konuyla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verilmiş: “İl nüfusunun yarıya yakınının tarımsal alanda faaliyet gösterdiği göz önünde bulundurulduğunda SAÜ’de yada kurulması planlanan yeni üniversitede Ziraatla ilgili bir bölüm açılması gereklidir.”
Doğru bir tespit, yerinde bir gerekçe. Ancak küçük itirazlarım olacak. Bu cümleden birazcık top taca atılmak isteniyormuş gibime geldi. Her şeyden önce Sakarya’nın ziraat ile ilgili bir bölüme değil, doğrudan Ziraat Fakültesine ihtiyacı var. Ziraatla ilgili bölüm diyerek Meslek Yüksekokullarında açılacak 2 yıllık bir bölüm Sakarya’nın ihtiyacını karşılamaz. Öte yandan kurulması planlanan ikinci üniversitede değil, Ziraat Fakültesi doğrudan SAÜ bünyesinde olmalı ki, çok daha etkili olsun.
***
Eylem Planı çalışmaya başladı. Çalışma takvimi çerçevesinde Eylem Planın en önemli maddesi olan ‘Doku Laboratuarı Kurulması’ için adımlar atıldı. Konu, şubat ayı SATSO Meclis Toplantısında gündeme geldi. ‘Süs ve Gıda Bitkiciliği Üretim Mükemmeliyet Merkezi’ Projesi meclis üyelerine tanıtıldı. Genel Sekreter Ateş, Doku Kültürü Laboratuarının kuruluş amacını şu sözlerle anlattı: “Doku Kültürü Laboratuar teknolojisi ile Sakarya il sınırları içerisinde yer alan üreticilere, bitki çeşitleri geliştirerek, gen kopyalama teknolojisinde bitki çoğaltıp köklendirme ile temel bitkileri tedarik ederek, yurt dışı bağımlılığı asgari seviyeye indirmek, dövizin ülkemizde kalması ile tarımda dışa bağımlılığın önüne geçerek, bölgede tarımsal kalkınmayı desteklemek amacını taşımaktadır. Doku Kültürü; Steril şartlarda, yapay besin ortamında, bitki hücre, doku ve organlarından, çeşitli yöntemler kullanarak yeni hücre, doku, organ veya bitki üretilmesidir. Avantajlarına baktığımızda; İklim koşullarına bağlı kalınmadan bitki materyalleri kısa sürede çoğaltılır. Küçük bir alanda çok sayıda bitkinin üretimi yapılabilir. Çevre koşullarının kontrol edilerek, tarla koşulu riski ortadan kaldırılır.”
***
Sakarya’da süs bitkisi sektörünün gelişmesi için gerçekleştirilmeye başlanan ‘Sakarya İli Süs Bitkiciliği Sektörü Eylem Planı (2017-2020)’ önemli bir adımdır. Doku Kültürü Laboratuarı kesinlikle bu eylem planını en önemli halkasını oluşturmakta. Sektör adına önemli bir çalışma olacağı kesin.
***
Eylem Planının diğer maddelerini incelemeye diğer yazımızda devam edeceğiz.
