DEĞERLİ okuyucular… Bugünü saymazsak, 6 gün sonra oy kullanacağız… Belki 100 yıllık Cumhuriyet tarihinde böylesine önemli, böylesine kırılgan ve böylesine gerilimli bir seçim hatırlamıyorum.

En azından 1970’ten 2000’e kadar tüm partilerin temsilcileri ekranda açık oturumlara katılır, düşüncelerini Türk Milleti’ne arz ederdi.

Genelde ise bu açık oturumlarda Uğur Dündar, Mehmet Ali Birand, Can Okaner, Ali Kırca, Kadir Çelik ve Oğuz Haksever gibi TRT patentli isimler tarafından yönetilirdi.

Bu gözler, çok zıt kutuplarda olan şimdi rahmetliler Bülent Ecevit, Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş’in son derece düzeyli açık oturumlarına şahit olmuştur…

Daha sonraları bu isimlere Turgut Özel, Erdal İnönü, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve Deniz Baykal gibi isimler de eklendi… Düzey yine aynıydı…

Şimdi, az önce zikrettiğim bu siyasilerden sadece eski Başbakanlardan Sayın Tansu Çiller kaldı. Vefat eden değerli siyasetçilerimize Allah’tan rahmet, hayatta olanlara da sağlıklı yaşamlar diliyorum.

Liderler, fikirlerini dile getirirken, ne ekran başındakileri, ne de karşısındaki rakiplerini rencide edici, kırıcı, örseleyici bir dil kullanmazlardı.

Her biri de çok farklı kitlelere hitap ediyorlardı. Fakat her biri de büyük bir nezaket içinde rakibini dinler, söz sırası kendisine gelince de, görüşlerini gayet sakin ve nazik bir şekilde zikrederlerdi.

LİDERLERİ BULUŞTURMAK ÇOK ZOR!

Şimdi ise ortalığı toz duman götürüyor! Haydi, gelin de şu andaki liderlerin hepsini bir ekran başında toplayın!

Yürek ister… Bilek ister… Cesaret ister…

Bütün bunlar sizde varsa, o liderleri bir araya getirmek için güç ister…

Bir düşünün… Eskilerin duayen gazetecilerinden Uğur Dündar yine çıkıp bir açık oturum programı yapsa…

Katılımcılar arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve diğerleri bulunsa…

Daha Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Ümit Özdağ, Erkan Baş ve diğerlerini saymadım. Bu son isimler öncekilerden nispeten biraz daha sakin görünüyor.

Fakat… Ekranlarda birbirlerine demediğini bırakmayan Erdoğan, Kılıçtaroğlu, Akşener, Bahçeli, İnce ve Perinçek’i aynı masada düşünebiliyor musunuz?

Hangi televizyoncu bu isimleri bir ekranda toplayabilir?

Bunu başarırsa, hangi birine söz geçirebilir?

Ve nasıl o panelde sükuneti nasıl sağlayabilir?

 NASIL YÜZ YÜZE BAKACAKLAR?

Dedik ya… Bu seçimler, gerçekten başka seçimler…

14 Mayıs tarihi Türkiye için bir dönüm, bir yol ayrımı olabilir… Ya da yeni bir başlangıç!

Birbirlerine karşı meydanlarda söylenmedik söz bırakmayan liderler, acaba böyle bir açık oturumda nasıl yüz yüze gelecek?

Siyaset akıl, beceri ve zekâ işi… Rakibini eleştireceksin, lakin incitmeyeceksin…

Vaat ettiğin sözlerini yerine getireceksin, ama haksızlık yapmayacaksın…

Türkiye’yi ileri medeniyetler seviyesine taşıyacaksın, fakat hukuka, liyakata bağlı kalacaksın…

Sanayide, teknolojide, eğitimde, sağlıkla, savunmada ve güncel yaşamın her alanında büyük işlere imza atacaksın; bütün bunları yaparken,  her zaman ve her daim Anayasa’ya bağlı kalacaksın…

BİN YILLIK HAFIZASI OLAN BİR DEVLETİZ

Adliyedeki salonların hepsinde “Adalet Mülkün Temelidir” sözü yazılı. Yani bir başka deyişle, “Devletin Temeli Adalettir”

Yani, adaletten şaşan devlet, devlet değildir…

Şimdi değerli okuyucular, kendi kendinize bir test yapın;

Mahkemelerde adalet tecelli ediyor mu? Devlet kapısında iş arayan evlatlarımız liyakata göre mi, yoksa torpille mi işe alınıyor?

Bu ülkede, bir mafya babasını salıvermek için özel kanun çıkarıldı. Fakat Şanlı Türk Ordusu’nun onlarca generali ve üst düzey subayları bir kumpas yüzünden yıllarca hapis yaptı.

Neydi o Ergenekon ve Balyoz davaları?

Bir hiç uğruna, bir dedikodu uğruna bu ülkenin nice değerleri harcandı?

İşin özü, devletler ne kadar adaletli ise o kadar güçlüdürler.

Önümüzdeki 14 Mayıs Seçimleri’ndeki tek dileğim; bin yıllık bir birikimi olan o şanlı devletimizin pişe pişe  gelen, olgunlaşan, idealleşen ve modernleşen kodlarıyla buluşturmasıdır.

Kalın sağlıcakla…

………………………………..

GÜZEL SÖZ:

“Güneşe saygıdandır, çiçeğin boyun eğmesi,

Bütün aşklardan yücedir, insanın insanı sevmesi.”

Aşık Mahzuni Şerif

……………………….