Her 24 Nisan’da gözümüz kulağımız ABD Başkana yöneliyor; Beyefendi 1915 olayları hakkında ne diyecek diye…
Nitekim 'soykırım' dedi.
İnsanlık tarihinin en büyük soykırımcısı ülkenin başkanı bize soykırımcı dedi.
Biden, bunu biraz da ABD seçimleri öncesi Ermeni oylarını garanti altına almak için yaptı yapmasına da bizim içimizdeki Ermeni sevicilerine ne oluyor, bunu anlamak mümkün değil.
Bakın Ermeni demiyorum, Ermeni sevici diyorum, karışmasın,
Bu konu birkaç gün daha çiğnenir.
Ben bugünlük, yurt dışında tek başına Türkiye ve Türk milleti adına lobi faaliyetlerini sürdüren, adeta gönüllü büyükelçimiz Refik Mor’un konuyla ilgili araştırma sonuçlarını ve paylaşımını aktarayım.
En sonda söylediğimi şimdiden söylemiş olayım ki Ermeni soykırımı iddiası hukuken çözüme ulaşmıştır.
Soykırım İddiası sahiplerine Avrupa Adalet Divanı kararını göstermeniz yeterlidir
Emperyalist ve onun piyonlarının her sene 24 Nisan’da, 1915 olayları hakkında yaptıkları açıklamalar artık kabak tadı vermeye başladı.
1915 olaylarını soykırım ile tanımlayanların tezleri, Refik Mor’un Brüksel’e gidip Avrupa Adalet Divanı arşivinden bulup çıkarttığı ve Türkçe’ye de çevirisini yaptığı Avrupa Adalet Divanı’nın 1. Dairesinin 17 Aralık 2003 yılında verdiği T-346/03 sayılı kararı ile çürütülmüştür.
Ermeni Diyasporası daha sonra bu karara itiraz (Temyiz) etmişlerdir.
İtiraz davası 13 Eylül 2004 tarihinde, Avrupa Adalet Divanı’nın 4.Dairesinde görüşülmüş olup,
C-18/04 P(R) sayılı KESİN kararı ile Ermeni Diyasporası davayı kaybetmiş olup, 30.000,-EUR (Otuzbin Avro) mahkeme masraflarını ödemeye de mahkum olmuşlardır.
Peki var mı bu kesinleşmiş Avrupa Adalet Divanı kararına itirazı olan? Var.!
Emperyalizm ve onların piyonları olan Ermeni Diyasporası ve bizim şu kerameti kendinden menkul olanlarımız…
Yeni Türkçe ile söyleyecek olursak: Mesleğinin erbabı olmayan, yani liyakat sahibi olmayan, madalyayı kendi kendine veren, unvanları bol, Prof. Dr. Müh. vs. olan akademisyen ve Bürokratlar…
Peki unlar, Refik Mor’un arşivden çıkartıp, Türkçe’ye de çevirisini yaptığı Ermeni diyasporasına vurulan bu ölümcül HUKUK belgesini neden alıp da dünyaya yaymazlar?
Onu da söyleyeyim: En kısa tabir ile, siz buna küçük burjuva kıskançlığıdır da diyebilirsiniz.
Anılan Avrupa Adalet Divanı’nın bu kararları, çevirisini yaptığım Türkçesinin yanı sıra, aynı zamanda İngilizce, Fransızca ve Almanca olarak da mevcut olup, isteyene gönderebilirim.
2 Haziran 2016’da Almanya-Bundestag’da aldığı karar ile 1915 olayları için soykırım tabirini kullanmıştır.
Refik Mor bundan dolayı kaleme aldığı 6 sayfalık hukuk manifestosunu aynı gün 2 Haziran 2016‘da tüm Bundestag Parlamenterlerine yollayarak, Türklere iftira attıklarından dolayı suç duyurusunda bulunacağını bildirmiştir.
(Alman Ceza Kanunu‘nun 187. Mad. iftira atanlara 5 sene hapis cezası öngörüyor)
Bunun üzerine hükemette bulunan CDU partisinden bir grup, bunun üzerine benimle belli bir süre e-posta ile beni bu kararımdan vazgeçirmeye çalışmışlardır.
Lakin nafile…
Ve ben geri adım atmayınca da nihayetinde Bundestag bir basın toplantısı yaparak ve adeta tükürdüğünü yalarcasına:
“Karar almış isek ne var bunda yani, nihayetinde hukuki olmayıp, bağlayıcılığı da olmayan siyasi bir karar almışız” deyip havlu atmıştır.
İngiliz Parlamenter Baron Flather’in İngiliz parlamentosuna vereceği “Soykırım önergesini” nasıl engellediğimi şimdilik anlatmayayım. Bizim küçük burjuvaları fazla kızdırmayalım.
Ha, bu konuyu ‘‘Bizim küçük burjuva” ve azgın azınlık duymadı mı? Elbette duydu…Hem de fazlası ile duydu…
Sonuç:
Ermeni ‘‘soykırımı” iddiası hukuken çözüme ulaşmış ve bedeli de ödenmiştir.
‘‘Soykırım” İddiası sahiplerine Avrupa Adalet Divanı kararını göstermeniz yeterlidir.
Bundan dolayı da Garo Paylan‘a elimdeki HUKUKİ belgeleri iadeli taahhütlü olarak Ankara Büyük Millet Meclisi’ndeki adresine gönderdim, ki bir dahaki 24 Nisan’da fazla gevezelik yapmasın.
Bu verileri görüp görmezden gelmek veya kamuoyu ile paylaşıp paylaşmamanız, sizlerin bizim küçük burjuva ile aranızdaki farkı oluşturacaktır.
Refik Mor [2003-2018 Neumünster Meclis Üyesi