RAHMETLİ Emniyet Müdürü Gaffar Okkan, 24 Şubat 1952’de doğdu, 24 Ocak 2001 tarihinde de şehit edildiğinde 49 yaşındaydı.

Onu ve 5 kahraman polisimizi şehit eden Hizbullah’ı terör örgütü olarak görmeyen HÜDAPAR ilk kez ve 4 milletvekili ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde…

Hizbullah’ın 1990’lı yıllarda onlarca cinayeti var ve yakalanan caniler de ardı sıra ceza evlerinden çıkıyor! Domuzbağı, beton dökme, ardı arkası kesilmeyen seri cinayetler onların eseri…

Bu zihniyetin siyasetteki temsilcisi HÜDAPAR ise, tıpkı HDP’nin PKK’yı terör örgütü kabul etmediği gibi, köklerinden beslendikleri Hizbullah’ı terör örgütü olarak görmüyor…

Ve üstelik “Türklük” kavramı ve “Türk Bayrağı” ile sorunları var…

İKTİDAR İÇİN HER YOL MÜBAH OLMAMALI!

İşte, tüm Diyarbakırlılar’da Devlet ile halkı barıştıran Gaffar Okkan ve polislerimizi, İslamcı yazar olarak tanınan Gonca Kuriş’i ve onlarca vatandaşımızı katleden Hizbullah’ın temsilcileri de artık Meclis’te; geçmiş ola!

Gaffar Okkan, 1952’de Fırıncı Fikri’nin oğlu olarak Sakarya’nın Hendek ilçesinde dünyaya geldi. Delikanlı çağındaki düsturu ise şöyle oluşmuştu Okkan’ın;

“Fırıncı Fikri’nin oğlu olarak çıplak geldim, çıplak olarak gideceğim. Bize kâr kalacak olan arkamızdan edilecek dualardır…”

Gerçekten, bugün sağcısı ve solcusu Gaffar Okkan’ı rahmet ve minnetle anıyor.

BİR DİYARBAKIR SEVDALISIYDI

Birinci sınıf emniyetçi olan Gaffar Okkan, 18 Kasım 1997 tarihinde Diyarbakır Emniyet Müdürü olarak atandı.  Atandığında ise ilk işi tebdil-i kıyafet şehirde dolaşmak oldu. Bırakın Diyarbakırlıları, kendisini kimse tanımıyordu o tarihlerde.

İdealleri vardı, Diyarbakır’da güzel şeyler yapmak istiyordu; insanları tanımalıydı…

Önce bir kahvehaneye gitti ve “Canım çay içmek istiyor ama cebimde param yok. Cüzdanı evde unutmuşum!” diye konuştu. Hemen çayı geldi. Bir çırpıda ve heyecanla içti genç emniyetçi. Çay ocağını işleten geldi, “Bir tane daha ister misin? Bak tavşankanı bunlar!” diye konuştu. Gaffar Okkan ise, “Çok teşekkür ederim, bu kâfi” diye cevap verdi.

Kahvehaneden ayrılan Okkan az ilerideki “Ciğerci Yusuf”a girdi. Orada da selam verdikten sonra, “Açım, canım ciğer çekti ama cebimde param yok!” diye söylendi.

Az sonra Ciğerci Yusuf Usta elinde ciğer dolu tabakla geldi ve masaya iliştirirken konuştu;

“Buralarda yabancısın herhalde delikanlı. Ciğer bizden olsun… Kalacak yerin de yoktur belki senin!” diye bu genç adama kucak açtı. O an Gaffar Okkan, gözlerindeki yaşa zor engel oldu.

Ayrılırken, “Ben Diyarbakır Emniyet Müdürü” dedi gülerek… Ciğerci Yusuf ise “Ben de Diyarbakır Valisi!” diye cevap verdi…

Gülüştüler ve oradan ayrıldı genç emniyet müdürü Gaffar Okkan… İnandıramadığının farkındaydı…

Bir sonraki gün aynı “Ciğerci Yusuf”a bu kez resmi kıyafetiyle ve makam aracıyla gitti emniyet müdürü… Ve “Ben Diyarbakır’ın yeni Emniyet Müdürü Gaffar Okkan! Dünkü ciğer kavurmanızı çok beğendim ve bir tabak daha istiyorum” dedi. Parasını ısrarla ve büyük bir çabayla öderken de Ciğerci Yusuf’u sıcak bir şekilde kucakladı.

Bu kez gözyaşı dökme sırası Ciğerci Yusuf’a gelmişti. Gözyaşlarını silmeye çalışırken bir yandan da mırıldandı;

“Yıllarca hakaret eden, eziyet eden, küfreden; ciğerimizin parasını isteyince de dövmeye kalkan polislerden sonra bir başka polis ilk kez bana sarılıyor! Üstelik emrinde 5500 polis var. Bir Diyarbakırlı için bunlar ne demektir tahmin bile edemezsiniz…”

OKKAN’DAN, TÜM BİRİMLERE MESAJ

Emniyet Müdürü de bu tanışmadan son derece mutlu ve gelecekten umutludur. Telsizinin antenini açar ve emrimdeki tüm birimlere hemen oradan sesli bir duyuru yapar;

“3310’dan tüm birimlere… Diyarbakırlılara eziyet edeni bu şehirde barındırmam!”

O andan itibaren de Diyarbakır’da demokrasi adına güzel işler yapılmaya başlanır…

İşin özeti, Devlet ile halk barışır…

Fakat bu barışma birilerini rahatsız eder… Tarihler 24 Ocak 2001’i gösterdiğinde işte emniyetin bu yiğit delikanlısı 5 polisi ile birlikte çıktıkları bir görevde aşağılık teröristlerin açtığı çapraz ateş sonucu şehit edilir…

Bu cinayeti Hizbullah üstlenir. Sonra Hizbullah’ın işlediği cinayetler ise kazak söküğü gibi gelir… Top oynayan çocukları kaçırıp yaptıkları insanlık dışı eziyetleri bile vardır Hizbullah’ın…

Evet… HÜDAPAR’dan medet umanlar, gözünüz aydın!

Şimdi Gaffar Okkan’ın, Gonca Kuriş’in,  onlarca polis ve vatandaşlarımızın kemikleri sızlıyor!

Bu insanlık düşmanı Hizbullahçıların temsilcilerini Türkiye Büyük Milletin Meclisi’ne soktunuz ya; ben size daha ne diyeyim?

Öyle ya… Başarı için her şey mubah!

Kalın sağlıcakla…

******************

ANLAMLI SÖZ

“Tarihi, tekerrür diye tarif ediyorlar;

Hiç ders alınsaydı; tekerrür mü ederdi?”

                        Mehmet Akif Ersoy

******************