Sevgili okurlar,
“Su” hayattır, yaşamak demektir..
Kime sorsanız, yaşamın iksirleri arasında “suyu” en öne koyar..
“Su ve hava”, canlıların olmazsa, olmazıdır..
Bunları bildiğimiz halde,  gel gör ki, insanoğlu, “ne su kaynaklarını, ne de soluduğumuz havayı”  önemsemiştir?
Mesela, Sakarya ovasının her yerinde, bir zamanlar  ayağınızı toprağa vursanız, “küçük su pınarları” ile karşılaşırdınız..
Hatta, dağlarımızın etekleri, zirveleri, ”su kaynakları” ile dolu idi..
“Akyazı’nın içinden Alaağaç’a gidelim..
Soğuk, soğuk suları, ayranından içelim!”

Alaağaç Köyü, benim köyüm!..
Sakarya’nın sahiplenilmesi yıllarında,  gelen göçler arasında  bizim ailede var..
Sakarya, o yıllar bir göç bölgesidir..

SERİN SULU PULAKLAR?
Bu vesile ile “serin sulu pulaklardan, bize selam getirenler”, suya ne kadar önem verdiklerini,  “türkülerde bile” anlatmazlar mı?
Gelen ailelerin önemsediği tek şey, ”subaşına konmak, su kaynağına yakın olmak”, başlıca tercih nedenidir..
O Yıllar, su bakımından ova köyleri, Kaynarca yöresi biraz şansızdır!..
“Kuyu” suyu ve daha önceleri ise, ”büyük küplerde su toplamak, hatta birçok evin önünde, bir tulumba bulundurmak” ihtiyaçtır..
“Sakarya Nehri, Mudurnu, Maden Deresi, Dinsiz Çayı ve diğer küçük derelerin suyu ise”, hayvanlarımız ve tarım için öncelikli kaynaklardır..
Gel zaman, git zaman içinde, “hem su kaynaklarımızı kuruttuk, hem havamızı “ kirlettik!..

HAYDİ GEL?
Hayat yolunda yaşamımızı güçleştirdik!..
Haydi gel, Sakarya Nehir, Mudurnu, Dinsiz çayının suyunu iç bakalım?..
Ben, Mudurnu Çayı’ndan kana, kana su içtiğimizi bilirim?
Haydi, iç şimdi, emmi dayı?
Ya Sakarya Nehri?
Sormayın gitsin?
Öyle Sakarya’ya gelip, “Ayağa kalk Sakarya” demek çok kolay!
Oh, ne güzel memleket!
İç suyu, çek nutuğu yuttur halka!
Devir bu ya?
Vatandaşımızda alkışlar!
Ama işin gerçeği, kimseyi ilgilendirmez?
Bu “vurdumduymazlığın faturası” ise, gelecek nesillere kesilir!
Neden, ne diye, değil mi?
Uzatmayalım, bizim bir Sapanca Gölümüz var..

AKYAZI BALLIKAYA BARAJI?
Bir de, işte bu su önceliklerine önem verenlerin yaptırdığı Akçay Barajı..
Peki, büyük bir heyecan ve coşku ile başladığımız ama sorunlarını bir türlü aşamadığımız  “Akyazı Ballıkaya Barajı” ne oldu?
“Ağır, ağır ilerliyor!”
Bu söz bana ait değil?
Akyazılı bir hemşerime ait olan bu sözlerin, ardı arkası yürüdüm..
Sorunlar hala giderilemedi?
Çalışmalar sürüyor!
Beldibi ve toplanacak su havzasındaki vatandaşlarımız için, yeni bir yerleşke yapılmış..
“Yeni Beldibi Köyü”, pardon “mahallesi” oluşturulmuş!
Ama, yine de sorunlar var!
“Ne zaman su toplanacağı, ne zaman hizmete açılacağı” belli değil..
Bu su havzası da tamamlandığında,” önemli bir su kaynağımız” olarak, kayıtlara girecek..

SAPANCA VE HENDEK DERELERİ?
“Su” deyince, hoyratça harcağıdımız “Sapanca ve Hendek dereleri” aklıma geldi!..
Ya , diğer alanlar!
“HazinaEarazilerine konan uyanıklar, su kaynaklarına çöken bir zihniyetin varlığından” haberdar mısınız?
Ya, şu güzelim nazar boncuğu Sapanca Gölü’ne kaynak teşkil eden, yamaçları, tepeleri, ne hale getirdik, bilen var mı?
Neden, ne diye?
Konut mu yaptık, yazlık mı, villa mı?
Rantiye, rantiye, rantiye!
Nemelazımcıları alalım ti’ye?
Şu güzelim yeşil yamaçlara bakıp, o iğreti binaları, yapıları görüp, içi sızlamayan kaç kişi var, derseniz?
Sapanca, Kırkpınar ve civar köylerde yaşayanların sesi, neden çıkmaz bilinmez?
Alan razı, satan razı öyle mi?
Ya gelecek?
Ya yeni nesil?

BİR GÜN BİTER!?
Her şeye rağmen, “Ballıkaya Barajı inşaatı” tamamlandığında, bu kaynağın önemli bir su havzası olarak “Akyazı, Hendek, Karapürçe ve hatta  civar yerleşim merkezlerine”, su sağlayacağını bilmek, bile güzel..
Ağır, ağır inşaatı sürse, de bir gün biter!
Ve hizmete girer!..
Biz görürmüyüz, görmezmiyiz bilmem ama, gelecek neslin, bu havzaya sahip çıkacağı muhakkak..

DARAÇAYIRI BARAJI?
“Su” kaynaklarımızdan söz ederken, “Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin çok önem verdiği ve en önemli projelerinden biri olan Darıçayırı Barajı projesine”, değinmeden olur mu?
Her geçen gün, bir adım daha ilerleyen proje, hayata geçirildiğinde, sadece bölge insanı değil, bu alandan “Söğütlü, Kaynarca ile Ferizli ilçe halkının yararlanacağını” paylaşalım..
“Söğütlü Organize Sanayi bölgesi için de bu baraj, hayati bir öneme” sahip!..
Yılda,” 40 Milyon metreküp su toplayacak olan Sakarya Darıçayırı Barajı’da” artık,” envantere girmek için”, gün sayıyor..
“Planlanması, maliyeti ve kararlılıkla projenin takibinin yapılması” sevindiricidir..

GELECEK VE SU İHTİYACI?
Bütün bunlar, “Sakarya’nın gelecekteki su ihtiyacını” karşılar mı?
O nedenle de hazırlıklar yapılmalı!..
Bir kere, mevcut su kaynaklarını,  gözümüz gibi korumalıyız!..
Bu işin lamı, cimi yok!
Gelecekte “su savaşlarının” yapılacağını söyleyenler, ne kadar haklıdırlar bilemem?..
Ama, “suyu pet şişelerde içtiğimiz, çeşme sularının bu manada kullanmadığımız şu günlerde, üzerimize farz olan bu görevi”, bir kenara öteleyemeyiz!
Su kaynaklarımızı korumak için, “ormanlarımızı korumak, çevremizi kirletmemek, bu yağma, ve talana devam eden, göz yumanlara ise, meydanı boş bırakmamamız” gerek!..
“Susadım çeşmeye varmaz olaydım..
Elinizden bir tas su, içmez olaydım!”

Ferdi Tayfun şarkasına konu olan çeşmelerimiz nerede ha?

AFRİKA’DA SU KUYUSU?
Unutmayınız ki, “suyu kirletmek, hayatı kirletmek” demektir!..
“Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir..”
“Su akarsa nehir, düşerse şelala, durursa göl olur!”(
İbrahim Sediyani)
En önemlisi de,”suyun değeri, kuyu kuruyunca anlaşılır” diyen Goethe, ne kadar haklıdır..
Ben de diyorum ki, ”Afrika’da su kuyusu açanlar, yanıbaşımızdaki su kuyularını körletmesinler” he mi?
Su gibi aziz olun, hoşça kalın!
Yusuf Cinal yazıyor, 4 Ekim 2022 Adapazarı