Sakarya 1 milyon nüfusuyla sağanak yağışa teslim olunca, gazetelerin manşetleri köpürdü; medya halkı oyalayacak malzeme buldu…
Birkaç örnek:
“ Sakarya yağmura teslim”
“ Modern Sanayi göleti”
“ Caddeler göle döndü”
“ Araçlar suya gömüldü”
Vesaire…
***
Hiç kimse yağmur eziyeti için yönetimlere sövüp saymasın; “halk” gerçeğini de kutsayıp abartmasın!..
Halkımız yarım yüzyılı aşkın bir süreden beri yerel ve genel seçimlerde yöneticilerini ‘bizzat’ saptıyor…
Sonuç meydanda!..
Peki, sonuç meydanda iken halkımız yine nasıl kanıyor ya da kandırılıyor?
***
Sakarya’da yerel iktidara kimler lök gibi oturdu, oturuyor?..
Kendilerini muhafazakar demokrat olarak tanımlayan parti ve tayfası!...
Şaka değil gerçek, Sakarya’yı çeyrek yüzyıla yakın yönetip, tası tarağı toplayarak Ankara’ya yerleşerek başkent belediyesinde işbaşı yapan başkanlar gördü bu şehir…
Koskoca 1 milyonluk Sakarya yönetiminin kalibresini bundan daha çarpıcı hangi örnek anlatabilir!..
Açık seçik olanları görmek istemeyen seçmenimiz hiç şikayet etmesin.
Mağduriyet, ahlak ve inanç istismarıyla yerel yönetimlere oturmayı yeğleyen takımdan bu kadar…
Sakaryalılar hiç ağlamasınlar, medya da şamata ederek gerçekleri örtmeye kalkmasın…
Bir yağmurda yaşanan facia, AKP belediyeciliği gerçeğini ortaya çıkarıyor…
***
Bunlardan medet umanlara, Suzan Batmankaya’nın yazdığı ‘Çelişki’ şiirini anımsatmak istiyorum:
Çelişki,
Ruha karışır.
Vicdan,
Boynuna asılır.
Yas saatlerini terk etmeden,
Çıkma yolculuklarına.
Kıtanı terk eden gölgeler,
Geçti sandığın hüzünler,
Ve terkedilen sana ait, sen ler!
Yakanda…
Ve sen,
Çelişkinle baş başa…
İnsanlara söylediğin yalanlarla değil,
Kendine söylediklerin.
Tercihlerin değil,
Yaşamsal değişimlerin.
Söyleyebildiklerin değil,
Gösterebildiklerin.
İdeallerin değil,
Ütopyaların.
Sildiklerin değil,
Karaladıkların.
Altına attığın imzaların…
Gidip gelen döngü,
Artçı depremi.
Ne yıkar,
Ne bozar seni,
Sadece farkedebilir belki biri,
Çatlak bakışlı bir seni..
***
Çarpık dünya görüşünün yerel iktidardaki fendinin resmi, Sakarya’nın yaz yağmuru kartpostalıdır.
Sakarya’nın bu anlayışa bağımlı oldukça iflah olmayacağının açık seçik kanıtını, hangi olay daha çarpıcı biçimde sergileyebilir?..
