Gazetelerde okudum, CHP’nin kimi örgüt yöneticileri Ankara’ya gitmişler…
Ne yapmışlar?...
Kemal Bey’e ‘geçmiş olsun’ dileğinde bulunmuşlar…
Kılıçdaroğlu şehit cenazesinde saldırıya uğramıştı ya…
Evet…
İyi yapmışlar…
Genel başkana sahip çıkmışlar…
Eskiden yaşlı kadınlar ne diyorlardı:
“- Tu.. tu.. tu.. 41 kere maşallah!..”
***
Peki, parti?..
31 Mart?..
Sakarya’da bir seçim başarısı?..
Boş ver!..
Konuyu açayım…
***
CHP’nin Sakarya’da ciddi bir örgüt yapılanması olsa, gerçekte bırakın başkente gidip fotoğraf çektirmeyi, utancından sokağa çıkmaması gerekmez miydi?..
Nedir bu Allah aşkına?..
İşte komşular...
İşte Bolu…
İşte İzmit…
İşte Yalova…
İşte İstanbul..
İşte Ankara…
Eski deyişle E-5 üzerindeki tüm şehirlerde CHP’nin zafer yumruğu havada…
Peki, Sakarya’da?...
Sıfıra sıfır elde var sıfır…
Koskoca bir şehirde yüzde 1 ve 2’lik BBP ve SP bile belediye başkanlığı kazanacak…
‘Millet İttifakı’nın büyük ortağı CHP nal toplayacak…
Öyle mi?..
Hadi canım sizde!..
***
Bizimkiler bir de fotoğraf servis etmişler, iyi mi?..
Yüzlerde bir mutluluk, bir gülümseme ki değmeyin gitsin...
Helal olsun…
Ama asıl önemli olan bu değil..
Kılıçdaroğlu nasıl olsa Sakarya’ya geliyor, bizimkilerle çeşitli fotoğraflar çekilecek…
Ve önemli olan fotoğraf değil…
Harita…
Sakarya haritası…
İktidar olma yolunda kararlı yürüyen Kemal Bey, Sakarya’ya gelip de, cebinden bu şehrin siyasal haritasını çıkarıp bizimkilerin önüne koyup bu nedir sorusu sorarsa ne olacak?..
Kongre mongre, delege melege, aday maday gırgıriyesine paydos der mi?..
Çölleşen Sakarya’da vaha oluşturmak için yeni bir yapılanmaya gider mi?..
Sen o zaman gör!..
Başkent fotoğrafı herkesin cebinde hatıra kalacak…