Sevgili okurlar,
Türkiye seçimini yaptı, iş bitti mi?
Oh, ne ala memleket!
Evli evine, köylü köyüne dön dü öyle mi?
Hani, o eski Türk şiirindeki kahraman için yakılan ağıtta bile,
“Alpertunga öldü mi, ıssız ajun kaldı mı,
Emdi yürek yırtılır!”
dizeleri unutulmaz!
(Alpertunga öldü mü, kötü dünya kaldı mı, şimdi yürekler yanar!)
Nasıl unutulsun?
İnsanın bel bağladığı son kahraman da öldürülürse, ne olur?
Bilinmez mi?
Ülkemiz de, “ne Alpertungalar öldü, ne de kötülükler bitti”, ne de, yürek yangınları dindi!?
Vay be, dünden bugüne, “ne değişti, ne değişmedi” diye düşünebilirsiniz?
Dünden, bugüne, ey insanlık?
Bunları üzülerek yazıyorum!..
Neden mi?
Önceki gün, Sözcü Gazetesi’nin manşetini görünce, ülkem için, iç çekmedim, üzülmedim değil!..

HAYAL KIRIKLIĞI YARATAN AÇIKLAMALAR?
Seçimler sonrası, “kucaklayıcı, yatıştırıcı, birleştirici ve itidalli bir dil kullanılması”, hep beklenendir..
Bu yüzden,” kazananın ve kaybedenin yapacağı açıklamalar”, can kulağı ile beklenir..
Daha önceki yazımda da ifade ettiğim gibi, AK Parti Genel Başkanı ve yeniden Cumhurbaşkanı  seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması, bu açıdan değerlendirildiğinde, “bu yukarıdaki beklentileri karşılamadığı, aksine kutuplaştırmayı, ayrıştırmayı ve kendi oylarını bir arada tutmayı hedfleyen konuşması”, ne yalan söyleyeyim, benide hayal kırıklığına uğrattı?..

KİN VE ÖFKE SİYASETİ?
Sadece ben olsam iyi, ya ülkenin yarısı?
Öte yandan, ardı arkası kesilmeyen mesajlardan da anladığımıza göre, “Türkiye’yi, yeni çatışmalar, yeni tartışmalar, yeni hesaplaşmalar, kin ve öfke bağlamındaki kısırdöngü siyasi hesaplaşmalar” bekliyor!
Gelecek adına, ahkam kesmek istemem ama, “seçim sonrası kazanan tarafın ayak sesleri” bunu işaret ediyor!..
Söylemler, mesajlar ise işin çabası!
Bunu, ülke genelinde sadece muhalifler değil, iktidar yanlıları ve dış gözlemciler de söylüyor..
Dışarıdan bakınca da, “bu belirsizliği görmemek”, ne mümkün!

BELİRSİZLİĞE DAVETİYE?
İşte, Sözcü Gazetesi’nin manşetine yansıyan, “ İktidar icraatlarına başladı:
-Tehdit,
-Dayak,
-Gözdağı,
-Küfür”
şeklendeki haberi, geleceğin, yaşanabileceklerin habercisi gibi?
Bel ki, bu “gibisi bile fazla” diyenleriniz vardır?..
Bütün bunlar,  “ülkenin kötü gidişatının düzeltilmesi için bir anahtar” olabilir mi?
Güldürmeyiniz, Allah aşkına!
Beklenti, bu mu?

SİSTEMİN İFLASI?
Hani “Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile ülke uçacak, insanımız mutlu ve refah “ kılınacaktı?
Ne oldu ki, hedeften olduk?
Ne oldu ki?
Evet, ne oldu ki, bu kötü yönetime halkımız, bir şans daha, bir olur daha verdi?
Bilen var mı?
Yani, “ülkeyi, bütün bu kötü alametlere rağmen, düzlüğe çıkarırsa, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan mı” çıkarır?
Vatandaşımızın tercihi, bu yönde tecelli ettiğine göre, “umutlar, yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nda mı” sizce?!

GÜVENLİK ENDİŞESİ KAZANDIRDI!
“Ülkede kötü gidişatın, ekonomik çöküntünün, sosyal, kültürel yıkıntının, kutuplaşmanın üstü başarı ile örtülürken”,
vatandaşın tercihi algılar ile “beka, terör örgütü PKK, FETÖ, İHA, SİHA, TOGG ve diğer unsurlara” odaklandırıldı..
Başarılı da olundu..
Halkın bilincinde, “bir güvenlik kaygısının” oluşturulması, zor olmadı!..
“Kandil, Kandil” söylemleri, “bu bağlamda sahte videolar ve üstelik, Kandili’in de bu propagandalara malzeme verecek açıklamalarda bulunması”, siyasetin rengini değiştirdi.
Kandil’in, “HDP üzerindeki etkisi de, seçimlerde alınan sonuçları” etkilemedi değil!

DEVLETİN GÜCÜ?
Bu durum, iktidarın, şüphesiz Cumhur İttifakı’nın işini kolaylaştırdı.
Öte yandan, “CHP, Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, bu bağlamda, terör ile iltisaklı hale getirildi, tu-kaka” edildi..
Yani, “vatandaşın gözüne bir perde” çekildi..
Vatandaşlar, çok kolay etki altına alındı..
Ama, “devletin gücünü yanına alan, devlet imkan ve kabiliyetlerini alabildiğine kullanan bir iktidar ve ortaklarının seçimden başarı ile çıkması, öyle allanıp, pullanarak anlatılacak” türden değil?..

HEYECAN YOK?
Zira, iktidar ile muhalefet arasındaki fark ortada!
Üstelik bu seçimlerde, iktidar partisi yüzde 7 Dolayında bir oy kaybına da uğradı..
Aynı şekilde, “HDP Cenahı da bu kayıptan payına düşeni” almadı değil..
İşte bu bağlamda, cezaevinde bulunan HDP eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın açıklaması gündeme damga vurdu..
Selahattin Demirtaş’ın, “siyasetten el ayak çekme kararı, acaba hangi eksiklikler, yapılamayanlar” bağlamında alındı ki?
Mesajları dikkate alınmadı mı?
Beklentileri neydi acaba?
Öğreneceğiz elbette!
Bunları daha çok konuşacağız, yazacağız, irdeleyeceğiz..
Yüksek Seçim Kurulu’da(YSK) resmen sonuçları açıkladı..
Bildik rakamlar tekrarlandı..
Türkiye, seçimler sonrası sanki yeni süreç için heyacanlı değil..
“Başlasın yeni Türk Yüzyılı” söylemi bile heyecanlandırmıyor yığınları!

YENİ TÜRK YÜZYILI?
Esasen, ülkenin ikiye bölündüğü, bir bölümünün sandığa gitmediği seçimlerden, herşeye rağmen az farkla kazançlı çıkan AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın, tek tarflı olarak “ Yeni Türk Yüzyılını” başlatacak,” sinerjiyi “ yakalayacağı şüphelidir..
Daha doğrusu, seçimlerin ardından, “Euor-Dolar girdabındaki artış, altın birim fiyatlarının yükselmesi”, hayra işaret değildir!..
Seçimleri kazandı ama, hala “metal ve mental yorunluğu” üzerinden atamamış, yıpranmış bir AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “elinde bir sihirli değnek yok ki”, dokunduğu her yeri düzeltsin!
Bu saatten sonra neyi düzeltebilirsiniz ki?

BEKLEYELİM, BAKALIM?
Dikkat edilirse, “ülkenin ayağa kaldırılması, kötü gidişatın düzeltilmesi, bu kin ve öfke dilinin terk edilmesi, kucaklayıcı ve sevgi dilinin benimsenmemesinden söz edenlerin de olmaması, ülkeyi daha kötü, daha çalkantılı günlerin beklediğini” işaret ediyor!..
Seçimler bitti, “ama sabah ola, hayrola diyemedik”, ne yazık ki?
Kerameti ve geleceği, “rabia, bozkurt işaretleri ile olduğu kadar, İHA, SİHA, Tank, top ve TOGG’da görenlerin hayalleri”, umarım daha işin başında bitmemiştir!
Nasıl olsa, “beklemeye, sabır ve  şükür etmeye, rıza göstermeye, kabule” alıştık!
Bekleyelim bakalım!?
İçimizdeki, hayallerimizde ki Alpertungaları ayağa kaldırıp, kötülükleri yenebilir miyiz?
Yusuf Cinal yazıyor, 2 Haziran 2023