YAZININ başlığı aslında bir kitabın adı… Modern Dede Korkut olarak da isim yapan ve Tercüman Gazetesi’nde yıllarca birlikte çalıştığımız Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun kitaplarından birinin adı: Karanlıkta Mum Işığı…

Mumum bir özelliği var; dibini aydınlatmaz… Bir özelliği daha var, fazla uzun sürmez; kısa sürede tükenir…

Gerçek ışıklar ve güçlü ışık kaynakları ise her zaman parlar; tıpkı Çoban Yıldızı gibi…

Yalancının mumu yatsıya kadar yanar!” diye bir Ata sözümüz var…

Hiçbir şeyi, ama hiçbir şeyi ilanihaye saklayamazsınız… Gerçeklerin, bir gün mutlaka gün yüzüne çıkma gibi bir huyları vardır…

ÇOBAN YILDIZIYDI, ŞİMDİ KÜL OLDU!

25 Ekim 2017’de Meral Akşener liderliğinde kurulan İYİ Parti, o tarihlerde tıpkı bir Çoban Yıldızı gibiydi… Etrafına ve geleceğine ışık saçıyordu…

Hepimiz umutluyduk; zira katıldığı 2019’daki ilk seçimlerde %10 yakın bir yüzde tutturmuştu. Aslında bu demekti ki, bir sonraki seçimlerde %20’lere yaklaşacak ve iktidar için ciddi bir alternatif olacaktı…

Köklerinden doğduğu MHP’yi geride bırakmıştı; Bahçeli’nin liderliğindeki parti küçülüyor, Meral Akşener’in İYİ’si bir kartopu misali katlanarak büyüyordu…

MHP ile uzun süre Cumhur İttifakı bileşenlerinin ana omurgasını oluşturan Ak Parti’de, bu yükselen değer İYİ Parti’ye hafiften bir sempati rüzgârı esmeye başlamıştı…

Sonra Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı bu yaklaşmadan son derece rahatsız olduğunu çeşitli yol ve yöntemlerle ifade etmeye başlamıştı ki, İYİ Parti’ye nazar değdi.

KİMLER YOKTU Kİ İYİ’LER ARASINDA?

Sonrasında İYİ’ler bir bir ayrılmaya başladı partiden. Bu erken kopuşlar dur durak bilmedi; ardı sıra devam etti…

Önce, ilk seçimlere girildiği 2019’da tarihçi Profesör Yusuf Hallaçoğlu ile Prof. Dr. Özcan Yeniçeri İYİ Parti’den ayrılmak zorunda kaldı. Erken kopuşlar devam ediyordu… Akabinde Buğra Kavuncu’dan dolayı yine bir başka profesör Ümit Özdağ büyük bir gürültü ile koptu gitti. Fikirdaşlarını topladı, kendisi bir parti kurdu: Zafer Partisi…

Doğrusu o da büyük ilerleme gösterdi. Kendine has çizgi ve üslubuyla Türkiye’de kısa zamanda büyük kitlelere ulaşabildi.

Zafer Partisi büyürken, İYİ Parti’de işler tersine gidiyor, “Karanlıkta Mum Işığı” gibi gün be gün eriyor, etrafını yeterince aydınlatamıyordu.

AYRILANLARIN LİSTESİNE BİR BAKIN!

İstifalar devam etti:

Aytun Çıray, Nuri Okutan, Yavuz Ağırailoğlu, Ahat Andican, Taylan Yıldız, Aydın Adnan Sezgin, Durmuş Yılmaz, Bahadır Erdem, Ümit Dikbayır, Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu, Mehmet Salim Ensarioğlu, İbrahim Özkan, Ahmet Zeki Üçok, Ece Güner, Mesut Özarslan, Yüksel Arslan…

Daha bu listeye il başkanları ile birlikte toplu istifaları dahil etmedim. Onlarla birlikte bu liste ikiye, hatta üçe katlanıyor…

Pekiyi geride ne kaldı?

Partide kalan en etkili isimlerden Koray Aydın, gayri memnun çalışmalarını sürdürüyor. Daha önce İYİ Parti’ye göz kırpan Sinan Ogan’ı Cumhur İttifakı kaptı…

İYİ Parti’de sular bir türlü durulmuyor vesselam…

AYAĞINA KURŞUN SIKMAK!

İşte tam da Meral Akşener’in yaptığı budur… Partiden bu erken kopuşların, istifaların ve yol ayrımlarının önünü alamayan; geri döndürmek için de “Giden gitsin, kalan sağlar bizimdir” diyerek çaba göstermeyen kibir abidesi Meral Akşener’in kimyası da bozulmaya başladı yavaştan.

Zaten meydanlarda yaptığı son konuşmalar da bunu gösteriyor… Kendisi ile aksi düşüncede olan herkese tavır alıyor. Paylıyor, azarlıyor; yanından kovuyor…

Arada bir yaptığı haftalık konuşmalarda, kalanları elde tutmak için çaba sarf eden, yeni söylemler geliştirmeye çalışan Meral Akşener, bu konuşmaların çoğunda ise eski büyük ortağı CHP’ye sataşıyor; araya mesafe koyuyor.

Bir “Özü Başıma” edebiyatı geliştirdi ki, evlere şenlik!

Sıkışınca da “Sorumlusu benim!” diyor, “Sandıkta hesaplaşacağız” diyor, “Gidenler gitsin, İYİ’ler bizimle beraber” diyor…

Diyor da diyor…

BU YOL ÇIKMAZA GİDER!

Velhasıl Meral Akşener, çamurlu ve batak bir yolda ilerliyor… Bulanık suda denize dalıyor… Gidene dur demiyor, “kartopu misali” büyümek yerine, bir mum gibi erimeyi tercih ediyor!

Şunun şurasında seçimlere 25-26 gün kaldı. Akla karayı yakında göreceğiz!

Bir siyasetçide bir yıl içinde bu kadar sert dönüşler olursa, güvensizlik de kaçınılmaz olur…

Bu kopuşlar bir kazak söküğü gibi gelir ve engel olamazsınız…

Düne kadar sarılarak arka çıktığı Ekrem İmamoğlu’nu, Ankara’da Mansur Yavaş’ı Cumhurbaşkanlığına aday gösteren o değilmiş gibi…

Kemal Kılıçtaroğlu için, “Vasiyetimdir…” diye methiyeler düzmemiş gibi…

Kuruluş aşamasında kendisine 15 milletvekili transfer ederek Millet Meclisi’nde grup kurmalarına yardımcı olan CHP yönetimine büyük methiyeler düzmemiş gibi…

Şimdi bütün bu sözler unutulmuş, yollar ve söylemler değiştirilmiş ve bambaşka bir yere evrilmiş bir İYİ Parti ile karşı karşıya kaldı, bu partinin sempatizanları…

Onlar da biliyor ki İYİ Parti ile en başta ortaya konan hedeflere ulaşılamayacak…

Ve sözün özü; Meral Akşener yönetimindeki İYİ Parti, büyümek, gelişmek yerine her gün kan kaybediyor, her gün biraz daha küçülüyor…

Karanlıkta Mum Işığı, kendi önüne bile ışık vermiyor…

Bizden hatırlatması…


 


 

****************

ANLAMLI SÖZ

Kendini değiştirmenin ne kadar güç olduğunu düşünürsen; başkalarını değiştirmede şansının ne kadar az olduğunu anlarsın…”

VOLTAİRE

****************