Günlük beslenmemizde yemek enerji kaynağımız karbonhidratlardır. Yağlar ise 2. Enerji kaynağımızdır. Fakat çoğumuz 2.enerji kaynağımız olan yağları sağlıklı kaynaklardan almıyoruz. Özellik son dönemlerde hayvansal kaynaklı yağlar ve omega-6 yağ asitlerini içeren besinleri daha çok tüketiyoruz. Bu da zamanla kalp damar hastalıklarına, vücuttaki iltihap yükünün artmasına ve beraberinde pek çok sağlık sorununa neden oluyor. Bu nedenle günlük aldığımız yağların çeşidini doğru planlamak önemli.
Son dönemlerde omega-3 yağ asitleri hem çocuklar hem de yetişkinler için sıklıkla kullanılan ve önerilen yağ asidi. Peki neden son dönemde bu kadar popüler oldu? Diyette dengeli bir şekilde omega-3 yağ asiti alımı kalp damar sağlığını olumlu etkilemekte, LDL kolesterol dediğimiz kötü huylu kolesterolün seviyesini düşürmekte. Ayrıca antihipertansif etkisi olan omega-3 yağ asitleri tansiyon hastaları için de önemli. Kalp sağlığı dışında insülin direnci, Alzheimer, obezite gibi pek çok sağlık sorununu tedavisinde destek.
Fakat her besinde ve takviyede olduğu gibi doğru kaynakları ve uygun miktarları almak önemli. Gebe ve emziren bir birey değilseniz EPA/DHA oranı 1.5 ve üzerinde olan takviyeleri tercih etmelisiniz. Gebe ve emziren kadınların ise DHA oranı daha yüksek olan takviyeleri tercih etmeli. Ayrıca tansiyon ilacı veya kan sulandırıcı kullanıyorsanız alım miktarı ve zamanına dikkat etmeli ve hekiminize danışmadan kullanmamalısınız.
Omega-3 yağ asitleri temelde hayvansal kaynaklardan balıklarda bulunuz. Özellikle yağlı balıklar omega-3 yağ sitlerinden zengindir. Ayrıca ceviz, kerten tohumu, kenevir gibi yağlı tohumlar, semizotu ise omega-3 ten zengin olan bitkisel kaynaklar. Kış mevsiminde günde 2-3 gün balık tüketmeye özen gösterin. Yaz mevsiminde de yağlı tohumları, semizotunu her gün düzenli tüketmeye çalışın. Unutmayın besin takviyeleri ya da besinler herhangi bir hastalığın tedavisinde tek başına bir çözüm değildir. Daha sağlıklı, konforlu bir hayat için destek olacaktır. Sağlıklı günler dilerim.