Sevgili okurlar,
Türkiye’de “baş döndüren” gelişmeler, aynı zamanda “yaşamımızı çekilmez” hale getiren “ekonomik sorunları” kulak arkası etmeye de yarıyor!..
Zira, ülkeyi 20 Yıldır yöneten bir zihniyetin, sürekli açıklanan siyasi anketler nedeni ile “bazı önceliklerini”, sümenaltından çıkarıp ısıtarak piyasaya sürdüğünü görüyoruz..
-İşte bunlardan birisiydi CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu dosyası..
-Bundan önce ise bir kesim çevrecilerin(Gezi kararı) cezalandırılarak, Silivri Cezaevine gönderilmesi de bu bağlamda öncelikli düzyalarındandı..
-Sırada esik komutanlarımızdan Çetin Doğan ve arkadaşlarının dosyası var..
Bakalım onlara ne kadar ceza kesilecek?
Bitti mi?
Hayır, hayır!
-Daha İstanbul seçimlerini iki defa kazanan Karadeniz uşağı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu dosyası var..
Bitti mi?
Hayır!
-Arkadan seçimlere ramak kala HDP’nin kapatılma Davası gündeme taşınacak..
KİNDAR VE DİNDAR ÖFKE PATLAMASI!
Bu durumun adını koymak gerekir?
Bu bir “Kindar ve Dindar” öfke patlaması olarak adlandırılıyor!..
Yani, “seçimi kaybetme endişesi” içinde olan siyasi iktidarın, acil olarak, “bazı yarım kalan işleri öne çektiği” görülüyor..
Bu bağlamda, Brüksel’de yaşayan ve başörtüsü ile Brüksel Yerel Parlamentosu’na giren ve sonra azledilen Afyon Emirdağlı AK Parti gelini Mahinur Özdemir’in, ”alayla olarak” Cezayir’e “büyükelçi” olarak atanmasının yankıları sürerken, bu defa Afyon ilimizi de bir başörtülü vali atandı..
Haber başlığı şöyle;
“Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle, 9 ile yeni vali atandı. Aile Bakanı Yardımcısı Kübra Güran Yiğitbaşı, Afyonkarahisar Valisi olarak görevlendirildi. Yiğitbaşı, Türkiye'de bir ilke imza attı.”
Vatana, millete hayırlı olsun!
HERKESİN FİKRİ HERKESE?
Dertlerimiz şimdi biter!
Enflasyon, enerji faturaları, gıda fiyatları, petrol giderleri şakkadak düşer!
Burada yanlış anlaşılmasın?
Bizim insanların giyim ve kuşamına taktığımız yok!
Kim nasıl, giyerse, giysin, kim nasıl düşünürse düşünsün, kim nasıl inanırsa, inansın, bizim derdimiz, hakkaniyet ölçüdür Vesselam!
Hakkaniyet ölçüsü nedir?
Avrupa’da yaşayan birbirinden zeki, çalışkan, ülkesine hizmet eden, çok dilli, kültür geleneklerimizi yaşayan, yaşatan kızlarımız arasından, siz sadece bir ”başörtülüyü” çekip alıp, “büyükelçi” olarak ödüllendirirseniz, “o zaman diğer kesimi ihmal etmiş, onları kırmış, üzmüş, şaşırtmış, eşitlik düşüncelerini hayal kırıklığına uğratmış “olmazmısınız?
Dahası da var?
EŞİT VE ADİL KARARLAR?
Bunca yıl, ülkesini yurt dışında bir diplomat olarak temsil etmek için okumuş, dirsek çürütmüş, başarıları ile okullarından mezun olmuş, diplomasi kulvarına adım atmış, yeni görev beklentileri içinde olanların yerine, “siz ülkeyi temsil için yurtdışı başkentlere, tartışılan, lekeli, sabıkalı, siyaseten kirlenmişleri, üstelik partinin enkaz isimlerini atarsanız”, o zaman size güvenen olur mu?
İsimlerini sıralamamıza gerek var mı?
Bütün bunlar gösteriyor ki, AK Parti iktidarı, bir projeyi hayata geçirmek için adım, adım ilerliyor, yavaş, yavaş bu projeninin ipuçlarını göstererek, “şırıngasını ülkenin ana damarlarına” batırıyor!
Millet sindirilmiş kıtalar gibi birbirine bakarak, ne olup bittiğini anlamaya çalışıyor ama, yarın iş işten geçtiğinde feryatlara bakın siz!
ADAMLAR BİZİ KISKANIYOR?
Maalesef, bu zihniyet büyük taraftar da buluyor!?
Bu “kindar ve dindar” öfke patmasının kurbanlarına sahip çıkanlar olduğu gibi, karşı cenahtan yükselen sesler, ülkedeki kötü gidişatı, “savaşa, kürüsel krize bağlayanlar mı” ararsınız?
Adamlar bizi kıskanıyorlar a canım!
Bunun için yandaş medyayı takip etmeniz, hele daha da ileri gitmek, “kılıcı, silahı ele almak, pozlar vermek için bazı televizyonları izlemeniz, bazı gazeteleri okumanız” yetişir!
Hatta “Diriliş” dizisinde bile rol bulabilirsiniz!
Ülkenin bu yanı da bataklık!
Vay be!?
“12 Eylül Darbesini” bizzat yaşamış, o dönemde gazete yönetiminde bulunmuş biri olarak, bugün yaşadıklarımızı “teraziye” bile koyamıyorum!
Adını ise inanın koyamıyorum?
Bazı ekran enkazlarının ağzında ise “bunlar iktidara gelirse, hesap soracaklarmış” martavalları dizili!
İktidar hesap görüyor!
Karşı tarafta, kendi starlarını tu-kakalar ile itibarsızlaştırma peşinde!
İŞİMİZ SAKAL TARAĞA KALDI?
Nu tuhaf, ne çilişkili gelişmeler!
Bu devirde Hilal Kaplan olmak gerek?
Veya şu çok maaşlılardan birisi olmak istemezmisiniz?
Gelsin,ballı kaymak dolarlar, eurolar?..
İşimiz çok ya, bir sakal, tarak muhabbetimiz yok!?
Eski MHP’li Ahmet Çakar Efendi de, kafasını bir bayanın(Oyuncu Melis Sezen) “göğüslerine, pardon sütyenini” takmış?
Usta,bunca yıl sonra kendisine yeni iş bulmuş, hayırlı olsun!
Sen bize mukayet ol Allah’ım!?
Ya Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Desteci’nin açıklamasına ne dersiniz?
Eskişehir’deki “Anadolufest” yasağı için,”Haram Şeylerin Festivali” diyerek, bu festivalin müzik değil şarap festivali olduğuna dikkat çekti!
İnsanımızın eğlencesi, müzik tutkusu, sanatçıya olan desteği, içkisi bunları niye ilgilendiriyor ki?
Bilen var mı?
Bütün bu olanlardan sonra, “ülkemde olup bitenlere kafayı takmamak, yememek” için Allah aşkına ne yapmamız gerek?
Vatandaşlık birim fiyatı 400 Bin dolar oldu!
Hey yavrum, hey!
Vallahi yaparsa, bunlar yapar!
Bir tek doğruları bunlar!
Helal olsun, vesselam!
Yusuf Cinal yazıyor, 14 Mayıs 2022 Brüksel