Yerden…
Meydan dopdolu…
CHP’lilerin keyfi gıcır…
Kürsüde Kılaçdaroğlu göğsünü kabartarak konuşuyor…
Diyor ki:
“- Biz çalışanların haklarını alacakları, insanın insanı sömürmediği bir Türkiye’den yanayız”
“ Baskısız, yasaksız, korkusuz bir ülke sözü veriyoruz”
“ Herkesin aş/iş/barınma hakkını savunuyoruz”
“Barış, özgürlük, kardeşlik fikrini güdüyoruz”
“Kararsızlığa düşmeyin, çekingen davranmayın, gönlünüz ve aklınız bir yerde, oyunuz başka yerde olmasın”
“ Şimdi CHP zamanı…Yüzünüzü CHP’nin altı oklu bayrağına dönün…Birlikte başarılım”
Kent Meydanı’ndaki vatandaşlardan bir alkış, bir alkış ki sormayın gitsin…
***
Kutlarız CHP örgütünü…
Emek vermiş, alın teri dökmüş, istençli olmuş, elbirliğini sağlamış, dayanışmayı gerçekleştirmiş…
Ve düğümü çözmüş…
Kent Meydanı’na katılımı sağlamış, coşkuyu taşımış…
***
Peki, miting başarısı sandıksal sonucu kestirebilmek için yeterli mi?
Meydanlar kimi zaman yanıltıcıdır; ama, çoğu zaman gerçekçidir.
Fenerbahçe’nin unutulmaz gölcüsü Lefter’e bir Galatasaray maçı öncesi sormuşlar:
- Maç kaç kaç biter?
Lefter yanıtlamış:
- Maçtan sonra görüşelim!
Büyük sürprizlere gebe bir seçim dönemi yaşıyoruz; doğrusu ben de sonuçları kestiremiyorum…
Sakarya kamuoyunun CHP’yi ne kadar desteklediğini 7 Haziran’da öğreneceğiz…
Ne var ki, dün meydanda aşağıdan yukarıya yükselerek, genişleyerek, süpürerek gelen bir ses duyuldu…
Bu ses sanıldığından güçlü…