Dün önce Ekonomi bakanı Berat Albayrak, peşinden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan konuştu, piyasalar son on gündür sert şekilde aşağı geliyordu tam bir tepki alımı geldi ki önce Albayrak sonrasında Erdoğan konuşmasından sonra tepki alımlarını da geri verdiler. Yabancı siyasi söylemleri piyasalarda görmek istemiyor ve o kadar çok konuşuyorlar ki ekranlarda hep bir korku ile dinleniyorlar. O yüzden konuşma başlar başlamaz, DOLar’a alım borsaya satım geliyor. Artık yatırımcı Cumhurbaşkanının konuşma tarzını, sert söylemlerini bildiği için piyasalar otomatikman geriliyor. İçimden susun, ekonomi hasta demek geliyor.
Şimdi diyeceksiniz ki borsa düşsün bize ne. Evet, haklısınız size ne diyemeyeceğim! Borsa düştükçe Türk şirketleri değer kaybediyor, Türkiye’nin riskleri artıyor. Sonrasın da çevrenizde ki eşiniz dostunuz iş bulmakta daha da zorlanıyor. Sonrasın da Cumhurbaşkanı TÜSİAD’a diyor ki ne olacak 5-10 kişi işe alsan. Arkadaşlar söylediklerimiz ve yaptıklarımız haliyle beklentilerimiz uyuşmuyor.
Hala günlük ekonomik önlemlerle devam ediyoruz. Net bir önlem ve haliyle yapısal reform adımı atılmadı. Şu anda yaptığımız tek şey, yükselen DOLar’ı frenlemeye çalışmak ama oda olmuyor. Gözünüzün önüne getirin şimdi, bir arabanın arkasına ip bağlamışsınız ve ipin ucunda siz, asılıyorsunuz araba gitmesin diye. Ama araç sizi ufak ufak sürüklüyor, en sonunda yorulup veya güçünüz bitip bıraktığınızda araba daha hızlı gitmeye başlayacak. Tam olarak DOLar’da yaşadığımız bu işte. Bir an önce problemi çözecek gerekli adımları atmamız lazım.
Bakan Albayrak’ın konuşmasını dinlediniz mi? Yapılan bir şey yok, anlattıkları yapacağız, edeceğiz, olacak tarzı hep hayal, hep beklenti pazarlaması halinde geçti. Piyasalar ve yatırımcılar artık bunu yaptık, şunu yaptık bu neticeye ulaştık tarzı eylem bekliyor. Ah şu atalarımız ne güzel söylemişler “Lafla peynir gemisi yürümüyor”.
Cumhurbaşkanı, hem kabinesinin hem de kendisinin daha fazla yıpranmaması için Albayrak’ı acil şekilde Hazine ve Maliye bakanlığından almalıdır. Yeni atayacağı bakan ile yeni beklentilere ve yeni hayallere doğru yola çıkmalıdır. Piyasalar buna kesinlikle olumlu tepki verecektir.
Küresel piyasalar da gerginlik daha çok yükseliyor, AB kendi içinde kaynamaya başladı. Abd’nin son hamleleri sonucu anketlerden SAVAŞ beklentisi çıkmaya başladı. Bu bizim içinde mevcut sıkıntının içinden çıkılmaz bir hal almasına sebep olacaktır.
YSK’nın uzun süre bekletip, 250 sayfalık gerekçeli kararına hiç girmiyorum. Bu son olsun ve hızlı bir şekilde Hukuk’a ve Adalet’e sarılınmasını arzu ediyorum.
Bu arada yazılarımda enerji düşüklüğü olduğunun farkındayım, tüm gün piyasaları takip edip olumlu gelişme göremeyince insanın hayalleri ve beklentileri her geçen gün eriyor. Haliyle bu yazılarıma hatta hayatıma yansıyor. Bir umut ışığının, bir heyecanın peşinden koşmamız lazım yoksa kötüleri herkes yazıyor, artık güzel şeyler yazmak istiyorum.
Hepimize hayırlı Cumalar diliyorum, Dualarımız Devletimiz için olsun bugün.