Yeni bir hafta başında yine beraberiz. Geçen hafta’ya TUİK verileri damgasını vurdu. Veriler sonrası ekonomistlerin televizyonlar da ki çaresiz ve anlamsız yorumlarını gördükçe üzüldüm. Aşağı tükürseler sakal, yukarı tükürseler bıyık misali yutkun, dur. Futbolcunun topu çevirdiği gibi lafı evir çevir ama net bir şey söyleme, gerçekten yazık günah.
Türkiye ekonomisi ikinci çeyrekte % 21.7 büyüme gerçekleştirdi. İnsan şaşırıyor, her yerde herkes büyümeyi konuşuyor. İlginç olan diğer veriyi kimse konuşmuyor. Ana gruplara bakıldığında yerleşik hane halklarının tüketim harcamaları 2021 yılı 2. çeyreğine göre yıllık % 22.9 arttı. Büyümenin üzerinde tüketim harcaması, enflasyonun tüm engellemelere rağmen yükselmesine sebep olur. Enflasyonu düşük göstermek için soba borusunu baz almak nedir yahu! TUİK, yalancı çoban muamelesi gördüğü için hiçbir veriye kimse inanç geliştirmiyor, ilgi göstermiyor. Her şeye rağmen gıda enflasyonu son 28 ayın zirvesinde geldi. Ağustos gıda fiyatları bir önceki yıla göre % 29 oranında artış gösterdi. 2019 yılının başından bu yana en büyük artışı gösterdi. Haliyle yılsonu yaklaşırken milyonlarca asgari ücretliye yapılacak zam öncesi, yeni tansiyon ayarlamaları için yeni sürprizler mutlaka hazırlanacaktır.
Ülke % 21.7 lik Dünya’da ikinci büyümeyi yaşarken, AB üyesi ve aday ülkeler arasında Euro bazında minimum ücretler sıralamasında 4. Yani son grupta Arnavutluk’un arkasından en düşük asgari ücret bizde, son 10 yılda yine Euro bazında asgari ücretlerde gerilemede biz ve Yunanistan var. Ama sorsan Avrupa hatta Dünya bizi kıskanıyor. Artık yeni köprüleri yandaş müteahhitlere vermeye gerek yok, koyun oraya boy boy pinokyoları, hop yeni köprüler hazır. Önümüzde ki haftalar da TUİK’in veriler ile nasıl oynadığını anlatan yazıyı, sizlere örnekleri ile anlatacağım bir köşe kaleme alacağım.
Uzun zamandır anlattıklarımı vatandaş ufak ufak yaşamaya başladığı için aynı konuları nakarat geçmeye gerek yok. 2022 yılı zor ve çetin bir yıl olmaya aday haline geldi. Sizlere onlarca atasözü, deyim ve özlü sözler ile birçok konuya dikkat çektim ya da çekmeye çalıştım. Bu saatten sonra aynı gemideyiz yalanı kimseye inandırıcı gelmemeye başladı. Sokak röportajında evli bir adama sorulan soru şu ”sizi en çok ne mutlu eder?” Alınan cevap “ Eve alış veriş yaparak gitmek” Geldiğimiz noktada karın doyurmak mutluluk sebebi olmuş, ben size daha ne anlatayım ekonomi ile alakalı.
BİST100: Geçen hafta bahsettiğimiz 1.470 üzerinde yine haftalık kapanış yapamadık. 1.468 den kapattığımız endekste yeni haftada 1.452 desteği önem teşkil ediyor. Uzun süre direnç olan kademe şimdi destek oluyor. Yukarıda 1.524 sağlam bir direnç olacak. Zor bir hafta olacak, dikkatli olmakta ciddi fayda var. Stop seviyesi 1.440 olarak dikkatle incelenmeli.
DOLar: Geçen hafta 8.30 altının test edileceğini söylemiştim, 8.26 görüldü ve haftayı 8.32 de kapattık. Bu hafta biraz alım yönünde hareket olsa da hafta sonuna doğru tekrar satış baskısı doğabilir. Dikkatli olmakta fayda var, şu anda her satış alım fırsatı olmamakla beraber satım için hazırda beklenmeli.
ONS ALTIN: Geçen hafta yaptığım ons altın yorumunu tüm yurt dışı verilerine rağmen yön açısından doğru analiz ettik. Bu hafta marj konusunda hızlı hareket olması muhtemel. Haftaya 1.827 $ ile başlayacağız. Yukarı doğru hareketler de yeni hedef 1.907 sarı kanarya hedef olacaktır. 1.802 $ altında ise işin rengi değişir. Gram altında kar satışı yapma fırsatı bulamayanlar biraz sabırlı olmak zorunda kalacaklar.
Hepimize bol bereketli, sağlıklı, mutlu ve iyi bir hafta diliyorum.