Sevgili okurlar,
Türkiye’de insanların her gün itina ile ve istinasız takip ettiği “Türk Lirası’nın değer kaybetmesi ve Euro ile Dolara fren tutturulamaması, ekonomik krizin boyutlarını göstermesi bakımından” yeter bir ölçüdür!..
Bu durumda, kamu çalışanlarının, artan fiyatlar, yükselen enflasyon oranında maaşlarına zam yapılması isteği yine direkten döndü..
Son zamanlarda bir şey uyduruldu,”kamu güvenliği” adında yasaklar?

YASAKLAR ÜLKESİ OLDUK!
“-Taksim’e çıkılması yasak?
-TUİK önüne gidilmesi yasak?
-Saray önüne gidilmesi hepten yasak?
-Valilikler önüne gidilmesi yasak?
-Yürüyüş yasak, miting yasak!..”
Velhasıl, “vatandaşa dayatılan şükür et, sabır et”, sesini çıkarma!?
Bu yasaklar karşısında, gerçekten “tırsan, pırsanların çoğunluğu” dikkat çekici!
Ama tırsmayanlar, TUİK Önüne gidiyor, başka kurumların önüne gidiyor!..
Kimi de Silivri’yi boyluyor!
Türkiye gerçekleri bunlar!..

BU NASIL DEĞİŞİM,DÖNÜŞÜM PROJESİDİR?
Bunlara karar verenler, vatandaşın vekalet verdikleri, yani vatandaşın hizmet bekledikleri olunca,işin rengi değişiyor!..
İstanbul Fetihtepe’de polis ile vatandaş yine karşı, karşıya!
Üzüntü verici bir durum!..
“Değişim ve dönüşüm” adında, evlerinden insanlar kapıdışarı ediliyor!..
Bu nasıl, değişim
Elektrikler kesildi, sular kesildi ve hayden kapıdışarı!?..
Ne diye acaba?
Görülmemiş bir uygulama ya?
Feryatlar göğe yükseliyor:” Bizim oylarımız ile geldiniz, yaptığınız zulüm kalmadı..Yeter, yeter!”
Bir başka kadının feryadı ise yürekler dağılıyor:
“Yeter, gırtlağımıza geldi!..Bunları da duyuramıyorsanız, yazıklar olsun!?
Sözün bittiği yerdeyiz!
Daha neyi, anlatayım ki?
İşte Türkiye gerçeklerinden, bir kesit!
“Biz karar aldık, kentsel değişim, dönüşüm projesi uygulayacağız, çıkın evlerinizden demek”, ne demek?
Afrika’da bile böyle bir uygulamaya rastlayamazsınız!
“Bu haksızlık, bu adaletsizlik”, vatandaşa nasıl reva görülür?
Bu nasıl insanlık, bu nasıl vicdansızlık, bu nasıl kamusal anlayış?
Valilik, kaymakamlık ve yetkililer nerede?
Bu insanların feryatlarına, kim kulak verecek?

AP’NİN TÜRKİYE RAPORU?
Bakınız, geçtiğimiz günler Avrupa Parlamentosu, Türkiye hakkında hazırlanan “2021 Raporunu” görüştü ve oyladı..
AP(Avrupa Parlamentosu) Türkiye Daimi Raportörü Sanchez Amor tarafından hazırlanan “2021 Türkiye Raporu” oylandı ve kabul edildi..
Elbette raporda önemli hususlar var:
“-Güvenlik işbirliği politikaları,
-Temel özgürlükler,
-Demokrasi,
-Hukuk,
-Otoriter sarmal,
-Artan kutuplaşma ve gerginlikler,
-Türkiye’nin, AB üyesi olma isteği,
-Seçim öncesi  güvenlik kaygıları ve gergin durum,
-İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği perspektifi için,
Türkiye’ye iyi niyet çağrısı..
-Bu konuda Türkiye’nin baskısı istenmiyor..
-Ukrayna-Rusya Federasyonu arasındaki savaşta Türkiye’nin oynadığı rol.. “ gibi başlıklar yanında, Türkiye’nin dış politik konuları da raporda yer alıyor..
Kısacası, “12 Mayıs 2021 AP Dış İlişkiler Komisyonu Raporununun” kabul edilmesinden bu yana,“Türkiye’de hiçbir iyileşmenin olmadığına” dikkat çekiliyor.
Bu rapor ile “bir Türkiye fotoğrafı” çekilmiş!
Sizi ilgilendirir mi bilmem ama,“uluslararası ligde yer alacaksanız”, bu raporda sıralananları dikkate almanız gerek...
Efendim “ben AHİM Kararlarına uymuyorum” diyerek işin içinde çıkamazsınız!
Çıkma hakkınız elbette bakidir, ama bunun gelecekteki bedelini de kabul etmeniz gerekir..
İşte Rusya Federasyonu, bu kararlar sonrası, buradan ayrıldığını  açıkladı..

KABUL EDİLEMEZ HA?
AP Raporu ile ilgili Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’da bir açıklama yaptı ve rapordaki birçok husus hakkında “kabul edilemez”denilerek, bu raporun “yok hükmünde” olduğunu paylaştı..
Yani mazeret uydurup, Avrupa Parlamentosu kararını kulak arkası ettik!
İç kamuoyuna mesaj verdik!
“Kabul etmedik” dedik?
Gerekçeler hep aynı!
Güya Türkiye AB’ye üye olacaktı?..
Avrupa Birliği kararlarını yerine getirecek ve onlar için değil, “insanımız için yürürlüğe” koyacaktık?..
Ve adına “Ankara kararları” diyecektik?
Ne oldu?
Kadınlarımıza farklı haklar getiren “İstanbul Sözleşmesine” ne olmuşsa, bunlara da o oldu!?
Türkiye raporu, Türkiye gerçekleridir!..

GERÇEKLERDEN NEDEN KORKULUR Kİ?
“Bu gerçekleri, iyi niyet çerçevesinde kabul edip, bu eleştirileri dikkate almazsanız, o zaman uluslararası platformlarda ne işiniz var” diye, size sormazlar mı?
Elbette raporun Türkiye açısından “kabul edilemez yanları var”, ancak, “bu milli hassasiyetler çerçevesinde görülmeli, evrensel değerleri içiren eleştiriler konusunda mutlaka empati” yapmalıyız!
Türkiye, uluslararası platformlarda yer alacaksa, işine geldiği gibi hareket etme lüksü yoktur!
Halkımıza lütfen gerçekleri anlatalım!
Yusuf Cinal yazıyor,10 Mayıs 2022 Brüksel