Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte sıcaklık derecesi düşmekte, bahçemizde baktığımız veya sokakta bulunan dostlarımız için yaşamak güçleşmektedir. Biz veteriner hekimlerde, eksi derecelere düşen sıcaklıklarda donma vakalarıyla sık sık karşılaşmaktayız.
**
Peki minik dostlarımız için neler yapabilir?
*Öncelikle evcil hayvanımızı kesinlikle bağlamamalıyız. Soğuk havalarda minik dostumuz hareket etmediği takdirde daha hızlı zarar görecektir.
**
*Soğuk havalarda yeterli miktarda besin alımı oldukça önemlidir. Çünkü besin alan hayvanların vücut direnci artar ve bedeni ısı üretmeye devam eder fakat aç kalırlarsa kediler 6, köpekler 12-17 saat sonra donarak ölürler.
**
*Soğuk havalarda minik dostlarımız için yüksek enerjili mamalar tercih etmeli, içtiklerin suyun donma ihtimaline karşı suya birkaç damla zeytin yağı damlatmalıyız.
**
*Hayvanlarda ilk olarak donmaya başlayan yerler meme uçları, ayaklar, burun ve kulaklardır. Bunun için minik dostlarımızın soğuktan korunabileceği yuvaları olmalıdır.
**
*Sokakta kalan minik dostlarımıza yardımcı olmak istiyorsak, bir kartonun etrafını çöp poşetiyle kaplayarak soğuktan korunmasına yardımcı olabiliriz. Şayet sahiplendiğimiz hayvanımızı bahçemizde besliyorsak ona mutlaka barınabileceği, ısıdan yalıtımlı bir yer yapmalıyız.
**
*Çok soğuğa maruz kalan köpeklerde veya kedilerde vücut ısısı aşırı düşer, çevreye karşı ilgi azalır veya tamamen ortadan kalkar, dil ve diş etlerinde morarmalar başlar, eklemler sertleşir. Hasta hareketsiz ve uyuklar haldedir. Böyle durumlarda hayvanları direkt ısıya yaklaştırmak yerine, yavaş yavaş ısınmasını sağlamak onun faydasına olacaktır. Ani ısı değişimleri şoka sebep olabileceği için, minik dostlarımıza masaj yaparak veya hareket ettirerek solunumunun ve dolaşımının hızlanmasını sağlamaya çalışmak daha doğrudur.
**
“Onların tüyleri var. Üşümezler.” diye düşünürsek yanılırız. Tüyler artan soğuklarda yetersiz kalır. Üşür, hatta donarak ölebilirler. Bu soğuk kış günlerinde patili dostlarımızı unutmayalım…