Geçen hafta konuğumuz Kenan Sofuoğlu idi. Sofuoğlu, aklından geçeni düşünmeden söyleyen ve yapan, bu davranışlarının sonuçlarını da düşünmeyen birisi. Bu, kendisini siyasette zor duruma sokuyor. Çok başarılı bir sporcu olan Sofuoğlu’nun, milletvekili olarak yapmaya çalıştığı şeyler en çok anladığı sporla ilgili. Türkiye’de ve Dünya’da başarılı olan sporcuların ödüllendirilmesi gerektiğini düşünüyor. Bunun için sponsorluk yasasının çıkması için çaba sarf ediyor.
Tank Palet fabrikasının özelleştirme kararı gerek işçilerde, gerekse kamuoyunda tepki ile karşılandı. Bu konudaki tepkiler devam ederken, Kenan Sofuoğlu’nun BMC firmasından Sakaryaspor adına sponsorluk istemesi bence doğru değil.
Sakaryaspor her 2 yılda bir krize giriyor. Bu krizi aşmak için işadamlarına avuç açılıyor. Kimse kimseye bedava para vermez. İş adamı da verdiği paraya karşılık bir takım imtiyazlar istiyor. Genellikle bu imtiyazlar imar, kredi kolaylığı, arsa tahsisi ve devletten alacaklarının tahsili konularında oluyor. Eğer biz BMC’den böyle bir parayı alırsak Tank Palet fabrikası özelleştirmesine ses çıkaramayız.
Milletvekilleri ve Belediye başkanlarını zora sokan bu Sakaryaspor meselesi bir sisteme oturtulmalıdır. Altyapıdan sporcu çıkaramayan takımların, başarılı olması mümkün değildir. Sporcusundan, hocalarına kadar dışarıdan transfer ile bir yapı sürdürülemez. Gerekirse, küme düşmeyi de göze alarak en az 5 yıllık bir proje ile altyapıya yatırım yapılmalıdır. Kaliteli tesis, kaliteli altyapı hocaları ile gençlere yatırım yapılmalıdır. Bunların barınmasından beslenmesine, eğitiminden sağlığına kadar birçok konuda hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamalı, yeni nesil bir sporcu ordusu kurulmalıdır. Sadece futbolda değil tüm spor branşları için ahlaklı, iyi eğitimli sporculara ihtiyacımız var.
Bu haftaki konuğumuz, Çamsan fabrikası sahibi ve 2.OSB yönetim kurulu başkanı Şükrü Bodur idi. Şükrü bey, ikinci OSB’yi anlatırken, gerek yurt içinden gerekse yurtdışından gelen talepler üzerine OSB’yi büyütmek istediklerini bunun için bakanlıklara gerekli müracaatları yaptıklarını anlattı. Kendi tesislerinde 700 kişi istihdam eden Bodur, şu anda OSB’de 8000 civarında çalışan olduğunu, genişleme ile birlikte 20000 kişiye çıkabileceklerini anlattı.
Birçok sanayicinin yakındığı Kalifiye eleman problemi Şükrü Bey’in de derdi. Her fabrika, çalışan personelini fabrika içinde belirli bir eğitime tabi tutar. Ancak, bu eğitim belirli bir altyapısı olanlarda başarılı olur. Milli Eğitim Bakanlığı Endüstri Meslek Liseleri ve çırak okulları ile Üniversite ise Meslek Yüksek Okulları ile sanayinin ihtiyacı olan personeli yetiştirmelidir. İki üniversitesi olan bu şehirde, üniversite-sanayi, üniversite-yerel yönetim işbirliği yapılarak hem personel eğitiminde, hem de şehrin geleceği için somut projeler yapılmalıdır. Sakarya, gelişen sanayisi ile kendi içinde eğitimli eleman yetiştiremez ise, bu boşluğu diğer illerden gelecek olanlar doldurur. Göç alan, buna bağlı olarak çarpık kentleşen bir şehir oluruz. Bu konuda geç kalırsak hiç kimse, işsizlikten şikâyet etmesin.
