Evet sayfa okurları bu haftaki yazımızda, geçen hafta ile bağlantılı olarak acentelerin istek, talep ve şikayetlerini yazmaya, yorumlamaya çalışacağız.
2007 yılında çıkan yasadan sonra yapılan denetim ve izinler neticesinde,  Acentelerin faaliyetlerini ve üretimleri açısından  diğer faaliyet gösteren kurumlarla kıyaslandığında, çok daha verimli oldukları ve süreklilik arz ettikleri  çok nettir. Bu bağlamda baktığımızda, acentelerin vermiş olduğu üretim ve süreklilik karşında haklarının yeterli oranda verilmediği de açıktır. 
Sigorta aracılık hizmetleri yapan acentelerin son 15 yılına bakıldığında;  satış, pazarlama, takip ve hizmet kalitesi bakımından, dünya standartları ile rekabet edecek düzeyde oldukları tespit edilmiştir. Kaliteli hizmet beklentilerinin arttığı bu dönemde giderlerin de yükselmesi, maliyetlerin artması acentelerin reklam ve tanıtımını kısıtlamakla birlikte, üretimin  de düşmesine sebep olmaktadır.
Öncelikli olarak, Acentelerin hakkettikleri kadar alamadıkları ve geçmiş yıllara göre düşen  komisyon gelirlerinin, acentelere geri verilmesi gerekmektedir. Acentelerin, idamesi ve sürekliliği için bu konu elzemdir. Sigorta şirketlerinin hazırlamış olduğu sözleşmelerde, komisyon oranlarının  tek taraflı olarak değil, acente istek ve talepleri de göz önüne alınarak hazırlanmalıdır. 
Sigortalı ile ilk muhatap olan, sorunlarını dile, yazıya döken, evrak takibini yapan, tahsilat ve ödemelere garantör olan, müşteriyi bulup getiren, organizasyonun ana çarkı olan acentelerin haklarının ivedi olarak verilmesi ve düzeltilmesi en büyük beklentimizdir. 
Acentelerin mesleki uygulama ve gözlemlerde, diğer meslek gruplarına göre, izinleri zor, denetimi çok olmasına rağmen, tek meslek olarak düşünülmediği görülmektedir. Sebebine gelirsek; acentelerin sağlamış olduğu sigorta hizmetlerinin, farklı iş kollarında meslek değil de ek gelir kapısı olarak yapıldığı görülmektedir. Böyle olması, acentelerin vermiş olduğu hizmet kalitesinin değersizleştirilmesine yol açmaktadır. Sigorta acenteliğinin tek meslek olarak kabul edilmesi gerekmekte, bu durumun kabulü halinde de hem kalite hem de iş istihdamının artacağı açıktır. 
Ülkemiz dışında, diğer ülkelerde sigorta şirketleri bankaların sahipleridir. Türkiye de ise tam tersi, bankalar, sigorta şirketlerinin sahipleridir. Bu durumda acenteler, bir taraftan bankalar ile rekabet etmekte zorlanırken, diğer taraftan daha fazla olan üretim yapmalarına rağmen  istek ve taleplerinin dikkate alınmadığı görülmektedir. Acentelerin istek ve taleplerinin artık dikkate alınması için, acentelerin daha çok birbirlerine sahip çıkması ile olacağına inanıyorum. 
Evet sayfa okurları haftaya talep ve istekleri değerlendirmeye devam edeceğiz.
Kalın sağlıcakla,
Hasan KORKMAZ.
[email protected]