Seçim sürecinde bir görsel basın organında SATSO Seçimlerine değinilerek benim de adımın geçtiği birtakım konuşmaları içeren görüntüleri ve şahsıma yönelik asılsız karalamaları içeren konuşmaları esefle izledim. SATSO Seçimlerine etki etmesi etik olmayacağı içinde bu yayınla ilgili bazı gerçek dışı konuları açıklamayı erteledim.

Ben 5 dönem değil 2 dönem seçilerek SATSO da Meclis üyeliği yaptım. Maalesef SATSO Meclisi bir kez olsun kürsüye çıkmamış, komitesinin hiçbir sorununu dile getirmemiş, imza atıp giden üyelerle dolu. Meclis üyeliğim süresince hem Sakarya’nın hem de meslek komitemin sorunlarını dile getirmek için kürsüyü en çok kullananlardan biri oldum.

Bir basın mensubu arkadaş diyor ki ben kendisine 33 defa ihtarname göndermişim. Külliyen yalan. Beni hiç tanımayan bu şahıs 2016 yılında kulaktan dolma bilgilerle yine benim hakkımda hiçbir gerçek bilgi ve belgeye dayanmayan yalan haberler yapmıştı. Kendisini kibarca uyarmaya kalktık o hakaret ve küfre kadar götürdü işi. Bu yayınların hepsi arşivimizde mevcuttur. Sonuçta bizde kendisine kişisel haklarımıza saldırı olduğu için dava açtık. O gün mensubu olduğu Gazete Yöneticileri ve kendisi 2016/293 sayılı davada hüküm giydiler.

Bunun üzerine o tarihteki Yönetim Kurulu Başkanımız ve Sakarya Valimiz dahil birçok kişi beni arayıp davayı geri çekmemi söyledi.  Hatta bazıları davayı geri çekmez isem beni ulusal basında rezil edecekleri tehditi savurdular. Bizde kendilerine biz hiç el etek öpmedik. Alnımız açık. Allahtan başka kimseye veremeyecek hesabımızda yok elinizden geleni ardınıza koymayın ve hatta uluslararası basına verin dedik. Bizim derdimiz tazminat almak değil yalan haberleri önlemekti. Bir tek şekilde bu davayı durdururum gelip benden Yönetim Kurulu önünde özür dileyecek dedim. Bunun üzerine gelip benden özür diledi. Halen bu kayıtlar bizde mevcuttur. Toplantıya katılanların isimleri de bizde saklıdır. Bunun üzerine davayı askıya aldık.

Yine aynı programda 1. OSB Müdürlüğümün Bir Sanayicinin Elektriğini kestiğim için sonlanmış olduğu yönünde bir tavır içine girildi. Evet bu doğru Elektrikleri kesme talimatını verdim. Fakat bu kararı direk verecek makam değildim ve ben orada maaşlı çalışan biri idim. Dolayısı ile Yönetim Kurulu ne karar almışsa onu uyguladım. 4562 sayılı yasaya göre Bölge Müdürleri Genel Kurul, Yönetim Kurulu kararları ne ise onu uygulamakla yükümlüdür.

Bu konuda kısaca şimdilik şunu belirtmek isterim. Bölge Müdürü ve Personeli sadece icra makamıdır. Genel Kurul ve Yönetim Kurulunun aldığı kararları uygular. Bu Sanayici kaçak elektrik kullanarak inşaatı yapmış. İnşaat henüz bitmediği halde vede iskan dahi almadan yerini kiraya vermiş ve bunu bir Emlakçı aracılığı ile yapmıştır. Üstelik inşaatta teknik ekibin tuttuğu tutanakta kaçak yapılaşmanın olduğu da tespit edilmiştir. Tapu halen OSB ye aittir.

4562 sayılı yasaya göre iskanı olmayan, GSM Ruhsatı olmayan bir bina kiraya verilemeyeceği gibi, OSB’ lerde depolama faaliyeti yapmakta yasal değildir. Bu konuda Yönetim önce kiralamanın reddine diye karar almış daha sonra Sayın Başkan aracılığı ile kendi aldıkları kararın arkasında durmamıştır. Bu konu tarafıma Başkan tarafından idare edelim şeklinde gelince üst üste yasal olmayan işlere imza attıkları için son olay bardağı taşıran son damla olmuştur. Halen arkamızdan türlü dedikodu ve iftiralar üretilmekte olup bunlara da yeri ve zamanı gelince gerekli cevapları vereceğiz.

İşin garibi bu Sanayici OSB de hem Yönetim Kurulu Başkanlığı hem de Denetim Kurulu Başkanlığı yapmıştır.  Bu durumda olan iş insanı bile kaçak elektrik ile inşaat yapıp, kendisine tahsis edilmiş henüz tapusunu yasa gereği almadığı halde vede aldığı ruhsata aykırı inşaat yapıyorsa gerisini siz düşünün artık. Sonunda benim ayrılmam ile önlerinde yasaları savunan bir engel kalkmış ve rant kapıları sonuna kadar açılmıştır.