Bu yazımda daha önceden de değindiğim, Nuri Demirağ’ın siyasi yaşamı ve projeleri hakkında bilgi vereceğim.
Nuri Demirağ ileri görüşlü bir aydın olarak karşımıza çıkmaktadır. 1931 yılında İstanbul Boğazı için proje hazırlatmış, köprünün inşası için çeşitli anlaşmalar yapmıştır. Hazırladığı projeyi 1934 yılında Atatürk’e sunmuştur. Cumhurbaşkanı tarafından beğenilen bu proje meclis tarafından onay almadığı için gerçekleşmemiştir. Bu durum Nuri Demirağ’ın büyük bir üzüntü ve hayal kırıklığı yaşamasına yol açmıştır.
Döneminin zengin bir iş insanı olan Nuri Demirağ, köprü projesinin engellemesinden sonra bir uçak fabrikası kurma girişiminde bulunmuştur. Deneme uçuşları yapmak için Yeşilköy’deki Elmaspaşa Çiftliği’ni satın almıştır. Büyük bir uçuş sahası, hangarlar ile uçak tamir atölyesi yaptırmıştır. Uçakları kullanmak için Türk pilotlarının yetişmesi gerekiyordu. Bu doğrultuda pistin bulunduğu alanda Gök Okulu kurulmuştur. Tabi bu okuldan önce memleketi Divriği’de bir Gök Ortaokulu açmıştır. Sivas’ta hiç ortaokul yokken bu okulda öğrencilerin ihtiyaçları karşılanıyordu. Öğrencilerin havacığa özenmeleri için İstanbul’da da uçuş eğitimleri almaktaydılar.
Çeşitli modellerde uçaklar üretilmiştir. THK tarafından sipariş edilen uçakların deneme teslimi yapılırken kaza sonucunda uçağın düşmesi neticesinde sipariş iptal edilmiştir. Bu talihsiz olay uçak fabrikasının kapanmasına yol açmıştır.
Aslında münferit bir kaza olan üzerine araştırma yapılıp fabrikanın devam ettirilmesi gerekirken çeşitli oyunlar ile büyük bir proje yok edilmiştir.
Bugün havacılık alanında gerçekleştirilen projelere baktığımızda bir Türk olarak göğsümüz kabarmaktadır. 1930’lu yıllarda bu projelerin gerçekleştiğini düşünsenize; kendi yolcu uçaklarınız, yerli ve milli savaş uçağınız, size ait hava savunma sistemleri ve yetiştirdiğiniz pilotlarınız…
O dönemde Nuri Demirağ’ın yapmak istediklerinin gerçekleşmesi için çaba harcansaydı, ülkemiz ve dünya tarihinin seyri değişirdi. Türkiye dünyada daha etkin ve güçlü bir konumda olurdu.
Nuri Demirağ, THK aleyhine açtığı davasını kaybettikten sonra, Türkiye’de adalet kavramının gelişmesi için tek-partili yönetim anlayışının değiştirilerek çok-partili demokratik düzenin getirilmesi gerektiğine inanmıştı. Bu düşünceyle siyasete atıldı. 1945 yılında Türkiye'nin ilk muhalefet partisi olan Milli Kalkınma Partisi'ni kurdu. Parti, 1946 ve 1950 seçimlerinde meclise giremedi. 1954 seçimlerinde Demokrat Parti'den adaylığını koydu, Sivas milletvekili oldu. Çölleşme, tarım ve hayvancılıkta gerileme, enerji, barajlar, köprüler, limanlar hakkında çalışmalar yaptı.
13 Kasım 1957'de İstanbul'da şeker hastalığı nedeniyle hayatını kaybetti. Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilmiştir. Yüce Allah rahmet eylesin.