Milletvekilliğin çok çok üzerinde gördüğüm için milletvekili gömleğini pek yakıştıramadığım şahsiyetlerden biridir Mustafa İsen. Profesör.. Bilim insanı.. Branşında ülkenin en iyilerinden biri, belki de ilki..

**   

Bilim insanlığı düzgün, ok gibi bir çizgidir, siyaset ise tam tersi. Ülkeye hizmet, ülke insanına hizmet her ne kadar siyaset eliyle veriliyorsa da, siyasetçilerin bu ülkedeki karşılığı maalesef ortada. Mustafa İsen, siyasete ilk ısındığı, milletvekilliğine ilk aday olduğu günlerde farklı bir profil çiziyordu.

**

Yapılan toplantılarda, sivil toplum kuruluşlarını ziyaretlerde, insanlarla bire bir ilişkilerinde siyasetçi gibi değil de, devlet adamı gibi, diplomat gibi farklı, çok farklı görüntüsü vardı. Sonra sonra, yavaş yavaş, siyaset Mustafa İsen’i ele geçirmeye başladı sanki.

**

Efendilik, ağırlık gibi kendine has çizgilerini asla bozmasa da, siyasetin o kendine has halini ağır ağır, yavaş yavaş bünyesine almaya başladı. Ve son zamanlarda yaptığı açıklamalara bakıyoruz, ağzından sürekli umut veren cümleler döküldüğünü görüyoruz.

**

Siyaset bana göre biraz da şov sanatıdır. Özellikle siyasetçinin konuşmalarında gizlidir bu özellik. Hayal satarlar demeyeyim de.. Sürekli umut verici, mutlu edici, güzel gelecek içeren kelimelerin toplamıyla kurulan cümleler üretir, üretmeye çalışırlar..

**

Ve belli oluyor ki, Mustafa İsen’de yavaş yavaş siyasetçi olmaya başlamış. Daha önceki açıklamaları daha net ve tespite dayalı olurken, yavaş yavaş güzel gelecek içeren cümlelerinden siyasetçi olmaya başladığını görüyoruz..

**

Mesela şu açıklamaya bir bakalım, ‘..Türkiye’nin en çok değişime açılacak ili Sakarya’dır. Sakarya olarak en büyük avantajımız coğrafi konumumuzdur. Coğrafi konum itibariyle Sakarya önceki yıllarda Doğu Marmara’nın Anadolu’ya açılan kapısı konumundaydı bu gün hayata geçirilmekte olan Kuzey Projesi ile Anadolu’nun dünyaya açılan kapısı olacak stratejik bir konuma sahiptir..’

**

‘..Kuzey bölgemiz bizim çıkmaz sokağımızdı şimdi ise şehir ilk defa dünyaya entegre oluyor. Karasu Limanıyla dünyaya açılırken, gelecek olan BMC ile 4 bin kişiye istihdam sağlanacağı gibi lojistik bina ve yan sanayileriyle başka imkânlarda doğacak..’

**

Akyazı’da bu yıl içinde ihalesi yapılacak olan 18 bin metrekare alana sahip turizm sahasıyla ve içinde ki golf sahasıyla, Sakarya’yı turizmde bir üst lige çıkaracaktır. Seracılığı daha da geliştirmeliyiz. Sakarya’da değişimleri hep beraber göreceğiz..’

**

Bu açıklamalar bir durumun tekrarıdır. Ancak, kişinin kendi yorumuyla daha farklılaşan tekrardır. İsen’in bu cümlelerinin içindeki güzel gelecek içeren vurguları, daha önce de başka milletvekillerinin ağzından dinledik. Onların yorumu başkaydı, aynı konuları anlatmasına rağmen İsen’in başka..

**

Hemen şunu da belirteyim ki, partili partisiz insanların Mustafa İsen’e bakışı, diğer milletvekillerine olandan daha farklı. Mesela, İsen bir konuda bir şey söylüyorsa, ‘Mustafa İsen söylüyorsa, bu iş olur’ güveni oluşmuş insanlarda.  

**

Bu güven çok önemli. Zira diğer milletvekillerine de, milletvekilliklerinin ilk yıllarında aynı güvenle bakılıyordu. Ancak, ağızlarından çıkan sözler yerine gelmeyince, patinajlar başlayınca o güven az buçukta olsa azaldı. Sayın İsen’in bugün ağzından çıkanlar, yarınlarda gerçekleşmezse, o yarınlarda, bugün önüne konulan ‘güven’ az buçukta olsa azalır. Bu siyasetin ana gerçeğidir. Benden hatırlatması..

21 Mart 2016