Sevgili okurlar,
Sizlerle “Kazakistan yolu” başlangıcında yaşadıklarımı paylaştmıştım..
Ne demişler, “tilkinin dönüp, dolaşıp, geleceği yer kürkçü dükkanıdır” diye!
Bizimkisi de, o hesap!
Bu yıl tatil ile ilgili görüşlerimi de, yine sizlere aktardım..
Doğrusu, eşim ile “anavatan, ülkem Türkiye’ye” otomobil ile ulaşmak için hazırlıklarımızı yaparken, birden program değişti..
Kazakistan’ın yiğit, gönüllü elçisi Naziya Bissenova’nın, “Kazakistan adına davetini”, alır, almaz, programımızı değiştirmek zorunda kaldık..
Davetin içireğini, “ 1.Uluslararası Kazakistan Medya ve Turizim Formu” oluşturuyordu..
Evet,”Medya ve Turizm” benemi en sevdiğim sektörlerdendi..
Naziye Bissenova, sadece davetiyeye göndermekle yetinmedi,hemen telefon açıp,” Yusuf Bey kardeşim!..Böyle bir toplantı düzenledik. Medya ve Turizm konusunda Kazakistan’a bir başka ivme kazandırmak istiyoruz. Bu Kazakistan için çok önemli ve anlamlı olacak. Burada olmanız ve tecrübelerinizden de yararlanmak istiyoruz” diyesiydi..
MEDYA VE TURİZM FORMUNDA BULUŞTUK..
Ve Avrupa ülkelerinden, Kazakistan’dan diğer ülkelerden “Medya ve Turizm Formuna” davet edilen isimleri iletti..
Medya sektöründen tanıdığım sevgili, saygıdeğer iş insanı,
” Avrupalı Türklerin Televizyonu” sloganıyla,” Kanal Avrupa” televizyonunu kuran Alipaşa Akbaş, Hollanda’dan radyo virtözü ve yapımcı, programcısı Özcan Özbay, İngiltere’den Vatan Öz, Avusturya’dan Güven Arıklı, Fransa’dan Ali Gedikoğlu, İsviçre’den Levent Karaağaç, KKTC’den Orhan Şener Deliormanlı, Alparslan Akınıcı, Azerbaycan’dan Elchin Malikli, Aida Eyvazova, ile Türkiye’den Ahmet Tüzün, Hediye Eroğlu, diğer ülkelerden Aziza Uzakbergenova, Lola Paxmangaeba, Saidmurat Bozarbeyev, Lola Bakhmanbaenaova, Aziza Zakbergenova, Saıragül Polotova, İsakov Zhakshyl, Orkan Annaghızada, Elmas Adil ile Kazakistan’dan çok sayıda meslektaş ile bir araya geldik.
ELMA KENTİ ALMATI?
Yorucu bir yolculuktan sonra “Parc Otel’de” dinlenmeye çekildik..
20 Temmuz 2023 Perşembe sabahı ise bizi yeni bir yorucu gezi bekliyordu..
Adı “elma “ ile efsaneleşen ve bütünleşen, adını da bu güzel meyveden alan, “Almatı’dan” yola çıktık..
Kazakistan’an en gözde mekanlarından, 3, 4 Saatlik uzaklıktaki bir kanyonu görmek için, hareket ettik..
Stepleri, bozkırları aşarak,Tanrı dağlarının eteklerinde yol aldık..
Ne duygular, ne hayaller içindeydik, ne?
Tabelalarda, yer, yer Türk isimlerini görmek, bizi ne kadar mutlu ediyordu..
ATA TOPRAKLARINDAYIZ!
Öyle ya,”ata topraklarında” aradığımız “ Türk izlerini” görmek istiyorduk..
“Baltabağı, Ören, Nur, Nurlu, Türken..” daha birçok Türkçe yer isimlerine, tanıklık etmenin güzelliğini yaşayarak, hedefe vardık..
Gerçekten derin bir konyon, rüzgarın, yağmurun ve diğer doğal şartların oluşturduğu, kızıl kayalar arasında kaybolduk desem yeridir..
150’yi aşkın gazeteci meslektaşlarımız ile bir konyonu gezip göreceğiz, gerçekten çok heyecanlı ve meraklıyız..
Projenin yöneticisi, akademisyen, gazeteci, Kazakisbtan Türkçe Konuşan Gazetecilyer Birliği Başkanı Naziye Bissenova,” Haydi iniyoruz.. Yürüyeceğiz..Yürümeye alışık olmayanlar burada kalabilir” diye seslendi..
Muhteşem, bir tepeden önce kanyonu görme imkanı bulduk..
Aman Allah’ım!
Bu ne doğal güzellik, bu ne korkonç derinlik ve kayalıklar..
İşte sana, doğal bir film platformu..
Başımızın üzerinde uçan kartallar, şahinler, atmacalar, hatta kargalar bile kanyonun, yeni miafirlerini karşılamak için, sıraya girmişler..
Kayaların gediklerin geçip gidiyoruz..
BELÇİKALILAR?
Aaaa, o da ne, Belçika’dan bir grup?
Selamlaşarak, sohbet edip, hatıra resmi çektiriyoruz..
Malinesli Serge’ye ve arkadaşlarına selamlar olsun!..
Taa Belçika’dan bizim gibi, bu toprakları görmeye gelmişler ya, helal olsun!
Siz Belçika’da, Almanya’da, Hollanda ve diğer Avrupa Birliği ülkelerinde ikamet eden Türkler, neredesiniz?
Yılda bir defa olsa bile, “selam vermez mi kardeş, kardeşe” sözünü söyleyen ünlü Azerbaycanlı yazar, edebiyatçı Bihtiyar Vahapzade’yi de mi hatırlamazmısınız?
KARDEŞ EL UZATMANIN ZAMANI!
“Kardeşin, kardeş elinden tutma zamanı”, işte bu zaman!
Azerbaycan ile bütünleşdiğimiz gibi,” Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan ile diğer Türk dünyası” sizleri bekliyor..
Evet, daha çok anlatacaklarımız var, “ne görüp görmediğimizi, sizlerle paylaşmaya, görüş ve düşüncelerimizi aktarmaya” devam edeceğiz..
Şunu özetle söyleyeyim, “Türk dünyasının parlayan yıldızı Türkiye’den çok büyük beklenti” var..
Gençler, “Türkiye ile Türk insanı ile gurur duyuyor, birlik ve beraberlik şarkıları” söylüyor..
Biz meslektaşlarımız ile Kazakistan’da;” Türk Bayrağı’nı dalgalandırdık, Türkçe’nin bayraktarlığını yaptık, gönüllerde tahtı kurduk, tecrübe ve deneyimlerimizi paylaştık, arkada güzellikler bırakarak” hüzünle ayrıldık!..
Ayrıldık ama, “gönüllerimiz, kardeşlik için” atıyor!
EY KAZAK KIZI!
Ama bilin ki, kalbimiz Almatı’da, Kazakistan’da kaldı!..
“Ey Kazakistan kızı, Türkçe’nin misyoneri, güzellikler abidesi, iyilik perisi, kanatlı melek Naziya Bissenova, senin güzelliğin, bakışların, dokunuşların” bize yeter!..
İyi ki varsın, iyi ki bu genç gazetecilerin önderi ve liderisin..
Seninle ne kadar gurur duysalar inan azdır!
Keşke seni,” Kazak gençleri, kızları idol olarak” alabilse?..
İşte o zaman, bir yerden gelecek adına olduğu kadar, Kazakistan adına da, hayallerini gerçekleştirmek için, ilk adımı atmış olurlar..
İşte sadece Kazakistan’ın değil, “Türk Dünyasının böyle yüreği temiz, birlik ve beraberlik için atan Naziya’sı” var!
Selamlar olsun, saygılar..
Basın Bayramı kutlu olsun!
Yusuf Cinal yazıyor, 24 Temmuz 2023
