Sevgili okurlar,
Belçika’da uzun bir süredir yaşanan “kurban kesimi” konusunda, Brüksel Bölge Parlamentosu’da önemli bir kararı oyladı..
Bazı hayvansever dernekler yanında, diğer sivil örgütlerin de tepkileri ile Belçika’da “kurban kesimi” konusunda, gerek Walon ve gerekse Flaman kesimi, hem Müslümanları, hem de Musevileri üzen kararları, parlamentolarından geçirdiler..
Sıra Brüksel Bölge Parlamentosu’ndaydı..
Hemen şunu paylaşalım ki, “Federatif” yapı içinde Belçika, üç siyasi bölgeye ayrılıyor..
Birbirlerinden çok haz etmezlrese de Walonlar ile Flamanlar ve Brükselliler, bu “Federatif” yapı yönetim biçimi ile varlıklarını sürdürüyorlar..
Ülkenin üçlü siyasi yapısı gereği, Federal Parlamento ve altında da üç bölge parlamentosu bulunuyor..
Tahmin ettiğiniz gibi Belçika’da dört siyasi hükümet işbaşında..
Monarşi ile yönetilen Belçika’da Kraliyet Ailesi de,bu yapı içinde bir “sigorta” görevi üstleniyor..
Son yıllarda,”Kral ve Kraliçe’nin,  prens ile prenseslerin hakları” budansa da, bu rejim içinde Belçika uluslararası platformda adından söz ettiriyor..
Dikkat ederseniz, “siyasi yapıdan” söz ettim..

KOALİSYONLAR ÜLKESİ BELÇİKA!
Bu siyasi yapı içinde, “belediyelerin de” önemli bir yeri var..
Bölge hükümetlerine bağlı olan belediyeler de, ayrı bir “özerk yapı” içinde, ülke yönetimine destek veriyor..
Seçimlerde en yüksek oyu alan parti, tekbaşına iktidar olacak sandalyeye sahipse, belediyeyi takbaşına yönetiyor..
“Koalisyonlar ülkesi Belçika’da”, durumun çokta mümkün olmadığını paylaşalım!..
O zaman, en yüksek oyu alan siyasi parti, kabinesini kurabiliyorsa, belediyeyi, beş yıllığına uzlaşan kadro yönetiyor.
Burada “uzlaşma”, önemli bir rol oynuyor..
Mesela, Belçika’da Federal Hükümeti, Altı siyasi parti oluşturdu..
Bölgelerde ve belediyelerde ise durum daha farklı gerçekleştirilebiliniyor..
Bu arada, Belçika’dan bu “ federatif” yapıdan maada, bir de “kültür” ayrılığı var..
Belçika,Kültür ayrılığı bakımından da  dört bölgeye ayrılıyor..Bu her bölgeninsiyasi  kültür oluşumlarının da olduğunu unutmayalım..
Bu arada Belçika’nın nüfusunun 11 Milyon 500 bini bulduğunu ve bu ülkede Türklerinde sayısının 280 Bini bulduğuna dikkat çekelim..

İSLAM DİNİNİ TANIYAN ÜLKE!
Konumuza gelirsek, “Avrupa’da İslam Dinini tanıyan ikinci ülke olan Belçika’da”, ne oldu da “kurban kesimi” konusunda dayatmalar, yeni yasa hazırlıkları başladı ve yasaklar getirildi?
Yukarıda belirttiğim gibi Walon ve Flaman kesimi, karşı tepkiler üzerine, “hayvanların işkence görmemesi ve acı çekmemesi” adına, “uyutularak” (şoklanarak) kesiminin sağlanması yolunda, siyasi adımlar atıldı.
Bu konularda büyük tartışmalar yaşandı..
Basında da, konu çokça tartışıldı..
Bu arada “Belçika Müslüman Temsil Kurumu” ile  diğer dini yapılanmalar devreye girdi..
“Bir tarafta Müslümanlar, bir diğer tarafta Museviler” olmak üzere, atılacak bu adımlara, getirelecek olan bu yasaklara karşı bayrak açtılar..
Ama, Flaman ve Wallon parlamentolarından sunular bu yöndeki önergeler kabul edildi ve bu iki bölgede artık kurban kesimi,”şoklu kesim” şeklinde onaylanarak, yürürlüğe kondu..
Kısacası, Belçika’nın Wallon ve Flaman bölgesinde yaşıyorsanız ve kurban kesmek istiyorsanız, “kurbanlığınızı uyutarak(şoklayarak) kesmek zorunluluğunuz” var..
Bu iki bölgede alınan kararlar yürürlükte..

KURBAN BAYRAMI ÖNCESİ!
Kurban Bayramı yaklaşırken, Brüksel Bölgesi’nde de Parlamentoya bu yönde bir önerge sunuldu..
Enteresandır,bu işin başında da Brüksel’de  Türklerin yoğun olarak yaşadığı Schaerbeek İlçe Belediye Başkanı DEFİ Partili,üstelik hükümette Bakan olan Bernard Clerfayt’in olması üzüntü yarattı.
Belediyesindeki “Müslüman aidiyetli üyeler” tarafından çokca eliştirilen Bernard Clerfayt’in, “bu kurban yasa tasarı ile siyaseten ayağına adeta kurşun sıktığını” paylaşanlar oldu!?..
Hatta, kendi partisindeki üyeler tarafından da Bakan Bernard Clerfayt çok eleştirildi..
17 Haziran 2022 Cuma günü “bu yasa tasarısı” Brüksel Bölge Parlamentosu’na geldi..
Yapılan müzakerelerden sonra tasarı oylandı..
Hükümet kanadı 34 Oyda kalırken,yasa tasarısını diğer üyeler 42 oyla reddettiler..
8 Üyenin de çekimser kaldığı oylama ile yasa tasarısının kabul görmemesi, Brüksel’deki “kurban kesimini” ,yani “helal kesimi” şimdilik ertelemiş, gündemden çıkarmış oldu.
Burada elbette kendilerine pay çıkaranlar var!?

MÜSLÜMAN-MUSEVİ BİRLİKTELİĞİ
Kusura bakmasınlar, bu yasa tasarısının geçmemesinde en önemli işlevi “Musevi cemaati ile bazı Müslüman çevreler” ve daha da önemlisi parlamentodaki “Müslüman aidiyetli üyeler ile sağduyu sahibi milletvekilleri” gördüler..
Türkiye’de olduğu gibi Belçika’da da görüşünü açıklamaktan çekinenlere karşılık, ortaya çıkıp,babalar gibi bu tasarının karşısında olanlar vardı..
Maalesf bu konuda  adının önünden “Türk” kelimesini çıkaran Belçika Diyanet Vakfı’da yöneticileri de,diğer cemaatlerde sınıfta kaldı!
Şimdi, kendimize şu soruyu sormanın zamanıdır?
Belçika gibi bir ülke, “1974 Yılında İslam Dinini resman tanıdı, camilerin oluşumuna, okullarda dini eğitimin verilmesine, hatta Kur’an kurslarına izin veren anlayış, bugünlerde neden geri adıma” yöneldi?
Daha da önemlisi, Belçika Diyanet Vakfı bünyesindeki 72 Camide görev yapmak için vize alıp gelenlere, Belçika son yıllarda neden izin vermiyor dersiniz?
Sadece Belçika tarafını sorumlu tutanlara, şunu hatırlatmalıyım ki, “artık empati yapmanın zamanı” gelmedi mi?
İşte, “Ey Avrupa” diye, “avaz, avaz bağırırsanız, bunlarla da karşılaşmanız” kaçınılmaz olur!
Bakalım,Belçika’da daha neler ile karşılaşacağız?
Yusuf Cinal yazıyor, 20 Haziran 2022 Brüksel