GEÇEN hafta Hollanda’da Genel Seçimler yapıldı… Ve bildiğiniz gibi aşırı sağ lider Geert Wilders en çok oy alan parti seçildi. Wilders, bu seçimlerde 28 olan milletvekili sayısını 42’ye çıkardı.
150 vekillik ve 15-16 partinin yarıştığı Hollanda’da 42 rakamı çok önemli. Yani bir bakıma Hollandalı seçmenlerin üçte birinin oyunu almış oldu kafatasçı lider…
Kafatasçı diyorum; çünkü aşırı sağcı olan Geert Wilders, seçilmeden önceki vaatleri arasında; “Ülkedeki tüm yabancıları sınır dışı etmek, tüm camileri kapatmak, Hollanda’yı tamamen Hollandalılara bırakmak…” gibi saatleri vardı…
Şimdi, giderek globalleşen bir dünyada böylesine vaatlerde bulunan bir lidere “deli” denmez de ne denir?
Bakmayın “Avrupalı” olduklarına, kafalarının geri planında faşistlik ve kafatasçılık fikri mevcut…
Zaten Avrupa’daki ülkelerin başındaki birçok lider, şu son Gazze faciasındaki tutum ve söylemleriyle aslında Geert Wilders’i pek aratmadıkları söylenebilir…
AMERİKA’DA TRAMP RÜZGÂRI
ABD’de seçimi, şu andaki başkan Biden’a kaybeden Donalt Trump, “başkanlık” sevdasından vazgeçmedi… Tutum ve davranışlarıyla, birçok çam deviren, birçok akıl almaz olaya imza atan Trump da tam bir çılgın…
Bilirsiniz, seçimi kaybettiği zaman da halkı ayaklandırmakla suçlandı ve uzunca bir süre yargılandı çılgın başkan…
Şimdi ise ABD’de yapılan kamuoyu araştırmalarında önde görünüyor… Bu demektir ki, Donalt Trump, önümüzdeki seçimlerde ABD’nin başkanı olacak… Üstelik bu defasında daha hırslı ve atak bir politika izleyecek…
Sarı kafa, koltuğu için dünyayı ateşe vermekten çekinmez; bilesiniz…
VE DİĞER DİKTATÖRLÜKLER
Biliyorsunuz hemen güneyimizdeki komşumuz Suriye’yi de bir diktatör yönetiyor… 10 yılı aşkındır ülkesi tarumar oldu ama, Esad hala ayakta ve aşırı yetkisinden ve katı tutumundan bir gram geri atmış değil…
Neticede, ülkesi Suriye şu anda küçük bir BM gibi oldu…
İçerisinde Amerikan, Rusya, İran, Hizbullah’ın her türlüsü… Bitmedi, DAEŞ, PKK, PYD, YPG gibi birçok gayri resmi yapılanma mevcut.
Esad ise kendi vatandaşına kan kusturmaya devam ediyor.
Kuzeyimizde Rusya, Kazakistan, Kuzey Kore… Kara kıta Afrika’da Angola, Bahreny, Kamerun, Ekvator Ginesi, Gambiya, Ruanda… Birçok Güney Afrika ülkesi ve Güney Amerika ülkelerinin yönetimleri…
Ve son bir buçuk aydır Filistin’i ateşe veren Binyamin Netanyahu…
NETENYAHU HEPSİNE FATİHA OKUTUYOR!
Bilindiği gibi diktatörlerin zulmü daha çok kendi ülkelerinedir… Vatandaşını bir kene gibi emen diktatör yönetimler, kendi gelecekleri için tüm insanlığı ayaklar altına alıyor…
Ama onlar kendi ülkelerinin diktatörleridir…
Fakat Binyamin Netanyahu, yalnızca kendi ülkesinin değil komşu ülkelerin de diktatörü konumunda. Zira, 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye ve çevre ülkelere kan kusturuyor Netanyahu…
Amerika’nın şımarık çocuğu, bir oldubitti ile Filistinlilerin elinden alınan topraklarda gün be gün genişliyor… Etrafındaki irili ufaklı ülkelerden toprak alarak gücüne güç katıyor…
Öyle bir diktatör ki bu ne Birleşmiş Milletler ne NATO ne İslam ülkeleri ne de herhangi bir teşkilatın sözünü dinliyor… Bir karış toprağa adeta sıkıştırılmış 2.3 milyonluk Gazze halkını tam 1.5 aydan beri bombalıyor…
Vuruyor… Öldürüyor… Zulmediyor…
O da tıpkı ağa babası Donalt Trump gibi, koltuğu ve istikbale için dünyayı ateşe verir… Ve zaten veriyor…
Durum onu gösteriyor ki, tüm dünyada bir dinler ve ırklar savaşı giderek derinlik kazanmaya başladı…
Deliler ve aşırı sağcılar ya da kafa tasçılar işbaşında…
Sözüm ona Avrupalılar…
Sözüm ona medeniler…
Ve bu kisve altında beyinlerinin içinde saklı olan kini, düşmanlığı ve despotizmi kusmaya başladılar…
Söyleyin bakalım… Dünyayı böyle liderler yönetirken; bizler gelecek çocuklarımıza nasıl barışçıl bir dünya bırakalım?
Siz yine de kalın sağlıcakla…
*****************
ANLAMLI SÖZ
“Kelimenin tam anlamıyla gerçek bir demokrasi, hiçbir zaman var olmadı ve var olmayacaktır…”
Jean Jacques Rousseau
*****************
